Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/783 E. 2022/1068 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2019/783 ( KABUL KALDIRMA)
KARAR NO : 2022/1068

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/03/2018
ESAS-KARAR NO : 2014/1236 E 2018/159 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 07/07/2022
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili ile davalılar vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, taraflar arasında açık satış noktası sözleşmesi akdedildiğini, mali katkı olarak müvekkilince davalılara ödeme yapıldığını, davalı yanın sözleşme gereğince edimlerini yerine getirmediğini, … konseptini bozduğunu, … ürünlerinin bulunmasını sağlamadığını, sözleşmenin müvekkilince haklı nedenle feshedildiğini beyanla 110.000,00.-USD cezai şartın 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi uyarınca hesap edilecek faizi ile yine mali katkı olarak ödenen 211.100,00.-TL alacağın katkı tutarlarının verildiği tarihten itibaren bankalarca uygulanan en yüksek kredi faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı … vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacı ile akdedilen sözleşmelerde müvekkilinin imzasının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddi isteminde bulunmuştur.
Davalı … vekili, davacı şirketin dava konusu dayandığı nedenler ile işletme hakkında açmış olduğu davanın haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek davanın reddi isteminde bulunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davalılar sözleşmelerin kendilerine bağlamadıklarını söyleseler de, yaptıkları ve imzalarını inkar etmedikleri sözleşmenin özel hükümler bölümünde yazılı olduğu üzere … Turizm ile yapılan sözleşmenin kendilerine de bağlayacağını bildiren beyanlarının altını imzalamaları nedeniyle 01.05.2009 tarihinde yürürlüğe giren sözleşmenin cezai şart ve mali katkıya ilişkin diğer hükümlerin davalıları bağlayacağı, davacı ya da distribütörü olan … şirketinin verdiği mali katkı ya da yardımlara ilişkin ne davalı … nün tuttuğu defterlerde ne de … şirketinin defterlerinde kayıt bulunmadığı gibi davacı tarafça mali katkı olarak ödenen bedellere ilişkin her hangi bir kayıt sunulmadığı, mevcut deliller ile, davacının ya da distribütörü olan … tarafından mali katkı ya da yardım ödendiğini ispat edemediği, davalıların imzaladığı ve imzasını inkar etmediği sözleşmenin 1. maddesinde davacı tarafın bira markasını satmayı üstlendiği, 9. maddede bira satışını artırmak için gerekli faaliyetlerde bulunma yükümlülüğü altında bulunduğu, 16. maddesinde sözleşmeye aykırı davranılması, işletmeyi devretmesi iş değişikliği yapması, işletmeyi kısmen ya da tamamen çalıştırmaması halinde ya da bu maddede belirtilen diğer hallerde 110.000,00.-USD nakden ödenmeyi kabul ettikleri, kabul edilen bu cezai şartın ifaya bağlı olmadığı, 6098 sayılı Kanunun 179 ve 180. maddesi hükmüne göre, sözleşmenin feshi halinde ya da sözleşmeye aykırılık halinde uygulanabileceği, bilirkişi raporuyla belirlendiği üzere 2013 yılından başlanarak 2014 yıllında … ürünlerinin satışı azalırken, başka bir firmanın ürününün satışında artış olduğu, bu halde davalıların sözleşmedeki yükümlülüklerin yerine getirmedikleri ve sözleşmeye aykırı davrandıkları, davacı yararına cezai şart koşulunun gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile mali yardım talebi yönünden katkı bedelinin ödendiğinin ispat edilememesi nedeni ile davanın reddine, cezai şart talebinin kabulü ile 110.000,00.-USD cezai şartın dava tarihinden itibaren ödeme tarihine kadar işleyecek 3095 sayılı kanunun 4. maddesine göre USD cinsinden açılan mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalılar vekili, davalılardan …’ye husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu, zira müvekkilinin davacı şirket ile müvekkili …’den önce işletmeyi çalıştıran dava dışı … Tur. Tek. Kon. Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’nin ortağı olmadığını yalnızca şirketin avukatı olduğunu, yine davacı şirket ile dava dışı şirketin akdetmiş olduğu 01.05.2009 tarihli sözleşmede de müvekkilinin imzasının yer almadığını, 01/05/2009 tarihi sözleşmeye ek olarak Davalı … ile dava dışı distribütör … Gıda Tekel Mamulleri San. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan imza tarihi belli olmayan fakat başlama tarihi 18/12/2009 olarak belirtilen sözleşmede de müvekkilimiz … sözleşmeyi yalnızca teslim alan olarak imzaladığını, son olarak davalı … ile davacı şirket arasında sözleşme süresinin bir yıl uzatılmasına ilişkin protokolde de müvekkili …’in imzasının yer almadığını, davacının dürüstlük kuralına uygun davranmadığını, sözleşme süresinin 30/04/2014 tarihinde sona ermesine karşın bir gün öncesi olan 29.04.2014 tarihinde dava yoluna gittiğini, davacı tarafın ahde vefa ilkesine uymadığı 10/04/2017 tarihli ek bilirkişi raporunda da açıkça belirtildiğini, müvekkilinin dava tarihi itibarı ile sözleşmede belirtilen mal bulundurma edimini yerine getirdiğinin raporda da tespit edildiğini, dava dışı distribütör tarafından kendilerine mal verilmediğini, davalı tarafın işletmesinin bulunduğu cadde üzerinde 2013 yılında yol çalışması başladığını, bu çalışma nedeni ile aynı muhitte bulunan birçok işletmenin kâr ve satışı düştüğünü, ısrarlı olarak yol yapım çalışmalarının başlangıç ve bitiş tarihlerinin … Büyükşehir Belediyesi ve … Belediyesinden sorulması talep edilmiş ise de, bu hususta yerel mahkemenin hiçbir araştırma yapmadığını, gerekçede belirtilen bilirkişi raporlarının tamamının müvekkili lehine olmasına karşın mahkemece aleyhe yorumlandığını, hiçbir zaman tadilat veya başka nedenlerle iş yeri faaliyetine geçici olarak da olsa ara vermediğini, dava dışı … Tur. Tek. Kon. Gıda San. Tic. Ltd. Şti. ile yapılan sözleşmenin müvekkili … ile sözleşme yapılması ile sona erdiğini, 18/12/2009 tarihinde yürürlüğe giren sözleşme yapılmış, aynı sözleşmede belirlenen şart ile dava dışı distribütör … Gıda Tek. Mam. San. Tic. Ltd. Şti.’ne 150.000,00.-TL cezai şart içeren bono teslim edildiğini, buna karşın davacı yan sözleşmenin boş kısmını 110.000,00.-USD olarak doldurduğunu, mahkemece bu hususun değerlendirilmediğini, iki ayrı sözleşme olduğu ve ilk sözleşmenin hükümsüzlüğü ( Protokol ile ) açıkça belirtilmekte iken davacı şirketin kendi lehine olan sözleşmeden yola çıkarak davalılara karşı cezai şartın tahsili amacıyla dava açtığını, davacı … Pazarlamanın A.Ş.’nin sözleşmede imzasının bulunmadığını, dava dışı distribütör … Gıda Tek. Mam. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ise davacı adına sözleşme yapma yetkisinin olmadığını, cezai şartın pek fahiş olduğunu müvekkilinin ilk sözleşme tarihinin son gününe kadar 5 yıl boyunca iyi niyetli bir şekilde sözleşmeye sadık kalması sözleşme tarihindeki döviz kurlarıyla ifa tarihindeki döviz kuru karşılaştırıldığında ortaya çıkan neticenin müvekkilimin ticari olarak mahvına neden olacağını belirterek kararın kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Davacı vekili, mali katkı bedeli yönündeki davalarının ispat edilemediği gerekçesi ile reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, … Tur. Tek. Kon. Gıda San. Tic. Ltd. Şti.’nin ve davalı …’nün kayıtlarına ulaşılmamasının düşünülemeyeceğini, tüm delillerin celp ve tetkiki temin edilmeden mali yardım/katkı tutarına ilişkin talebin reddi yerinde olmadığını, dava dilekçesi ekinde sunulan deliller fotokopilerinin tümünün değerlendirilmediğini, … Tur. Tek. Kon. Gıda San. Tic. Ltd. Şti. ile akdedilen sözleşme gereğince işletici taraf işyerinde “… ” konseptinin kurulmasını kabul etmiş, bu nedenle işyerinin açılmasında ve işletilmesine katkıda bulunmak ve işyerinde bira satışlarını artırmak amacıyla işletici ile bayinin mutabık kaldığı 108.000,00.-TL’lik malzeme, 3.100,00.-TL’lik mal katkı olarak, 50.000,00.-TL’lik iade edilmek üzere kredi işletici … Turizm Tekstil Konfeksiyon Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’ne aktarıldığını, … Turizm Tekstil Konfeksiyon Gıda Sanayı Ticaret Ltd.Şti. ile aktedilen sözleşmenin devamı olmak üzere ve 18.12.2009 tarihinde işletmeyi devir alan davalılardan … ve önceki sözleşmede sözleşmenin tarafı bulunan devreden şirketin ortaklarından … arasında 18.12.2009 tarihinden 30.04 2014 tarihine kadar geçerli olmak üzere Satış Sözleşmesi (Açık Satış Noktası Sözleşmesi) tanzim edildiğini, bu sözleşmenin yukarıda açıklanan sözleşmenin devamı olduğunu, sözleşmenin işyerinin devri nedeniyle yapılmış olduğunu, … Turizm Tekstil Konfeksiyon Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti. ile aktedilen ve … konseptinin aynen tam ve eksiksiz olarak devamı ettirmek ile yükümlü olunduğu davalılarca kabul edildiğini belirterek davanın reddedilen kısmı yönünden de kabulü gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşmenin haklı nedenle feshedilip edilmediği, davalıların ayrı ayrı sözleşmenin tarafı olup olmadığı ve katkı payı olarak davacı şirket tarafından dava dışı şirkete yapılan ödemeden davalıların sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında akdedilen açık satış noktası sözleşmesinin haklı sebeple feshi nedeniyle katkı bedelinin iadesi ile cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davacı şirket ile davalı … arasında bila tarihli ve yürürlük tarihi 18.12.2019 tarihli “Açık Satış Noktası Sözleşmesi” akdedildiği hususu yanlar arasında çekişmeye konu değildir.
Yine taraflar arasında 04.06.2010 tarihli “protokol” akdedilmiş olduğu ve 18.12.2009-30.04.2014 tarihlerini kapsayan sözleşmenin bitim tarihinin 30.04.2015 olarak belirlendiği, davacı …’in daha önceki katkılara ek olarak da 50.000,00.-TL nakdi katkı sağlayacağı, protokol dışında kalan hükümler açısından 18.12.2019 imza tarihli sözleşme hükümlerinin geçerli olduğunun kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı yan, fesih nedeni olarak “Karşı yanın, edimlerini yerine getirmediği, işyerinde “… ” konseptini bozduğu, konsepti yok ettiği, sözleşme konusu müvekkil şirket bira ürünlerinin her tip, marka ve türünü bulundurmadığı, satmadığı, etkin ve süreklilik arzedecek şekilde satış ve bulunurluğunu sağlamadığı” gösterilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen 18.12.2009 yürürlük tarihli sözleşmenin uyuşmazlığa konu olan maddeleri;
“Madde 2: İŞLETİCİ, işletmekte olduğu … adresindeki işyerinde sözleşme tarihinden itibaren, işbu sözleşme konusu bira ürünlerin her tip, marka ve türünü işbu sözleşme hükümlerine tamamen uymak kayıt ve şartıyla satmayı ve bulundurmayı kabul ve taahhüt eder.
Madde 9- İŞLETİCİ’nin satış ve tanıtım faaliyetleri ile ilgili olarak, uyması gereken kural ve şartlar ile yükümlülükleri aşağıda belirtilmiştir.
b) İŞLETİCİ sözleşme süresince işyerinde bira satışına ilişkin faaliyetlerini kısamaz veya bira ve biraların satışını azaltacak veya ŞİRKET’in ve biraların kalite, marka ve imajını olumsuz yönde etkileyecek herhangi bir davranış ve eylem içine giremez. İŞLETİCİ işyerindeki personelin de bu konuda aynı itinayı göstermesini ve sözleşmedeki hükümlere harfiyen riayet etmesini sağlamakla yükümlüdür.
c) İŞLETİCİ işyerinde bira satışlarını arttırmak için azami gayreti göstermekle yükümlüdür.
l) İŞLETİCİ, tüketici faydasına yönelik olarak ve tüketiciyi ve marka imajını korumak amacıyla ŞİRKET veya BAYİ/DİSTRİBÜTÜÖR’lerin kendisine sağladığı veya onlardan satın aldığı bardaklar, fıçı tesis ve benzeri bira sunumu ile ilgili malzemeler ile sadece yine ŞİRKET’in pazarlama, satış ve dağıtımını yaptığı ilgili ürünlerin servisini yapmayı kabul ve taahhüt eder.
n) İŞLETİCİ, mönülerinde ŞİRKET ’in pazarlama, satış ve dağıtımını yaptığı tüm markaları ve logoları bulundurmakla yükümlüdür.
o) İŞLETİCİ, işbu sözleşme gereğince mutabakata vanılan işletmenin dekorasyonunu ŞİRKET’ten önceden yazılı izin almadıkça hiçbir şekilde değiştiremez.
Madde 16 – İŞLETİCİ, sözleşme süresi içinde işletmeyi kısmen veya tamamen çalıştırmaması, İşletmeyi devretmesi veya işletmede iş değişikliği yapması veya işbu sözleşmede belirtilen hükümlerden herhangi birini ihlal etmesi veya işbu sözleşmenin feshine sebebiyet vermesi halinde, ŞİRKET veya BAYİ/DİSTRİBÜTÖR kayıtlarındaki borçları ile ŞİRKET’ten ve/veya BAYİ/ DİSTRİBÜTÖR’den almış olduğu mali yardım, katkılar ve her türlü sabit yatırım harcamaların tümünü ve uygulanan iskonto tutarlarını verildiği tarihten itibaren işlemiş faizi de dahil olmak üzere bankalarca uygulanan en yüksek kredi faizi üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte ŞİRKET ve/veya BAYİ/DİSTRİBÜTÖR’e nakden ve defaten itirazsız geri ödemeyi ve ayrıca ŞİRKET’e 110.000,00.- USD cezai şart ile birlikte ŞİRKET ve/veya BAYİ/DİSTRİBÜTÖR’ün kar kaybı da dahil olmak üzere uğradığı her türlü zararını itiraz etmeksizin nakden ve defaten ödemeyi kabul bul ve taahhüt eder. İŞLETİCİ, cezai şartın tenkisini hiçbir şekilde talep edemez.
ÖZEL HÜKÜMLER: … adli işletmenin …’ye devri nedeniyle 01.05.20019 tarihinde ……. Ltd. Şti. ile akdedilen ve … konseptini içeren açık satış noktası sözleşmesinin devamı olmak üzere işletici ile akdedildiği, işletici … …. Ltd.Şti. ile akdedilen sözleşmedeki yükümlülükleri ve … Cae konseptini aynen tam ve eksiksiz devam ettirmekle yükümlü olduğu, aksi halde iş bu sözleşme ve … …. Ltd. Şti. ile akdedilen sözleşme gereğince yapılan tüm nakdi ve ayni katkılar ile … Cafe konsepti için yapılan katkı bedelinin ve cezai şart tutarını ödemekle yükümlüdür. Ayrıca … … ltd. Şti.’ye verilen kredi tutarını sözleşme hükümleri doğrultusunda tam ve eksiksiz geri ödemekle yükümlüdür.” hükümlerini içermektedir.
Taraflar arasında akdedilen 04.06.2010 tarihli “Protokol” başlıklı sözleşmede ise;
“1-) 18.12.2019 başlangıç ve 30.04.2014 sona erme tarihli olan ve konu kısmında içeriği belirlenen sözleşmenin sona erme tarihi, karşılıklı mutabakat çerçevesinde, 30.04.2015 tarihine kadar uzatılmıştır.
2-) İşbu protokolün dayanak yapıldığı sözleşme kapsamında …, İŞLETİCİ’nin ticari faaliyetlerinin gereği gibi yapılması, bira satışlarının artırılması ve bu faaliyetlerinde azami gayreti göstermesi amacı ile sadece satış faaliyetlerine katkı çerçevesinde daha öncekilere ek olmak üzere toplam 50.000 TL (Elli bin Türk Lirası) nakti katkı sağlayacaktır.
4-) Taraflar protokol dışında kalan hükümler açısından 18.12.2009 imza tarihli sözleşme hükümlerinin geçerli olduğunu da kabul ve beyan ederler.” hükümleri yer almaktadır.
Dosya kapsamında yer alan hükme esas alınan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere özellikle 2010, 2011 ve 2012 yıllarına nazaran 2013 ve 2014 yıllarında davacıya ait ürünlerin litre bazında çok düşük miktarda satışının yapıldığı, yine davalının da dosya içerisinde yer alan cevap dilekçesi ve diğer savunma dilekçelerinde “… Konsepti”nin değişikliği hususunda davacının bilgisi olduğunu beyan etmekle sözleşmede kararlaştırılan konseptte değişime gittiği anlaşılmaktadır.
Bu anlamda davalının sözleşme süresince davacıya ait ürünlerin satışında azami gayreti göstereceği yönündeki taahhüdü ile “… Konsepti”nin davacının izni olmaksızın değiştirilemeyeceği hususundaki taahhüdünü ihlal ettiği anlaşılmakla sözleşmenin davacı yanca haklı feshinin nedenlerinin varlığında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Ancak mahkemece davacı yanca davalıya ödenen katkı bedellerinin ispat edilemediği gerekçesi ile bu yöndeki istemin reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ile dosyaya sunulan delillerin değerlendirilmemiş olması nedeni ile doğru olmamıştır.
Zira az yukarıda taraflar arasında akdedilen 18.12.2009 yürürlük tarihli sözleşmenin “Özel Hükümler” maddesinde dava dışı … Turizm Tekstil Konfeksiyon Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti. ile akdedilen sözleşmenin devamı niteliğinde olduğu (01.05.2009 tarihli sözleşme) ve sözleşmedeki yükümlülükleri devam ettirmekle yükümlü olduğu, sözleşmeye aykırılık halinde ise “…aksi halde … Turizm Tekstil Konfeksiyon Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti. ile akdedilen sözleşme gereğince yapılan tüm nakdi ve ayni katkılar ile … Cafe Konsepti için yapılan katkı bedellerinin ve cezai şart tutarını ödemekle yükümlüdür…” şeklindeki hükümde yer alan ifadeden, dava dışı … Turizm Tekstil Konfeksiyon Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’ne yapılan katkı bedelinden de sorumlu olduğunun kabul edildiğine göre mahkemece … Turizm Tekstil Konfeksiyon Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’ne yapılan katkı bedeli bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekirken bu yönde araştırma ve değerlendirme yapılmaksızın karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkemece açıklanan yönlerden delil toplanmamış, ayrıca toplanan deliller de açıklanan yönlerden karar yerinde tartışılmamıştır. 6100 sayılı HMK’nin 353/1-a-6. maddesinde, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri uyuşmazlığın çözümünde etkili delillerin toplanmadan veya gösterilen deliller değerlendirilmeden karar verilmiş olması hususu davanın esası incelenmeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verilen hallerden sayılmıştır.
Davanın esasıyla ilgili olarak gösterilen “uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin” toplanmaması ile anlaşılması gerekenin hakimin belirli bir yargıya vararak karar vermesinde etkili/esaslı nitelikteki deliller sözedilmekte olup bu özellikte delillerin toplanmaması tahkikatın büyük ölçüde yeniden yapılmasını gerektirir nitelikte ise HMK’nin 353/I-a-6. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Zira somut olayda olduğu gibi davalının sorumlu olup olmadığının belirlenmesi için yukarıda açıklanan yönlerden tahkikat yapılması zorunlu olup anılan araştırma ile delil toplanmaması ve bu delillerin değerlendirilmemiş olması halinde yargı sistemimiz bakımından benimsenmiş olan dar istinaf sisteminden uzaklaşılarak ilk derece mahkemesince değerlendirilmemiş olan konularda ilk defa istinaf mahkemesince bir delile ilişkin olarak tartışma yapılarak yargıya varılacaktır ki bu da iki dereceli yargılama olan istinaf yargı sistemi ile bağdaşmayacaktır.
Bu bakımdan ilk derece mahkemesince davanın esasına yönelik uyuşmazlığın giderilmesi için yukarıda açıklanan delillerin toplanmaması ve bu delillere ilişkin her hangi bir değerlendirme yapılmamış olması bakımından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-a-6. maddesi uyarınca kabulüne ve ilk derece mahkemesinin kararının anılan gerekçelerle kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan kaldırma kararı gerekçesine göre davalılar vekilinin istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Ankara 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1236 Esas, 2018/159 Karar sayılı ve 15/03/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
3-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde taraflara İADESİNE,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-HMK 359/4 maddesi gereğince kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 07/07/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”