Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/2250 E. 2022/494 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/07/2019
ESAS-KARAR NO : ….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
YAZILDIĞI TARİH : 27/04/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalının müvekkili şirkete olan 8.500,00TL’sı borcunu ödemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine Eskişehir 3.İcra Müdürlüğünün 2017/21 esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptaline, icra takibinin devamına, kötü niyetli davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, takibe konu senetlerin kambiyo vasfına sahip olmadığı gibi yasa gereği senetlerin tahsil edilebilirlik süresinin de geçtiğini, senetler yönünden zamanaşımı olduğunu, davacının alacak sebebini icra dosyasında zamanaşımına uğramış senetler olarak belirttiğini, davacının yeni bir sebeple alacak iddiasında bulunamayacağını ileri sürerek davanın reddine, lehine kötü niyetli icra takibi nedeniyle icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, zamanaşımına uğramış bonodan kaynaklanan alacağın temel ilişkiye dayalı olarak tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili davası olduğu, davacı alacağının dayanağı zamanaşımına uğramış bonolar olması nedeniyle bu senetlerin yazılı delil başlangıcı sayılıp, tanık dinlendiği, dosya kapsamındaki bonoların incelenmesinden, bono metinlerinde nakden kaydının bulunduğu anlaşılmışsa da savcılığın soruşturma dosyasındaki … ve …’ın beyanları ile davacı tanığının beyanlarından söz konusu bonoların taraflar arasındaki araba alım-satımı nedeniyle düzenlendiğinin anlaşıldığı, yine C.Savcılığı dosyasındaki beyanlar ile özellikle tanık …’ın beyanlarına göre davacının davalıya sattığı aracı yasal biçimde devrini noter sözleşmesi ile davalıya temlik etmediği, araç satış sözleşmesinden dolayı davacı araç temlik edimini yerine getirmediğinden davalının da bu araç satışı için düzenlediği zamanaşımına uğramış bonolardan dolayı davacıya borçlu olduğunun düşünülemeyeceğinden DAVANIN REDDİNE, her ne kadar davalı tarafın tazminat isteminin de davacının kötü niyetle takip yaptığı kanıtlanamadığından reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili; Davanın kambiyo senetlerinden kaynaklı sebepsiz zenginleşme davası olup kambiyo senetlerinden kaynaklı sebepsiz zenginleşme davası bononun kambiyo senedini yitirdikten sonra bir yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu borçlu hakkında 03.01.2017 tarihinde icra takibi başlatılarak zamanaşımı süresinin kesildiği, davalı borçlunun sebepsiz zenginleşmediğini ispatlamakla yükümlü olmasına rağmen ilk derece mahkemesinin ispat yükünü davacı üzerinde bırakması ve davayı genel alacak davası kapsamında değerlendirerek davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğu, öte yandan ilk derece mahkemesinin gerekçesini ve davalının iddialarını kabul etmemekle birlikte bir an için taraflar arasında düzenlenen bono araç alım satımı sebebiyle düzenlenmiş olsa dahi söz konusu araç davalıya teslim edilmiş ve söz konusu aracın hali hazırda davalı tarafından kullanıldığı, ancak davalı vergi borçlarını ödenmemesi üzerine araç üzerine haciz konulması davalının aracı aldığı gerçeğini değiştirmeyeceği, aracın davalıya teslim edildiği, ancak davalı buna rağmen gerçek dışı iddialarda bulunarak aracı almadığını belirtmiş mahkemece de hiçbir somut delil bulunmadan davacının iddiaları doğrultusunda davanın reddine karar verildiği, davanın kambiyo senetlerinden kaynaklı sebepsiz zenginleşme davası olduğu davalının da sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlayamadığı için ilk derce mahkemesinin davanın kabulü yerine reddine karar vermesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğu bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Mahkemece davanın reddine karar verilmesinin isabetli olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava, zamanaşımına uğramış kambiyo senedi nedeniyle yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Eskişehir 3. İcra Müdürlüğünün 2017/21 esas sayılı dosyasında … tarafından … aleyhine 03.01.2017 tarihinde 8500 TL asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere 12.171,31 TL alacak için ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının “borçlunun müvekkilime olan borcuna karşılık vermiş olduğu 10.05.2012 tanzim tarihli olan ve vadeleri 20.02.2013 vadeli 3500 TL tutarlı; 20.04.2013 vadeli 3500TL ve 20.05.2013 vadeli 1.500TL tutarlı 3 adet bono olarak gösterildiği, senetlerde keşideci davalı …,lehdar davacı … olup, nakten ihdas nedenli oldukları anlaşılmaktadır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle takibe konu bonoların zamanaşımına uğramış olması nedeniyle davacı tarafça ilamsız takibe konu edildiği, dosya kapsamından senetlerin araç alım-satımı nedeniyle verildiği, davanın da lehdar ve keşideci olan taraflar arasındaki temel ilişkiye dayalı olduğu, davacının aracın resmi şekilde devrine dair edimini yerine getirmediğinden davalıdan bir alacağının bulunmadığının anlaşılmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 05/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”