Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/305 E. 2021/1752 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2018
ESAS-KARAR NO ….
İHBAR OLUNAN ….
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin…. marka aracı 49.536,49 TL ödeyerek satın aldığını, müvekkilinin satın alınan aracın şase numarası üzerine davalı tarafından “…”işareti vurulduğunu aracın muayenesi sırasında öğrendiğini, aracın muayeneden geçmediğini, davalı şirkete yapılan başvuru üzerine şasi/motor numarasının sehven yanlış yazılması üzerine “…” çarpı işareti ile iptal edildiğinin belirtildiğini, dava konusu aracın bu haliyle satış işleminin yapılamadığı ve muayenede zorluk çıkmakta olduğunu, aracın misliyle değişimini veya aracın bedelinin satım tarihinden itibaren işleyecek tahsilini faizi ile birlikte tarafına iadesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; satın alınan aracın şasi/motor numarasının üretim esnasında sehven hatalı olarak vurulması nedeniyle üzeri”…” çarpı işareti ile iptal edildiğini, bu hususun … … tarafından 24/01/2015 tarihli tutanak ile belirtildiğini, düzenlenen Tutanak ile aracın muayenesinin, devir ve satış işlemlerinin kolaylıkla yapılabileceğini, davacı tarafından yapılacak idari başvuru ile bu durumun düzeltilerek motor ve şasi numarasının işleneceğini, üretici şirket tarafından şasi numarasının sehven hatalı vurulduğu bilgisinin verilmediğini ve müvekkilinin de durumu davacının başvurusu üzerine üretici firma tarafından gönderilen Tutanak ile öğrendiğini, davacının aracın yenisi ile değişimi talebinin mümkün olmadığını, haksız davanın reddine karar verilmesini, tüm yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tahmiline karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davanın ilk olarak Kayseri 2.Tüketici Mahkemesinde açıldığı, görevsizlik kararı üzerine dosyanın mahkemeye gönderildiği, davacının tacir olup bilanço esasına göre defter tuttuğu, davalının ticari şirket olduğu, davacı ile davalı arasında telefon satımına ilişkin sözleşme olduğu, dava konusu aracın şase numarasına “…” işareti başılmış olduğu hususu uyuşmazlık konusu olmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın aracın şase numarsındaki hatalı basım nedeniyle davacı davalıdan aracın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi talep edilip edilemeyeceği hususlarına ilişkin olduğu, davanın tarafları arasında taşınır satışına ilişkin satış sözleşmesi mevcut olduğu, dava konusu aracın şase numarasının hatalı olduğunu 23/01/2016 tarihli araç muayenesi esnasında öğrendiği, 24/01/2016 tarihinde davalıya bu konuda başvuru yapıldığı ve bu konuda kendisine tutanak verildiği, bu sürenin TBK’nın 223/2. maddesine uygun olduğu, bu nedenle davacının süresi içerisinde ayıp ihbarının yaptığı, davalının zamanaşımı itirazında bulunduğu, TBK m 231 gereğince iki yıllık sürenin geçmemesi nedeniyle zamanaşımı itirazına itibar edilmediği, ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, davacının “0” km aldığı aracında şase numarsının hatalı başılmasının gizli ayıp niteliğinde olduğu, satım sözlşemesi esnasında araç şase numarasının fabrikadan kaynaklı hatalı basılmış olduğunun sabit olduğu, davacının üzerinde bulunan ayıba ilişkin ispat külfetini yerine getirdiği, davacının dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep ettiği, aldırılan bilirkişi raporunda aracın şase numarasının hatalı basılmasından dolayı değer kaybının oluşacağı ve bu bedelin 5.000,00TL olduğu, davacıya ait aracın 2005 model olduğu dikkate alındığında “0” km 2015 yılına ait bir araç ile değişimin mümkün olmadığından davacının talebinin yasal koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili, yerel mahkemece 2015 model aracın “0” km değişmesinin mümkün olmaması ve de davacı tarafından Tüketici kanunundan kaynaklanan iş bu hakkını kullanması nedeni ile davacının talebinin yasal koşulları oluşmaması nedeni ile davanın reddine karar verildiğini, müvekkil, davalı şirketten kullanmak üzere 2015 Model … Tourneo coupıer markalı aracı 49.536,49 -TL ödeyerek satın aldığını, satın alınan araçta şase numarası üzerine davalı şirket tarafından “…” işareti vurulmuş olup müvekkil tarafından iş bu durum aracın muayenesi esnasında öğrenmiş ve de araç iş bu haliyle muayeneden de geçemediğini, davalı şirkete başvuru neticesinde 24.01.2015 tarihli cevabi yazısı şasi/motor numarasının sehven yanlış vurulduğu ve de bu nedenle “…. çarpılanarak iptal edildiği hususunda cevap verildiğini, aldırılan bilirkişi raporunun iddialarını doğrular nitelikte olduğunu, davalı tarafından müvekkiline satılan aracın gizli ayıp niteliğinde olduğu ve aracın satış işlemleri esnasında mağduriyet yaratacağını, dava konusu araçta değer kaybının olduğunun tespit edildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istinaf etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Satılan araçtaki ayıp nedeni ile açılan misli ile değişim, olmazsa tazminat ve uğranılan gelir kaybı davasının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, aracın ayıpsız misliyle değişimi, olmazsa araç için ödenen bedelin iadesi, araçta meydana gelen zararın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Taleple Bağlılık İlkesi” başlıklı 26.maddesinde:” Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.
“Terditli Dava” başlıklı 111.maddesinde ise,
(1) Davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini, aralarında aslilik-ferîlik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için, talepler arasında hukuki veya ekonomik bir bağlantının bulunması şarttır.
(2)Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer’î talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz.” şeklinde düzenleme yer almaktadır.
Somut olayda, davacı yan ayıplı satılan malın misli ile değişimi, bu mümkün olmaması halinde ise bedelinin ödenmesi talebinde bulunmuş, mahkemece davacı yanın yargılama sırasında sunmuş olduğu dilekçe nazara alınarak seçimlik haklardan misli ile değişim hakkını kullandığı değerlendirilerek davacının dönme hakkını kullanmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak dava dilekçesinden de anlaşıldığı üzere davacı davasını terditli olarak açmış olup mahkemece asli talep hakkında reddine karar verilmesi halinde davacının diğer talepleri hakkında da tarafların delilleri toplanıp olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu hususta karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir.
Açıklanan gerekçe ile ilk derece mahkemesi kararının tarafların iddia ve savunmaları ile ortaya koydukları delillerin değerlendirilmesi için HMK m. 353/1-a-6 uyarınca kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Karar sayılı ve 22/11/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA,

2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davacıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 02/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”