Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/2204 E. 2021/1100 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2017
ESAS-KARAR NO : …

DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 24/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin 24/10/2014 tarihli fatura ile nakliye işlerinde kullanmak üzere … marka sıfır km ticari kamyonet satın aldığını, aracın satıcı firması … imalatçı firması ise diğer davalı … olduğunu, söz konusu araç 08/10/2015 tarihinde seyir halinde iken arıza yaptığını ve yetkili servis aranarak çekici yardımı ile yetkili servise çekildiğini, yetkili serviste yapılan incelemeler sonucunda araçta kullanım hatası olduğu ve araca yapılacak işlemlerin garanti kapsamı içerisinde değerlendirilemeyeceği aracın motor yağının fazla konulduğu, arızanın bundan kaynaklandığı ve onarım bedelinin 10.000,00 TL olduğunun söylendiğini, müvekkilinin aracını başka servislere onarıma götürdüğünü ve motor yenileme, rektifiye işlemleri ile arızanın giderilmesi için yapılması gerekli olan diğer işlemler için toplamda 6.482,27 TL ödeme yaptığını, ayıplı aracın serviste kaldığı süre boyunca davalılar tarafından ikame araç verilmediğinden, her gün nakliye firmalarına yüksek bedeller ödemek zorunda kalan davacı şirketin şimdiye kadar 5.219,73 TL zararı olduğunu, söz konusu ayıplı satış işlemi nedeniyle davacının toplamda 12.513,26 TL zararının söz konusu olduğunu, ayıplı aracın ayıpsız bir misliyle değiştirilmesini, bu mümkün değilse ayıplı aracın satış bedeli olan 49.457,81 TL’nin satış tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı şirketin uğramış olduğu toplam 12.513,26 TL tutarındaki zararın 6.030,99 TL’sinin ihtarname tarihinden itibaren, 6.482,27 TL’sinin ise dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalılar vekili, ayıbın varlığını kesinlikle kabul etmemekle birlikte davacının ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davaya konu araçta üretim kaynaklı herhangi bir sorun mevcut olmayıp, yetkili servis tarafından tespit edilip davacıya bildirildiği üzere, araca davacı tarafından fazladan yağ koyulması sonucunda böyle bir sorun ortaya çıkmış olduğunu, 1,5 yıla yakın süre boyunca kullanılarak ve ayrıca ticari kazanç elde edilmiş bir araç için, alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan bir durumun varlığının söylenemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, satım sözleşmesine konu araçtaki ayıbın imalat hatasından kaynaklanan gizli ayıp olduğu, davalı yanın aracın kullanılamamasından kaynaklanan zararlardan ve tamir masraflarından sorumlu olduğu, davacı yanca dava dilekçesinde aracın misli ile değiştirilmesi ya da bedelinin iadesine ilişkin talepleri ile birlikte zararların tahsili talebinde terditli olarak bulunduğu, yargılama sırasında seçimlik hakkını bedelsiz tamir yönünde kullandığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalılar vekili tarafından;
Mahkemece dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları yeterli olmadığı gibi raporların sonuç kısımlarında araçta meydana gelen arızanın imalattan kaynaklandığı ifade edilse dahi araçtaki arızaya dair belirlemelerin farklı olduğu, mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde yeni bir rapor alınmaksızın hüküm kurulmasının doğru olmadığı, ayrıca müvekkillerinin aracın serviste kaldığı süre boyunca davacı yanın uğradığı zararlardan sorumlu tutulmasının da hatalı olduğu, müvekkili servisinde tek yanlı dahi olsa tutulan tutanağa itibar edilmesi gerektiği bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu araçtaki ayıbın niteliği ve davalı yanın sorumluluğunun kapsamı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, imalat hatasından kaynaklanan ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesi ya da bedelinin iadesi ile uğranılan zararların tahsili istemine ilişkindir. Yargılama sırasında davacı yanca bedelsiz tamir yönünde seçimlik hakkı kullanılmıştır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle satım sözleşmesine konu araçtaki ayıbın imalat hatasından kaynaklandığının denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporları ile tespit edilmesine göre davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 854,72TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 213,68TL harcın mahsubu ile bakiye 641,04TL harcın istinaf eden davalılardan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 24/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.