Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/737 E. 2022/63 K. 07.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/01/2019
ESAS-KARAR NO ….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 07/02/2022
YAZILDIĞI TARİH : 07/03/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirkete aralarındaki ticari ilişki çerçevesinde mal satıp teslim ettiğini, ancak davalının fatura bedellerini ödemediğini, bunun üzerine başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı taraf davaya cevap vermemiş ancaak duruşmada davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Yerel mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda; davacı tarafça düzenlenen 26 adet faturadan 21 tanesinin davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının kendi defterlerinde kayıtlı olan faturaların ödendiğini kanıtlayamadığı, ticari defterlerinde yer almayan 5 adet fatura yönünden ise davalı şirketin yetkilisi olmayan kişinin yemin eda ettiği, bu nedenle davalı şirket yetkilisinin yemin etmiş sayılamayacağı, dolayısıyla davacının davasını tamamen ispat ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Süresinde istinaf yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece yemin için davacıya verilen kesin süreye uyulmamasına ragmen davanın kabulüne karar verilmesinin yanlış olduğunu, bilirkişi raporunun yanlış ara karar ile alındığını, davacı tarafın takibe konu yaptığı faturaların düzenlendiği tarihte şirket yetkilisi olan …’ın dinlendiğini, bu kişinin yeminine itibar edilmesi gerektiğini, zira şuandaki yetkilinin geçmiş dönemi bilemeyeceğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacının davaya ve takibe konu faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı noktalarında toplanmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde; davacı tarafın davalıya fatura karşılığında satmış olduğu malların bedelini alamaması üzerine icra takibi başlattığı, davalı tarafça icra takibine itiraz edilmesi üzerine bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece bilirkişi raporu alındıktan sonra davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 5 adet fatura yönünden davacı tarafa yemin delilini hatırlatmış, fakat teklif edilen yeminin davalı şirketin yemin tarihinde yetkilisi olmayan … tarafından eda yapıldığı, bu nedenle yeminin yapılmamış sayıldığı ve buna göre hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
HMK’nun 225 ve devamı maddelerinde düzenlenen yemin delilinin konusu davanın çözümü bakımından önem taşıyan ve çekişmeli olan hususlar olup, bizzat davanın tarafı tarafından yapılmalıdır. Tüzel kişi olan davalı tarafa teklif edilen yeminin, yeminin eda edildiği tarihteki yetkili temsilcisi tarafından yapılması gerekmektedir. Ancak mahkemecede belirtildiği gibi yemini eda eden …’ın yemin tarihinde davalı şirketin temsilcisi olmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece davalı tarafa yeniden ihtaratlı davetiye çıkarılarak, yemin tarihi itibariyle davalı şirketin yetkilisi yemin için davet edilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince davanın esasına yönelik uyuşmazlığın giderilmesi için gerekli deliller usulüne uygun olarak toplanmadığından, davalı tarafın istinaf istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-a-6. maddesi uyarınca kabulüne ve ilk derece mahkemesinin kararının anılan gerekçelerle kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, 2016/628Esas, 2019/86Karar sayılı ve 24/01/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 07/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”