Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1103 E. 2022/1909 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/1103 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/1909

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/07/2020
ESAS-KARAR NO : 2019/505 E- 2020/406 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
YAZILDIĞI TARİH : 13/01/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davacının … Şirketi unvanlı şirketin yetkilisi olduğunu Sanpar şirketi tarafından düzenlenen ve … Şirketi lehdarı olan 23.07. 2018 keşide tarihli 10.11. 2018 ve 10.12.2018 vadeli 2 adet bononun aleyhine de takibe konulmuş olması nedeniyle şahsi sorumluluğunun bulunmadığını ve aval veren konumunda da olmadığını, davalının müvekkili hakkında Ankara 7. İcra Dairesi’nin 2019/1316 dosyası ile davacının imzasının şirket kaşesi altında şirket adına atıldığını şahsi sorumluluğunun olmadığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespitine ve haksız takip tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, müvekkilinin satmış almış olduğu malzemeler karşılığında davacının iki adet bono verdiğini, bonoları vadesinde ödemediğini, davacı şirket ve şahsı aleyhinde icra takibi yapıldığını, alacağını tahsil edemediğini savunularak davanın reddi istenmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı, dava dışı keşideci …. Ltd. Şti.’nin yetkili temsilcisi olmakla birlikte dava konusu bonolar üzerinde ayrıca ismi bulunmadığı aval kaydı yer almadığı ve her iki imzanın şirket kaşesi üzerinde atılı olduğu anlaşılmakla davacının şahsi sorumluluğunu doğuran avalist iradesi olmadığının kabulü ile davacı yönünden yapılan takibin haksız olduğu belirtilerek Davanın KABULÜNE, Davacı …’ın Ankara 7. İcra Dairesinin 2019/1316 sayılı icra dosyasında takibe konu bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, Kötü niyet tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili; Davacının takibe itiraz etmediği, Ankara 7.İcra Müdürlüğünün 2019/1316E ve 2019/1378E sayılı dosyalarındaki haciz tutanaklarında görüldüğü üzere, sahibi olduğu ….Şti.nin “…” adresi bizzat davacının kendisi tarafından boşaltılmış; buna rağmen mahkeme dosyasına tarafımızdan sunulan ticaret sicil gazetesi ve e-vergi levhası sorgulaması çıktısında da görüldüğü üzere, resmiyette halen bu adreste faalmiş gibi işlem yapılarak davalı alacaklı müvekkil gibi iyi niyetli alacaklılara ve resmi kurumlara gerçeğe aykırı beyanda bulunulmaya devam edildiği, davacının kötü niyetli olduğu, alacağını halen tahsil edemediği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davacının borçtan sorumluluğunun değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 7. İcra Dairesinin 2019/1316 sayılı dosyasında, alacaklı …. Ltd. Şti. tarafından borçlular …. Ltd. Şti. Ve … aleyhine 2 adet 20.000,00’er TL bedelli senetlere dayalı olarak kambiyo takibi yapıldığı görülmüştür.
Dava ve takip konusu senetlerin, 23/07/2018 düzenleme, 10/11/2018 ödeme tarihli 20.000,00 TL tutarında ve 23/07/2018 düzenleme, 10/12/2018 ödeme tarihli 20.000,00 TL tutarında olduğu, senet keşidecisinin …. Ltd. Şti., lehdarının … Şirketi olduğu, malen ihdas nedenli senette şirket kaşesi üzerinde iki imza bulunduğu, ayrıca davacının isminin yazılı olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle dava konusu bonolar üzerinde ayrıca davacının isminin bulunmadığı aval kaydı yer almadığı ve her iki imzanın şirket kaşesi üzerinde atılı olduğu anlaşılmakla davacının şahsi sorumluluğunu doğuran avalist iradesi olmadığının anlaşılmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu Genel Tebliği eki (1) sayılı tarifenin A-III-1-e uyarınca işin esası ile ilgili olduğundan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.856,92 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 714,25‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 2.142,67‬ TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 29/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip