Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/769 E. 2021/313 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : … (KABUL DÜZELTEREK YENİDEN
KARAR NO : … ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2018
ESAS NO : …

….
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
YAZILDIĞI TARİH : 22/03/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça davacı aleyhine başlatılan icra takibinin haksız olduğunu, zira bu takibe ilişkin olarak taraflar arasında düzenlenen 14/04/2014 tarihli protokolle alacak borç ilişkisinin sonlandırıldığını, buna rağmen takibin yenilenerek, asıl alacak ve faizi yönünden takibe devam edildiğini belirterek, söz konusu takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, davacı tarafın protokolde de belirtildiği gibi dosyanın vekalet ücreti ve diğer masraflarının ödenmemesi nedeniyle takibe devam edildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; taraflar arasında 14/04/20147 tarihli protokolle davaya konu takipteki borcun sonlandırıldığı, protokole göre sadece takip nedeniyle davalı alacaklının vekiline vekalet ücreti ve masraflarının ödenmesinin kararlaştırıldığı, buna rağmen takibin ana para üzerinden yenilenerek devam ettirildiği, davacı tarafın sadece 24.915,09TL vekalet ücreti ve diğer masraflar yönünden borçlu olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Süresinde istinaf yoluna başvuran davalı vekili özetle; davacı tarafın protokol şartlarını tam olarak yerine getirmediği, davayı açmakta hukuki yararının olmadığı, vekalet ücreti ve diğer masrafları ödeyerek dosyayı kapatabileceğini, buna rağmen dava açtığını, davanın açılmasında kusurlarının olmadığını, cevap dilekçesinde de belirtildiği gibi niyetlerinin sadece bu masraflara yönelik olduğunu, belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
Davacı vekili ise davalının kötü niyetli olduğunu belirterek, kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacının davalı tarafça yenilenen icra dosyası nedeniyle borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Taraf vekillerinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde; davalı tarafın Ankara 26. İcra Müdürlüğünün …. sayılı icra dosyası ile davacı aleyhine icra takibi başlattığı, daha sonra bu takibin 03/03/2016 tarihinde yenilerek, …. sayılı dosyası ile devam ettirildiği, bunun üzerine davacı tarafça menfi tespit davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında imzalanan 14/04/2014 tarihli protokole göre takip nedeniyle davalının alacağının kalmadığı yönünde taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Söz konusu protokolün son cümlesinde ….avukatla kendileri anlaşacaktır” ibaresi bulunmaktadır.
Davalı taraf vekalet ücreti ve diğer masrafların ödenmediğini belirterek, takibi yenilediğini belirtmektedir. Ancak icra dosyası incelendiğinde takibin 127.669,25TL ilk takip tutarı, masraflar ve faizle birlikte 352.720,25TL olarak devam ettirildiği ve haciz yazılarının bu miktar üzerinden gönderildiği görülmektedir. Bu durumda davacı tarafça menfi tespit davası açılmasında güncel ve korunmaya değer hukuki bir yararı vardır. Alınan bilirkişi raporunda protokole göre ödenmeyen vekalet ücreti ve masrafların tutarı sadece 24.915,09TL’dir. Davalı tarafın bu miktar üzerinden takibe geçmeyip, 352.720,25TL üzerinden takibe devam etmesi, tarafların aralarındaki protokole ve Medeni Kanununun 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına aykırılık teşkil etmektedir. Bu nedenle davalı tarafın bu yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Kabule göre davalı tarafın alacağın sona erdiğini bilerek, vekalet ücreti ve diğer masraflar dışındaki kısım yönünden takibe geçmesi, takibinde haksız ve kötü niyetli olduğunu gösterir. Bu durumda İİK’nun 72/5. maddesi uyarınca davacı borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerektiğinden, davacının bu yöndeki istinaf itirazları kabul edilmiştir.
Açıklanan bu nedenlerle davalının istinaf itirazlarının reddi ile hükmün diğer kısımları aynen korunarak, davacı vekilinin istinaf itirazları HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kabul edilmiş, davacı lehine tazminata hükmedilerek aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/(1).b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE
3-Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi….sayılı ve 06/12/2018 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-a)Davanın KABULÜNE,
Davacının Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün Eski ….sayılı takip dosyasında dava tarihi itibari ile 12.963,54 TL vekalet ücreti, 11.617,90 TL tahsil harcı, 333,65 TL icra masrafı toplamı üzerinden 24.915,09 TL borçlu olduğu anlaşılmakla; taleple bağlı kalınarak davacının 242.919,88 TL üzerinden BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
b)Davacı lehine takdir edilen asıl alacağın %20 oranında (48.583,97TL) kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Yasal şartları bulunmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
d)Bu karar nedeniyle alınması gerekli 16.593,86 TL harçtan peşin alınan 4.148,97 TL harcın mahsubu ile bakiye 12.444,89 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
e)Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 20.525,19 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
f)Davacı tarafından yapılan 4.814,97 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
g)Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 16.593,86TL istinaf karar harcından peşin alınan 4.148,46TL harcın mahsubu ile bakiye 12.445,40TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
6-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan 18TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nin 333.maddesi gereğince varsa gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
HMK’nin 353/1-b-2 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 03/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır