Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1983 E. 2022/983 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/1983 – 2022/983

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2019/1983 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/983

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/06/2019
ESAS-KARAR NO : 2018/939 E 2019/407 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkil ile davalı şirket 08/09/2016 tarihinde … marka HMK. … tipi kazıcı bekoloader olarak adlandırılan, yedek filtresi yanında + 1000 saat bakım +1 takım ön tırnak ekleri ile birlikte kazıcı yükleyici olarak kullanılan iş makinesi alımı konusunda anlaşmaya vardığını, sipariş kabul fişinde de görüleceği üzere 13.636,32 Euro luk son 12 taksitin davalı firma tarafından karşılanacağını,davacının sadece 48 taksitten sorumlu olacağını ve sonraki taksitler sözleşmede görüleceği üzere; … firması tarafından karşılanacağı, finansman işlemlerinin … firması (… Finansal Kiralama) ile yapıldığını, müvekkil tarafından davalı firma satış sorumlusu olan … isimli satış temsilcisi ile bu işlemlerin yürütüldüğü sırada sadece 48.takside kadar olan taksitlerden sorumlu olan davacının, 49.taksitten 60.takside kadar olan taksitlerden sorumlu olmayacağından dolayı ayrıca bir sözleşme yapılmasını istemiş firma satış yetkilisi de kendilerinin sorumlu olacağı son 12 taksitin ödemesinin kendileri yani davalı firma tarafından 2 ya da 3 ay da bir ara ödemeler şeklinde yapacaklarını, davacıya ifade ettiklerini, sözleşmeyi imzalayan … isimli satış sorumlusu tarafından ve kendi el yazısıyla yazılı sözleşme niteliğinde bulunun sipariş kabul fişinin fiyat ve ödeme şekli kısmında müvekkilin 49.taksitten 60.takside kadar olan kısımdan kendilerinin bizzat sorumlu olacağını yine kendi el yazısı ile açıkça hem rakamla hem de yazı ile belirttiklerini, taksitlerin 48. Aydan sonra da devam edecek olma tehlikesi ile karşı karşıya kalan davacının taraflar arası karşılıklı edimlerin yüklendiği sözleşme gereği tüm yükümlülüklerini bu güne değin yerine getirmediğini beyan ederek, davalı tarafın sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, 48.aydan sonra ki taksitlerden dolayı müvekkilin davalı olan firmaya 13.740,00 Euro borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; davacı … tipi kazıcı-yükleyici iş makinasına ilişkin, davacı taraf ile müvekkil şirket arasında herhangi bir alım-satım sözleşmesinin mevcut olmadığını, davacı ile dava dışı … Kiralama A.Ş. Arasında Finansal Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili ise Finansal Kiralama Sözleşmesi’nin tarafı olmadığını, müvekkil şirketin üçüncü pozisyonda olduğunu, müvekkil şirketin, dava dilekçesinde bahsi geçen iş makinasını … Kiralama A.Ş.’ye sattığını,müvekkil şirket tarafından davacı yana karşı, dilekçe konusu makinaya ilişkin 13.740,00 Euroluk herhangi bir borç tehdidinde bulunulmadığını, davacı tarafın müvekkil şirkete satış sonrası hizmet ve yedek parçadan kaynaklı olarak 1.870,64TL borcu bulunduğunu, ancak bu tutarın da bu dava ile ilgisinin bulunmadığını, sipariş kabul fişinin hiçbir şekilde sözleşme niteliğine haiz olmadığını, davacı tarafın iddiasının üçüncü kişiye olan bir borcun bir kısmının müvekkil şirket tarafından üstlenildiği yönünde olup, bu tip bir taahhüdün şirketin o dönemki çalışanlarından olan … tarafından verilmesinin mümkün olmadığını, kendisinin böyle bir taahhüt vermeye yetkisinin bulunmadığını, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için …’ün bu şekilde bir taahhütte bulunma yetksinin mevcut bulunmadığı kabul edilse de, böyle bir halde dahi davacının müvekkili şirkete ödemekle yükümlü olduğu bir borç olmayacağından davanın yine aynı şekilde hukuki yarar yokluğundan reddinin gerektiğini, böyle bir borcun bulunmadığını, davacı tarafça müvekkili şirket tarafından yönlendirilen bir alacak talebinin olmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davacı, davalıdan başka bir firma aracılığıyla finansal kiralama yoluyla makine satın alındığı ve davalının belli taksitlerden sorumlu olduğu iddia edilerek davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini, davalı ise asıl sözleşmenin davacı ile dava dışı finansal kiralama şirketi arasında yapıldığı, davalının hasım olmadığı ve davalı tarafça davacıdan alacak talep edilmediği, davacının menfi tespit talebinde hukuki yararı bulunmadığını istediği, davacı tarafından düzenlenen 041491 sayılı sipariş kabul fişinde; makine ve tesisat bedelinin 13.636,32 Euro olarak finansal kiralama yoluyla davacıya verilmesi kararlaştırılmış olup, belirlenen 13.636,32 Euro nun davalı tarafından ödeneceği açıklandığı, davacı ile dava dışı … Finansal kiralama şirketi arasında yapılan sözleşme ile taksit miktarları belirlendiği ve sözleşmede davalı firmanın imzasının bulunmadığı, davacının dayandığı “sipariş kabul isimli” sözleşmede davalı firmanın sözleşmede belirlenen meblağı karşılamayı yüklendiği, davalının davacıdan bir alacak talebinde bulunduğuna ve alacaklı durumda olduğuna dair dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı, davacının sunduğu deliller ile çelişkili olarak davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ettiği; davalının davacıyı borç tehdidi altına aldığı ispat edilemediğinden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın HMK 114/1-h maddesi gereği reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili, davalı müvekkili ile aralarında herhangi bir alım satım sözleşmesi olmadığını belirttiğini, mahkemece sözleşme niteliğinde olduğu belirtilen davalı şirketin kendisine ait sipariş formunun altına yazılı olan 9 maddeden oluşan başlığı “ Sipariş Kabul Fişi“ olarak adlandırılan sözleşmenin Borçlar Hukuku anlamında kurulan bir akit niteliğinde olduğunu, sözleşmede … firmasının sipariş kabul fişi isimli sıra numarası:… ve 9 maddeden oluşan bu sözleşme de yer alan fiyat ve ödeme şekli bölümünde “13.636,32 Euro tarafımızdan karşılanacak olup son taksit ile leasing hesabına yatırılacaktır.” olan kısmının yerel mahkemece dikkate alınmadığını, sözleşme … firması ile yapılmış gibi ifade edilerek gerekçe yazıldığını, … firması sadece iş makinesinin finansman konusunu çözen bir kredi şirketi olduğu halde müvekkilin iş makinesinin satışı ve satış işlemleri davalı tarafından değilde … Kiralama A.Ş.tarafından yapılmış gibi değerlendirildiğini, müvekkilinin hafriyatçı bir şahıs firması olduğunu, davalının … Hidrolik ve Mekanik Makina İmalat San. ve Tic. A.Ş iş makinesi imal eden bir firma olduğunu, davacı ile davalı arasında hiçbir satış akdi gerçekleşmediği yönünde karar verildiğini, …’ün makine satma yetkisinin olmadığının iddia edildiğini, davalı iş makinesi alımı sırasında müvekkile satılan iş makinesinin satış işlemlerini yapan çalışanın yetkisinin olmaması iddiasının dürüstlük kuralına aykırı bir davranış olduğunu, yerel mahkemece davanın ticari bir dava olduğunun gözardı edildiğini, yerel mahkemece sipariş kabul fişinin altında yazılı 9 maddeden ibaret sözleşmenin dikkate alınmadığını, sözleşme niteliğinde olduğunu, yine 9 maddenin içinde yazılı olarak belirtildiği halde mahkemece dikkate alınmayarak davanın reddine karar verildiğini, davalı müvekkilinin 3.kişi konumunda olduğunu iddia ettiğini ancak … Kiralama A.Ş.nin 3.kişi konumunda olduğunu, müvekkiline satılan iş makinasının 48.aydan sonraki taksitlerinden müvekkilinin sorumlu olmayacağını, istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacının dava dışı şirket ile yapmış olduğu finansal kiralama sözleşmesi gereğince kira borcu taksitlerinin bir kısmından davalının sorumlu olacağı yönündeki davalı ile yapılan anlaşma gereğince sözkonusu taksitlerden davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle finansal kiralama sözleşmesinin dava dışı şirket ile yapılmış olmasına, davacının istinaf incelemesine konu davayı açmasında hukuki yararının bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30.-TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-HMK m. 359/4 uyarınca kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, 05/07/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”