Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/858 E. 2021/2308 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
…..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2019
ESAS-KARAR NO :….
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 21/01/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacılar vekili, asıl ve birleşen davada davalı yan tarafından aleyhlerine girişilen takiplerde takibe konu edilen bonoların davacılarca … Kooperatifini temsilen keşide edildiğini, şahsen keşide edilmediğini beyanla, borçlu olmadıklarının tespiti ile %20 oranından aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, asıl ve birleşen davada davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davacıların aynı zamanda borca itiraz davası açtıklarını, davaların konusu ve tarafları aynı olduğundan derdestlik itirazında bulunduklarını, poliçenin yüzüne atılan her imzanın aval şerhi sayılacağını, dava konusu takibe dayanak bono üzerinde üç ayrı imza bulunduğunu, senet ön yüzündeki borçlu … ve …’in imzasının şirket kaşesi üzerinde olmayıp açık imza durumunda olduğunu, davacıların sorumluluğunun kooperatifin sorumluluğuna değil aval niteliğinde değerlendirilmesi gerektiğini, ad soyadın sonradan eklenmesi için hiçbir gerekçe ve lüzum bulunmadığını, bononun geçerliliği için keşideci/borçlunun yalnız bir imzasının yeterli olduğunu, davacının iddia ettiği imzayı kooperatif adına attığı iddiasının haksız ve yersiz olduğunu, bonolar incelenirse kooperatif kaşesi üzerinde yalnızca bir imza bulunduğu ve diğer iki imzanın se kaşe dışına atıldığının görüleceğini, kambiyo senetlernin illetten mücerret olup davacının kooperatifin yalnız mameleki ile sorumlu olabilceği iddiasının asılsız olduğunu, davacılar tazminat taleplerinin hakız ve yersiz olduğunu savunarak davanın reddine, karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davacıların davayı konu edilen bonolardaki imzaları dava dışı kooperatifi temsilen atmış olduklarının alınan … bilirkişi raporu ile de belirlendiği gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili, takibe konu edilen senetler üzerine davacıların ad ve soyadlarını yazdıklarını, bu durumun iddialarının asılsız olduğunu gösterdiğini, dava dışı kooperatifi temsilen imza attıkları yönündeki iddianın ayrıca isimlerini yazmaları nedeni ile doğru olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, asıl ve birleşen davada davacıların takibe konu edilen bonodan ötürü şahsen sorumlu olup olmadıkları noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, kambiyo senedi nedeniyle İİK’nın 72/1.maddesi uyarınca borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle takibe konu edilen bonolar üzerinde yapılan incelemede imzalayan kişilerin adlarına da yer vererek imza atmış olmalarına, yalnızca iki adet imzanın yer almasına, bonoda adı geçen davacıların dava dışı kooperatifi temsile yetkili kişiler olmasına ve kooperatifi temsilen bonoları keşide etmiş olmalarına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Asıl davada;
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 837,21.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 471,71.-TL harcın mahsubu ile bakiye 365,50.-TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Birleşen davada;
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.049,65.-TL istinaf karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-HMK m. 359/4 uyarınca kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 30.12.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”