Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/526 E. 2021/2269 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

…. ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/01/2019
ESAS NO :….
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin otel ve yurt işletmeciliği faaliyetinde bulunduğunu, gerek davaya konu satış işlemi gerekse daha önceki iş ve işlemlerle ile ilgili davalılardan yüklü miktarlarda alışveriş yaptığını, son olarak davacının 04/12/2017 tarihli ve ….. sıra numaralı, 05/12/2017 tarihli ve 972573 sıra numaralı ve 05/12/2017 tarihli … sıra numaralı faturalarda yazılı …/… marka “….” kampanyası kapsamında ürünleri davalı … Şti’nin bayii olan davalı …’ den satın aldığını, fatura bedelleri için toplam 51.000,00 TL’yi ödediğini, kampanyada alıcının hiç bir gerekçe göstermeden malları 90 gün içinde iade edebileceğinin düzenlendiğini, 90 günlük sürenin başlangıç tarihinin kurulum tarihi olarak kabul edildiğini, müvekkilinin iade talebini süresi içinde davalılardan …’e ve davalı … … şirket çağrı merkezine, servisine ve merkez ofisine bildirdiğini, müvekkilinin toplu mal aldığı gerekçesi ile talebinin ret edildiğini, bunun üzerine müvekkilinin Kayseri 7. Noterliği’nin 19/04/2018 tarih ve ….2215 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile malların ve bedelinin iadesinin talep edildiğini, davalıların ihtarname gereğini yerine getirmediğini, davacının ürün iadesi için gerekçe göstermesine gerek olmasa da işyeri için mücbir sebeplerle işyeri ruhsatı alamamasından kaynaklandığını, iadeye konu malların yetkili servis tarafından iade alındığını ancak depo edecek yer olmadığı için davalılardan …’e emaneten teslim edildiğini, temerrüt tarihinin ürünlerin teslim tarihi olduğunu belirterek cayma hakkının kullanılması yoluyla satış sözleşmesinin feshi ve 51.100,00 TL’ nin teslim tarihi olan 06/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı … vekili ; husumet itirazı olduğunu, müvekkilinin üstüne düşen edimleri eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, diğer davalı şirketin ürünleri teslim almaktan imtina ettiğini, malların hala kendi deposunda bekletildiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Daval…. vekili; husumet ve yetki itirazı olduğunu, …. tüketicilere yönelik bir kampanya olduğunu, kampanya bilgilendirme metninde kapmanyanın ticari alım satımları kapsamadığının açıkça yazdığını, davacının tüketici olmadığını, kampanyanın 1 Ocak-28 Şubat 2018 tarihleri arasında faturalanan satışlar için geçerli olduğunu, davacının satın alımının ise kampanya dönemi öncesi Aralık 2017 ayına ait olduğunu, diğer davalı … tarafından malların iade alınmış olmasına onay veya rızasının olmadığını, satın alınan mallar ile ilgili davacının ayıp ihbarı ve geçerli bir iade nedeninin olmadığını, davacının işyeri ruhsatı alamaması nedeni ile kendinden kaynaklı sebeplerle malları iade etmek istediğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davacının, temel iddiasını …… isimli kampanyaya dayandırmakta; bu kampanyaya göre alıcıların hiçbir gerekçe göstermeksizin 90 gün içinde satın aldıkları ürünleri iade edebileceğinin düzenlendiği, kendisinin de bu hakka dayanarak satın aldığı ürünleri iade etmek istediğine dayandırdığı, dava konusu ürünlerin davacıya teslim edildiği hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın, davacının kampanya kapsamında ürünleri iade hakkının olup olmadığı hususunda toplandığı, uyuşmazlığın toplandığı nokta davacının sözleşmeden dönerek kampanyadaki iade hakkından faydalanıp faydalanamayacağı hususuna ilişkin olup; kampanya bilgisi incelendiğinde 90 günde iade kampanyasının tüketicinin iade hakkını düzenlediği, ticari satımlara ilişkin şartları taşımadığı, O halde tüketici olmayan davacının bu kampanyadan dolayı iade hakkının olmadığının kabulü gerekeceği, davacı, kendisine teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğu gibi bir iddiaya dayanmamakta yahut sözleşmeden dönmek için geçerli bir sebep sunmamakta; tamamen kendisinden kaynaklanan sebeplerle -işyeri ruhsatı alamadığı için- satın aldığı ürünleri iade etmek istediği, sözleşmeye bağlılık ilkesi (……) Borçlar Hukuku’na egemen olan temel ilkelerden birisi olduğu, bu kurala göre sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalı ve hükümlerine riayet edilmesi gerektiği, sözleşmeye bağlılık ilkesi hukuki güvenlik, doğruluk ve dürüstlük kuralının bir gereği bulunduğu, karşılıklı edimleri içeren sözleşmelerde, edimler arasında mevcut olan denge şartlarının sözleşmenin tümü, birlikte yorumlanarak değerlendirileceği, Borçlar Kanunundaki genel kuralın; tarafların bu sözleşme ile gerçek ve ortak amacın varlığını ortaya koyabilecek şekilde bir düzenleme ve yorum, tüm sözleşmede belirlenen amaç da göz önüne alınarak yapılacağı, bu anlamda basiretli bir tacir gibi davranmakla yükümlü olan davacının sırf kendinden kaynaklanan sebeplerle işyeri ruhsatı alamadığı için sözleşmeden dönmesinin haklı görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; davalılardan beyaz eşya satış kampanyası kapsamında hiçbir sebep göstermeksizin 90 gün içinde iadeli mal satın aldığını, müvekkilinin ruhsat alamaması nedeniyle işyerini açamadığını davalılardan alınan malların kampanya kapsamında iadesinin istendiğini, kampanyanın koşulsuz iadeyi düzenlediğini müvekkilinin tacir olduğundan bahisle davanın reddinin hatalı olduğunu, kampanyalı satışın hiçbir yerinde iade şartlarından tacirlerin yararlanamayacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığını, talebe rağmen tanıklarının dinlenmeden eksik inceleme ve araştırma ile de karar verildiğini bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; kampanyalı satım sözleşmesi kapsamında davacının sözleşmeden dönme ve malı koşulsuz iade hakkının bulunup bulunmadığı hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; satım sözleşmesinin feshi ile ödenen mal bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmış olup, Dairece istinaf itirazları doğrultusunda incelemenin duruşmalı yapılmasına karar verilmiştir.
Dava, davacı tarafından kampanyalı satış sözleşmesi kapsamında bedeli ödenerek alınan beyaz eşyaların , alıcıların hiçbir gerekçe göstermeksizin 90 gün içinde satın aldıkları ürünleri iade edebileceğinin düzenlemesi gereğince bu hakka dayanılarak satın alınan ürünlerin iadesiyle bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; tüketici olmayan davacının bu kampanyadan dolayı iade hakkının olmadığı, davacının basiretli bir tacir gibi davranması gerektiği kendisinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeden dönülemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kampanyalı satış kapsamında 04.12.2017- 05.12.2017 tarihli faturalarla beyaz eşyaların teslim alındığı, 01.10.2017, 31.12.2017 tarihleri arasındaki kampanya kapsamında teslim tarihinden itibaren 90 günlük süre içinde davalı şirketin bayisi olan diğer davalıya 06.03.2018 tarihinde davacı tarafından teslim edilmiştir.
Dava konusu beyaz eşyanın teslimi hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, davacının kampanya kapsamında ürünleri iade edip edemeyeceği, davacının sözleşmeden dönerek kampanyadaki iade hakkından faydalanıp faydalanamayacağı hususuna ilişkin olup; kampanya bilgisi incelendiğinde 90 günde içinde iade hakkı düzenlediği, tacir olan davacının bu düzenlemeden yararlanıp yararlanamayacağı kampanyalı satımlara ilişkin şartları taşımadığı, hususuna ilişkindir.
Kampanyalı satış, gazete radyo televizyon ilanı ve benzeri yollarla tüketiciye duyurularak düzenlenen kampanyalara iştirakçi kabul edilmesi ve malın veya hizmetin daha sonra teslim veya ifa edilmesi suretiyle yapılan satımdır.
Kampanyalı satışta her ne kadar taraflardan biri genelde tüketici ise de mutlaka taraflardan birinin tüketici olması gerek ve şart da değildir. Gerekli olmamakla birlikte gazete, radyo televizyon ilanı ve benzeri yollarla kamuya duyurularak bir kampanya düzenlenmiş ve bunun sonucunda da alıcı ile kampanya kapsamında satış sözleşmesi kurulmuşsa buna göre satıcının alıcılara tanıdığı haklar kapsamında alıcıya sözleşmeden dönme hakkının kullanılması, alıcıya herhangi bir özel sebep olmaksızın teslimden itibaren 90 günlük süre içinde malın iade edilebileceği şeklindeki kampanya kapsamında sınırlandırıcı hükümlere bakıldığında tarih aralığı, kampanya stoğu, ve katılan yetkili bayiler ile sınırlandırıldığı, tacirlerin toplu alımlarının (ticari satışın) kampanya harici tutulduğuna ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, davacının söz konusu haktan yararlanabileceği gözetilerek malın aynen iadesiyle satım bedelinden kampanyalı satışı düzenleyen davalılardan üretici – ithalatçı firmanın sorumlu tutulması gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Diğer davalının ise bayi satıcı olup kampanyalı satışa dahil olduğu herhangi bir kampanyasının bulunmadığına göre davalılardan … aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE,
2-Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin ….r sayılı 29/01/2019 tarihli kararının HMK’nin 353/1.b.2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
2-a-Davanın davalılardan….. yönünden davanın KABULÜ İLE,
b-51.100,00TL alacağın malın iade edildiği tarih olan 06.03.2018 tarihinden itibaren hesaplanacak değişen oranlı avans faizi ile birlikte davalı şirketten alınıp davacıya ödenmesine, malın aynen iadesine,
c-Davalı … aleyhine açılan davanın REDDİNE,
d-Alınması gereken 3.490,64 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 872,67 TL nin mahsubu ile bakiye 2.617,97 TL nin davalı şirketten tahsili ile HAZİNEYE ÖDENMESİNE
e- Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı, 872,67 TL peşin harç olmak üzere toplam 908,57 TL’ nin davalı şirketten tahsili ile davacıya VERİLMESİNE.
f-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT si uyarınca hesaplanan 7.443,00 TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacıya VERİLMESİNE.
g-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden lehine hüküm tarihindeki AAÜT si uyarınca hesaplanan 5.960,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
h-Davacı tarafından yapılan 244TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
ı-Davalı … …. tarafından yapılan 14TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
i-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç masraf yönünden
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından, karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1.maddesi gereğince kesin olmak üzere, 30/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”