Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1241 E. 2023/243 K. 27.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/1241 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/243

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/03/2020
ESAS-KARAR NO : 2018/463 E 2020/163 K

DAVACI : …
VEKİLLERİ :
DAVALI : …

VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 27/02/2023
YAZILDIĞI TARİH : 07/03/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili ; müvekkili şirketin davalı şirketten aldığı ayıplı malları irsaliyeli iade faturası ile davalı şirkete teslim ettiğini, davalının TTK’nın 22. Maddesi uyarınca yasal süre içinde faturaya itiraz etmediği için alacağın kesinleştiğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; davacı yanın müvekkiline bakım için göndermiş olduğu cihazlara iade faturası düzenlediğini ve bu faturayı e tebliğ yapmak suretiyle adeta müvekkiline bu kabul ettirdiğini düşünerek icra ve dava işlemlerine başladığını, yapılan işlemi kabul etmenin mümkün olmadığını, ayıplı malın iadesinde kanuni sürelerin belli olduğunu, bu sürelerin aşıldığını, bu nedenle davanın zamanaşımından reddi gerektiğini, bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; taraflar arasında satışın 19.11.2015 tarihinde gerçekleştiği, ayıplı olduğu ileri sürülerek düzenlenen iade faturasının 20.3.2018 tarihli olduğu, cihazların sevk irsaliyesi ile 13.3.2018 tarihinde teslim edildiği, cihazlarda gizli ayıp olduğu tespit edilememiş olup, ayıp nedeni ile süresinde yapılan bir ihbarname de bulunmadığı, 2 yıl 5 ay sonra yapılan iadenin ayıptan kaynaklandığına ilişkin sevk irsaliyesinde bir açıklama bulunmamakta olup, iade faturasına 11.4.2018 tarihinde itiraz edildiği, cihazlarda gizli ayıp tespit edilemediği ve süresinde ayıp ihbarı yapılmamış olduğu, davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; ayıp ihbarının süresinde yapıldığını, cihazların ayıplı olduğunu, akademisyenlerce düzenlenen, yerinde yapılan incelemeye dayanan raporların bunu ortaya koyduğunu, bilirkişilerce yalnızca fiziki dosyada mevcut belgeler üzerinden incelemenin gerçekleştirildiği, konunun açığa kavuşturulmadığı, hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğünü ihmal ettiğini, önemli kayıtların celbi için gerekli yerlere müzekkere yazmadığını, ayıbı tespit eden üniversite ile irtibat kurmadığı, bu şekilde davanın reddine karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; ayıplı mal satışı nedeniyle satıma konu malın ayıplı olduğunun usulüne uygun delillerle kanıtlanıp kanıtlanamadığı hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki ayıplı mal satışı nedeniyle düzenlenen iade faturasından kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 27/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”