Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/2256 E. 2022/347 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/09/2019
ESAS-KARAR NO….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 14/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili firma ile davalı firma arasında satış sözleşmesi çerçevesinde toplamda 9.622,64 TL’lik satış gerçekleştirildiğini ve bu satışlar nedeniyle 27/07/2017 tarihli 8.319,00 TL tutarlı ve 27/07/2017 tarih 1.113,00 TL tutarlı iki adet fatura düzenlendiğini, faturalara itiraz edilmediğini, fatura iadesi yapılmadığını ve davalı borçlu yanın defterlerine kaydedildiğini bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve deliller, davacı ait ticari defter kayıtları, Ba-Bs formları kapsamı, icra dosyası kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar taraflar arasında süregelen ticari ilişki nedeniyle takibe konu faturalar sebebiyle davacı taraf davalıdan alacaklı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış ise de; ispat külfetinin davacı tarafta bulunduğu, davacı defterleri kapsamına göre takibe konu faturalar nedeniyle davacının davalıdan takip tutarı kadar alacaklı olduğu anlaşılmasına karşın davalı defterlerinin incelenememesi nedeniyle bu hususun defterlerin birbirini teyit edip etmediğinin anlaşılamaması karşısında usulünce ispatlanmış kabul edilemeyeceği, keza davacı şirkete ait 2017 yılı Temmuz ayına ait Bs bildirim formunda davalı şirkete 2 adet fatura karşılığı KDV hariç 8.163,00 TL satış bildiriminde bulunulmuş ise de davalı şirketin Temmuz 2017 ayında Ba formu bildiriminde bulunmadığı bu durumda Ba ve Bs formlarının da birbirini teyit etmediği açıkça anlaşıldığından davacının yemin deliline dayanmadığı da görülerek davasının REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından; eksik inceleme yapıldığı, faturalara ait sunulan irsaliyelerin dikkate alınmadığı bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Takibe konu borçtan davalının sorumluluğu, kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satıma dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 12. İcra Müdürlüğü’nün 2017/22255 esas sayılı icra takip dosyasında; davacı … AŞ tarafından davalı ….Ltd.Şti. Aleyhine 27.07.217 tarihli 8.319,00 TL fatura(pano, masa tenisi masası olan e-fatura) ve 27.07.2017 tarihli 1.113,00 TL(kırtasiye ürünleri) olmak üzere toplam 9.432,0TL bedelli 27/07/2017 tarihli faturalar nedeniyle 04.12.2017 tarihli ilamsız icra takibi yapıldığı, 05.12.2017 tarihinde tebliğ edildiği, 06.12.2017 tarihinde borcu olmadığına dair süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafın usulüne uygun meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, davacı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi raporunda davacı firma … AŞ’ye ait 2017 yılı ticari defter kayıtları nezdinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde 27/07/2017 tarihi itibari ile davacı şirketin davalı … şirketinden 2 adet fatura karşılığı 9.622,64 TL alacaklı olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle her ne kadar davacı tarafça istinaf dilekçesi ekinde mal teslimine dair 17.07.2017 tarihli ve 11.07.2017 tarihli sevk irsaliyeleri sunulmuşsa da mahkemece delillerin sunulması için verilen sürede usulüne uygun olarak dosyaya sunulmadığı gibi mahkemeden bildirilen yerden getirtilmesinin de talep edilmediği, davacı tarafça yemin deliline de dayanılmadığına, davacı tarafça alacağın varlığının kanıtlanamadığının anlaşılmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 14/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”