Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/798 E. 2021/2107 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2018
ESAS-KARAR NO : ….
DAVANIN KONUSU : İpotek
KARAR TARİHİ : 22/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 21/01/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; davalı ile dava dışı …. arasında leasing sözleşmesi akdedildiğini, leasing sözleşmesine istinaden … den … … makinesi kiralandığını, akabinde bahse konu sözleşmeye istinaden davalı lehine müvekkili adına kayıtlı Ankara …. nolu taşınmaz üzerine ipotek işlemi tesis edildiğini ve tapuya şerh düşüldüğünü, davalı ile yapılan leasing sözleşmesi gereği sözleşmeye konu makinenin bedelinin davalıya ödendiğini, davalının dava konusu sözleşmeden kaynaklanan ya da başkaca bir sözleşmeden kaynaklı herhangi bir alacağının kalmadığını, … … iş makinesininin … …adına tescil edildiğini, ancak müvekkili adına kayıtlı olan taşınmaz üzerindeki ipoteğin davalı tarafından ihtara rağmen kaldırılmadığını belirterek müvekkili adına kayıtlı Ankara ili… bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin kaldırımasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkili şirket ile dava dışı … …… arasında Düzenleme Şeklinde …. Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, finanasal kiralama sözleşmesine istinaden kiracı dava dışı firmanın kiracı/müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı/imzalayacağı tüm finansal kiralama sözleşmelerine konu riskleri, doğabilecek zararları ve fer’ilerini teminat altına almak amacıyla davacı tarafından maliki olduğu taşınmaz üzerine müvekkili şirket lehine 650.000,00TL bedelli ipotek tesis edildiğini, kiracı dava dışı firmanın sözleşmeden kaynaklanan borçlarının sona ermesi sebebiyle müvekkili şirket tarafından 09/05/2017 tarihinde kiralama konusu malın kiracı firmaya devrinin gerçekleştirildiğini, müvekkili şirket tarafından 12/06/2017, 10/07/2017 ve 07/09/2017 tarihlerinde dava dışı firmanın mail adreslerine ipotek fek işlemlerinin yapılabilmesi için kiracı firma, yetkilileri ve kefilleri tarafından imzalanması gereken ipotek fek talebi ve muvafakatine ilişkin dilekçe örneği gönderilerek … Müdürlüğünde gerçekleştirilecek ipotek fek işlemine konu 300,00TL vekalet ücreti bedelinin talep edildiğini, ancak dava dışı kiracı firma yetkilileri ve kefiller iş bu talep ve muvafakat yazısını temin edemeyerek müvekkili şirkete iletmediklerini, TBK’nun 596.maddesi gereğince ve basiretli bir tacir olarak finansal kiralama sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan firma ve şahısların ipoteğin fekki işlemine ilişkin muvafakatini aramak zorunda olduğunu, finansal kiralama sözleşmesine konu ödemelerin kiracı firma tarafından yapıldığı ve kefillerin anılan madde kapsamında rücu hakkının doğmadığı hususunun ispatlanması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davacı ile dava dışı firma arasında finansal kiralama sözleşmesi akdedildiği, sözleşmenin teminatını oluşturmak üzere davacı tarafından maliki olduğu taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiği, davalının da kabulünde olduğu üzere finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan borçların sona ermesi nedeniyle davalı tarafından 09/05/2017 tarihinde kiralama konusu malın kiracı firmaya devrinin gerçekleştirildiği, ipoteğin fek işlemlerinin yapılabilmesi için finansal kiralama sözleşmesinin borçlularının muvafakatını gerektirecek sözleşmesel bir hüküm bulunmadığı, kiralayan davalı firmanın bildirimi ile ipoteğin fekkinin gerçekleştirilebileceği ancak davacının ihtarına rağmen fek bildiriminde bulunulmadığı, davacının ipoteğin fekki talebinde haklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili, müvekkili ile dava dışı … … A.Ş. arasında düzenlenen finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, … …’nin kiracı/müteselsil kefil sıfatıyla imzalayacağı tüm finansal kiralama sözleşmelerine konu doğabilecek tüm zararları ve fer’ilerini teminat altına almak amacıyla davacı … tarafından …. nolu bağımsız bölüm üzerinde müvekkil şirket lehine 650.000-TL bedelli ipotek tesis edildiğini, … …’nin finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan borçlarının sona ermesiyle müvekkili tarafından kiralama konusu malın kiracı firmaya devrinin gerçekleştirildiğini, müvekkili tarafından ipotek fek işlemlerinin yapılabilmesi için 300,00-TL vekalet ücreti bedeli talep edildiğini, ancak dava dışı kiracı firma yetkilileri ve kefillerinin talep ve muvafakat yazısını temin edemediğini ve müvekkiline iletmediğini, müvekkilinin finansal kiralama şirketi olup, kiracının cari kaydına yansıyan ödemelerin bizzat kiracı firma tarafından mı yoksa işbu finansal kiralama sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan firma tarafından mı yapıldığı bilgisine sahip olmadığını, yerel mahkemece kira ödemelerin kimler tarafından yapıldığı tespit edilmeksizin finansal kiralama sözleşmesinde ipotek terkin işlemlerine ilişkin yazılı hüküm bulunmaması sebebiyle kanun ve hukuka aykırı olarak kiracının bildirimi ile ipoteğin fekki işleminin yapılabileceğine karar verildiğini ve kararın hatalı olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istinaf etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; ipoteğin kaldırılması koşullarının oluşup oluşmadığı ve yargılama giderleri noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, finansal kiralama sözleşmesinin teminatı olarak tesis edilen ipoteğin sözleşme konusu borcun ödenmesi nedeniyle fekki istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle davalı yanca finansal kiralama sözleşmesi nedeni ile kira borcunun yerine getirildiğinin ve sözleşme konusu kiralananların kiralayana geçtiğinin kabul edilmiş olmasına, davalı yanca sözleşmede üstlenilen kira borcunun kefil ya da kefillerce karşılandığının ispat edilememiş olmasına, yine sözleşme kapsamında alacağının kalmamasına karşın davacıya ait taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkinin bildirilmesi yükümlülüğünün davalı üzerinde olmasına göre davacılı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44.401,50.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 11.100,37.-TL harcın mahsubu ile bakiye 33.301,13.-TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 22.12.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”