Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/2138 E. 2022/484 K. 04.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2019
ESAS-KARAR NO …
DAVANIN KONUSU : Tespit
KARAR TARİHİ : 04/04/2022
YAZILDIĞI TARİH : 05/05/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin… plakalı … … …2016 model aracı fatura karşılığı 162.790,00.-TL bedelle davalılardan … … … Tic.ve San.A.Ş den satın aldığını, …-… … A.Ş tarafından ithalatının yapıldığını, aracın kullanım amacının yolcu nakli – hususi olduğunu, aracın satın alınma tarihinden kısa bir süre sonra arızanın meydana geldiğini, aynı arızadan dolayı aracın 15-16 defa servise götürüldüğünü, son sekiz ay içerisinde 6-7 kez aynı şikayetten dolayı servise gidildiğinin kaydının geçildiğini, bu süreç içerisinde 6.775,25.-TL müvekkili şirketin para ödemek zorunda kaldığını, gönderilen ihtarname ile aracın ayıpsız misli ile değişiminin talep edildiğini ancak reddedildiğini belirterek müvekkilinin satın almış olduğu… plaka sayılı … … C … … … 2016/ model aracın ayıplı olmasından ve bu ayıbın defalarca servise başvuru sonucu giderilmemesinden dolayı ayıpsız misli ile değişimine, bu değişimden davalıların müşterek ve müteselsilen sorumlu olduklarının tespitine, maddi ve manevi tazminat haklarının saklı tutulmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı … ,,, … A.Ş vekili ;ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, davaya konu aracın imalattan kaynaklanan bir ayıbının bulunmadığını, bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … … … Tic.ve San A.ş vekili; araç üzerinde rehin bulunduğunu rehnin kaldırılmadan davanın açılamayacağını, davacının aracıyla ilgili sıkıntıların giderildiğini, tamir hakkını kullanan davacının aracın misliyle değişimini talep edemeyeceğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davalılardan … … … A.ş tarafından ithalatı ve diğer davalı tarafından satışı yapılan davaya konu … plaka sayılı … … C … … … 2016 model aracın 11/11/2016 tarih ve 184.709 no’lu fatura ile davacı tarafından 162.790,00-TL bedel ile davalı Koruman şirketinden satın alındığı, araç servis kayıtlarının yaklaşık 8 ay içerisinde sekiz kez ses şikayetinden dolayı servise götürüldüğü serviste işlemler yapıldığı, dava konusu araçla ilgili ayıplı olduğu, iddiasına ilişkin şikayetlerin araç kullanımından kaynaklandığı, araçta ayıp bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; müvekkil tarafından satın alınan araçta, kısa bir zaman sonra arıza meydana geldiği; aracın henüz 6000-6500 km kullanıma ulaştığında, sürtme – metal sesi şikayetinden dolayı servise götürüldüğü, sonrasında aynı şikayetle defalarca kez servise götürülmek zorunda kalındığı ve servis kayıtları ile tüm bu şikayetlerin tespit edilmiş olduğunu, aracın aynı şikayetten dolayı toplamda 15-16 defa servise götürüldüğünü, kimi zaman servis kaydı dahi tutulmadan balata temizliği ve traşlaması yapılarak aracın iade edildiğini, servis kayıt belgelerinden görüleceği üzere davadan önceki son sekiz ay içerisinde 6-7 kez aynı şikayet sebebiyle başvuru yapıldığını, yetkili servis tarafından garanti kapsamında bir kısım onarımlar yapılmışsa da arızalara sebebiyet verecek ana kusurun ne olduğunun gerektiği gibi araştırılmamış olduğu ve aracın aktarma organlarında üretim hatası olma yani ayıplı mal olma ihtimalini ya da verilen servis hizmetinde ayıplı hizmetin olası durumuyla karşı karşıya kalınmış olmasını, dolayısı ile yapılan onarımların da temelden yapılmış onarım olarak kabul edilmesini mümkün kılmayacağı; sonuç olarak, ayıbın hile ile gizlenmesinin söz konusu olabileceği, araçta imalat hatası olması ihtimaline karşılık arızanın tespiti konusunda gerekli inceleme yapılmadığını, bilirkişi raporuna itirazları dikkate alınmadan eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, satım sözleşmesine konu aracın ayıplı olup olmadığı ve buradan varılacak sonuca göre ayıplı olduğunun belirlenmesi halinde misli ile değişimine karar verilip verilemeyeceği hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ayıplı mal satımı iddiasıyla malın misliyle değiştirilmesi istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava konusu ihtilafın, taraflar arasında satışa konu … … … aracın aynı arızadan dolayı son sekiz ay içerisinde altı yedi kez servise gidilmesi bu süreçte 6.775,25-TL davacı şirket tarafından ödeme yapılma durumunda kalındığı söz konusu aracın ayıplı mal niteliğinde olup olmadığı,davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanıp kullanamayacağı tarafların sorumluluklarına ilişkindir.
Mahkemece 3 kişilik makine mühendisinden oluşan bilirkişi heyetine dosyanın tevdii edildiği, aracın yerinde incelenme yetkisi verildiği, heyet tarafından 27/03/2019 tarihli, tarafların hazır bulunduğu, ve aracın bulunduğu yetkili servis olan davalı … şirketine ait teknik serviste dava konusu ihtilafla ilgili gerekli incelemelerin ve tespitlerin yapıldığı, tespitler neticesinde bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 05/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu araçta 7.000 km balata değişiminden sonra ses gelmesinin araçta yapısal bir hata olmadığının kanıtı olduğunu, fren balatalarının sertleştiğinde ses yapmaya başlayacağı, sertleşme olayının da aracın kullanımı ile ilgisi olduğu balatanın bir sarf malzemesi olduğu ortaya çıkan problemin araç kullanımı ile ilgili olduğu, yapısal bir hatanın bulunmadığı, balataların yeni ve eski olmasına göre şikayet edilen sesin ortaya çıkacağı araçta her hangi bir ayıp bulunmadığı şeklinde görüş bildirilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle dava konusu araçta ayıbın tespit edilemediği uyuşmazlık konusunda uzman makine mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetinin görüşü nazara alınarak aracın ayıplı olmadığının kullanımdan kaynaklanan sıkıntının tamir ile giderildiğinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık teşkil etmemesine göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 04/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”