Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2020/1070 E. 2023/71 K. 06.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2020/1070 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2023/71

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2020
ESAS-KARAR NO : 2016/937 E, 2020/101 K

DAVACI : …
VEKİLİ
DAVALI
VEKİLLERİ

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 06/02/2023
YAZILDIĞI TARİH : 06/03/2023

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, taraflar arasında halı alım satımına ilişkin sözleşme yapıldığını, 16 adet çek teslim edildiğini, halıların teslimine karşın bedelinin davalıca ödenmediğini, Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2016/11038 E. sayılı takip dosyasından icra takibi yapıldığını ve itiraz edildiğini ileri sürüp, itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, taraflar arasında ticarî ilişki bulunduğunu, tüm malların gümrükten alındığını ve bedellerinin banka yoluyla ödendiğini,defterler incelendiğinde teslim edilen tüm faturalara ilişkin ödemelerin yapıldığının görüleceğini, cari hesap ilişkisi ile ticare ilişki kurulmuş olan taraflar arasında müvekkili tarafından fazla ödeme yapıldığı,bu ödemelere karşın davacının ürünleri teslim etmediği, özellikle 2015 yılından sonra taraflar arasındaki ticari ilişkinin askıya alındığı, bu süreçte davacı firmanın müvekkilinin yapmış olduğu fazla ödemelere ilişkin mutabakat yapmaktan kaçındığı, dava konusu çekler ise taraflar arasında yeni yapılacak bağlantılar için verilen teminat çeklerinden olduğunu ve davacının müvekkiline olan bakiye borcuna karşılık gelen ürünler teslim edilmediğinden davacı tarafından bankaya ibraz edilmediğini, bakiye borcunu ödememek için davacının takibe koyduğunu bildirerek, davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacı alacaklının, ilâmsız icra takibinde “kambiyo senedi vasfını kaybetmiş çek bedelinin ödenmesi” tespiti ile takip yaptığı, ibraz edilmeyen (16) adet çekten dolayı bedellerini istediği, davalı borçlunun ise bu çeklerin “teminat” amaçlı olduğunu ve mal tesliminin yapılmadığını ileri sürdüğü, takip dayanağı yapılan çeklerde davalı keşideci ve davacının ise lehtar olduğu, davaya konu çeklerin ibraz müddetinde bankaya ibraz edilmediği, dolayısıyla davacı lehtar olan hamilin, 6102 sayılı TTK’nun 796. maddesi uyarınca dava konusu çekleri süresinde bankaya ibraz etmediğinden TTK’nın 808. maddesi gereğince keşideciye karşı kambiyo hukukuna dayalı müracaat hakkının yitirdiği, çeke dayalı olarak müracaat hakkı düşmüş olan hamilin aralarındaki temel ilişkiye dayanarak çeki kendisine veren borçlu keşideciye başvurup süresinde ibraz edilmeyen çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanıp alacağını HMK m. 202. maddesi uyarınca tanık dâhil her türlü delil ile kanıtlayabileceği, somut olayda ispat yükünün davacıda olduğu, bu durumda davacının, davalı keşideci borçlu ile aralarındaki temel ilişki bulunduğunu ve alacağını tanık dahil her türlü delille ispatlayabileceği, taraflar arasında temel ilişki bulunduğu, davacının, dilekçede tanık deliline dayanmadığı, bu durumda alacağını defter ve diğer delillerle ispatlaması gerektiği, alınan bilirkişi raporundan, çeklerden toplam 210.000,00 TL tutar olan (7) adedinin davalı defterinde kayıtlı olması sebebiyle, davacı yönünden bu miktarın sübut bulduğu, yalnız, davalı defterine göre, davalı (7) adet çek haricinde 973.109,81 TL alacaklı gözüktüğü, takip ve dava konusu edilmiş olan 16 adet çekten 7 adedi (210.000,00 TL) davalı ticarî defterinde kayıtlı iken 9 adedinin kayıtlı olmadığı, 16 adet çek bedeli toplam 410.000,00 TL olup ticarî deftere kayıtlı olan 210.000,00 TL’nin tenzili ile defterde yazılı olmayan 200.000,00 TL olduğu, oysa davalı defterine göre davacının daha fazla borçlu olduğu, davacı yasal ve yazılı delillerle daha ziyade alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı ve takip haksız olmakla birlikte kötü niyet saptanmadığı gerekçesi ile davanın REDDİNE, davalının koşulları bulunmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili tarafından; Müvekkili şirketin, dosyada mevcut çekleri alınca yasal güvence altında olduğunu düşünerek çekte ibraz süresi konusunda bilgi sahibi olmadığı nedeniyle süresinde ibraz etmediği, daha sonra, tarafınca… şubesine çekler ibraz edildiğinde süre nedeniyle, Banka, davalı şirketin hesabında para olmasına rağmen ödemeyi yapmadığı, davalı çeklerin teminat olduğuna dair dayanak bulunmayan beyanlarını ispatlayamadığından çeklerin, vasfı olmasa da çekin sebepten bağımsız olarak değerlendirilmesi ve davanın kabulü gerektiği, tanık deliline dayanılmaksızın defter ve belgelerin incelenmesi neticesinde çeklerin varlığı, davalının kendisine ait olduğunun ikrarı ve teminat çeki olmadığının sabit olduğu, davalının ödemeleri sonradan 2016 yılında kaydetmesi, teslim edilen ve teslim edildiği de davalı yanca ikrar edilen çeklerin yalnızca 7 tanesinin ticari defterlere kayıtlı olması geri kalan 9 tanesinin kayıtlı olmaması hususları da göz önüne alındığında sonradan ticari defterlere yapılan eklemelerle davalının kötü niyetli olarak kendisini alacaklı olarak göstermeye çalıştığını ve düzgün tutulmamış ticari defterlere de itibar edilemeyeceği, davalının çek teslimini ikrar ettiği ve teminat olmadığı anlaşıldığından dava ispatlanmış olup kabulü gerektiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Dava ve takibe konu alacağın kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ibraz edilmeyen çek bedelinin tahsili amaçlı yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2016/11038 E. sayılı takip dosyasında; … tarafından… aleyhine 427.035,90TL alacak için kambiyo senedi vasfını yitirmiş çek bedelinin ödenmesi açıklamasına dayalı 24.05.2016 tarihinde yapılan ilamsız takipte, ödeme emrinin 10.06.2016 tarihinde… Şirketine tebliğ edildiği, borca itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Takip dayanağı çeklerin incelenmesinde; davalı… Şirketinin keşideci, davacı … Şirketinin lehdar olduğu, 31.03.2015 ila 31.12.2015 tarihleri arasında düzenlendikleri, ibraza dair kayıt olmadığı görülmüştür.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davaya konu çeklerin süresinde ibraz edilmemesine, taraflar arasındaki temel ilişkiye göre de mahkemece alınan bilirkişi raporundan davacı yanın davaya konu alacağını kanıtlayamamasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,5‬0 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 06/02/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”