Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1266 E. 2023/483 K. 31.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1266 – 2023/483

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/1266 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/483

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2020
ESAS-KARAR NO : 2018/683 E – 2020/183 K

DAVACI :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 31/03/2023
YAZILDIĞI TARİH : 18/04/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; davalı şirketin müvekkilinin satması amacıyla sipariş üzerine iş makineleri yedek parçaları ürettiğini, 07/06/2018 tarihli teklif formunda belirtildiği gibi, üretilecek makine parçalarının çelik dökümlerinin 4140 ayar olacağı taahhüt edildiğini, davalı tarafından gönderilen malları müvekkilinin sattığı müşterilerinden şikayet üzerine iade edildiğini, müvekkilinin yaptırdığı ölçüm sonucu çelik dökümlerin adaptörlerde 1167, tırnaklarda 1194 ayar olduğu ortaya çıktığını, bu sebeple de bu parçalar makine içinde kolayca kırıldığnı ve verim sağlanamadığını, gizli ayıp olduğunu, müvekkilinin yıllardır tüm ülke çapında bu makine parçalarını kendi müşterilerine sattığını ve davalı yüzünden hem madden hem de itibar açısından kayba uğradığını, müvekkili şikayetler üzerine geri dönen bu parçaları davalıya iade ettiğini ve iade faturalarını kestiğini, iade edilen mallar karşılığında 27.03.2018 tarihinde, 30.09.2018 tarihli 25.000 TL bedelli çek verildiğini, ancak davalı tarafından ne bu çekin müvekkiline iade olduğunu, ne de söz konusu makine parçaları ayıpsız misliyle değiştirildiğini, halen müvekkilde 686 adet düşük ayar ayıplı yedek parça bulunduğunu, bu mallar karşılığında da 31.10.2018 tarihli 20.000 TL bedelli, 31.10.2018 tarihli 15.000 TL bedelli çeklerin davalı firmaya verildiğini, davalının üzerine düşen edimini ifa etmeden bu çekleri ibraz ederek sebepsiz zenginleşmiş olacağını, müvekkili açısından geri dönülemez kayıplar ve mağduriyet yaratacağından, davalı şirkette bulunan ve ayıplı çıkan mallar nedeniyle bedelsiz kalan 30.09.2018 vadeli 25.000 TL bedelli çek yönünden ve diğer 31.10.2018 tarihli 20.000 TL bedelli, 31.10.2018 tarihli 15.000 TL bedelli çekler yönünden de dava sonuçlanıncaya dek ödemeden men tedbiri konulmasını, müvekkilinin elinde bulunan malların gizli ayıplı olduğu bu sebeple ayıplı malların bedelinin müvekkile iadesi amacıyla bedelsiz kalan 30.09.2018 vadeli 25.000 TL bedelli, 31.10.2018 tarihli 20.000 TL bedelli, 31.10.2018 tarihli 15.000 TL bedelli çekler açısından icra takibini önlemek amacıyla müvekkilinin borçlu bulunmadığının tespiti ve çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkilinin iş makineleri yedek parça ürünleri imalat ve satım işiyle uğraştığını, teklif formu gereği davacının ürünleri satın almak istemediğini, müvekkilinin ürettiği ürünlerin satın aldığını, 4140 ayar çelik döküm makine yedek parçalarını davacıya göndermediğini, satın alınan mallara ilişkin ayıp ihbarında bulunulmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davacı tarafından davalının satın teslim ettiği malların ayıplı olduğu, bu nedenle çeklerin iptalinin istendiği, ancak mal teslimine ilişkin belgelerin bulunmadığı gibi ayıplı olduğu iddia edilen mallara yönelik tespit yapılmadığı gibi ayıp ihbarında da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; davalının iş makinelerinin yedek parçalarından olan ve tırnak olarak adlandırılan ürünleri üretip 2017 yılından beri müvekkiline sattığını, 2018 yılında başlayacak pek çok üründe kırılma şikayeti ile iade edildiğini, yargılama sırasında alınan rapor ile malın gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğini, davalının iade faturalarını kabul etmediğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; ayıplı mal satışı nedeniyle keşide edilen çeklerin bedelsiz kaldığının kanıtlanıp kanıtlanamadığı hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, çeke dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına özellikle davacı tarafın TTK’nun 23/son maddesi uyarınca 8 günlük süre içinde muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi, bu mallara ilişkin şikayetleri müteakip BK’nun 223/2 maddesi uyarınca da “derhal ihbar” şartını da yerine getirmemiş olmakla süresinde ayıp ihbarında bulunmayan davacının ayıplı olduğunu iddia ettiği malı ayıbı ile kabul etmiş sayılacağından davalıdan talepte bulunamayacağının anlaşılmasına davacı yanın dosya kapsamına göre iddialarına ilişkin usulüne uygun bir delil sunulmamış olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 31/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”