Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1847 E. 2022/946 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2019/1847 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/946

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/03/2019
ESAS-KARAR NO : 2016/497 E 2019/287 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
YAZILDIĞI TARİH : 27/07/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili ; müvekkili ile davalı arasında akdedilen 01/07/2015 başlangıç tarihli 1 (bir) yıl süreli “Elektrik Enerjisi Alım/Satım Sözleşmesi”nin davalı tarafından haklı bir nedene dayanmaksızın süresinde önce 31/03/2016 tarihinde feshedilmesi üzerine müvekkilinin uğradığı zararın tazmini için şimdilik 10.000,00 TL’nin fesih tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, 15/03/2019 harç makbuz tarihli ıslah dilekçesi sunarak talebini 684.114,00 TL olarak belirlemiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkilinin sözleşmeyi haksız feshettiği iddiasının doğru olmadığını; 01/07/2015 başlangıç tarihli sözleşmenin yeni fiyat ve sözleşme teklifi ile davacı tarafından feshedildiğini; davacı şirketin temsilcilerinin 09/02/2016 tarihinde 18,15 Kr/kWh fiyattan, 01/02/2016 tarihinde başlamak üzere 15 ay süreli, tek terimli sabit fiyat ile yeni sözleşme teklifinde bulunduklarını, yeni sözleşme teklifinin eski sözleşmenin feshi iradesi olduğunu; sözleşmenin 15 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre, müşterinin yeni indirim oranını kabul etmemesi durumunda yeni indirim oranının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içerisinde ihbarda bulunarak sözleşmeyi feshedebileceği düzenlemesinin bulunduğunu; davacı tarafından yapılan 09/02/2016 tarihli tekliften sonra 12/02/2016 tarihinde yeni teklif yolladığını ve bu teklifin kabul edildiğinin davacıya bildirildiğini, yeni sözleşmenin 01/02/2016 tarihinden başlamak üzere kurulmasıyla birlikte davacının 19/02/2016 tarihli sözleşmeyi imzalanması için müvekkiline gönderdiğini ve karşılıklı kabul ile sözleşmenin kurulduğunu, davacının, sözleşmenin imzalanmasından sonra 01/02/2016 tarihli sözleşmeden vazgeçtiğini söyleyerek tek taraflı feshin gerçekleştirildiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMSİNİN KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; taraflar arasında bağıtlanan sözleşme hükümleri doğrultusunda Davacının sözleşme hükümlerine aykırı olarak davalının sözleşmeyi feshettiği iddiasının ve uğradığı zararı usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığı, davalının fesih iradesinin sözleşme hükümlerine uygun olduğu tazmininin koşulları bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; davalı tarafından sözleşmeye aykırı fesih iradesinin ortaya konulduğunu, sözleşme hükümleri gereğince fesih bildirimi için özel şart düzenlendiğini, noter kanalıyla bir ihtarname keşide edilmediğini , fax bildirimiyle yapılan feshin geçersiz olduğunu, mahkemenin sözleşmenin 15/2 maddesini yanlış yorumladığını, teklifle bağlılık süresi içinde müvekkiline gönderilen bir beyan bulunmadığını, tayin edilen süreden sonra kabul beyanı ile sözleşmenin kurulmayacağını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olduğunu hüküm kurmaya elverişli olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, sözleşmenin davalı tarafından haksız nedenle ve süresinden önce feshedilip edilmediği burada varılacak sonuca göre davacının uğradığı zararın tayini hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; 01/07/2015 başlangıç tarihli bir yıl süreli elektrik alım sözleşmesinin davalı tarafından haksız feshi nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmini istemin ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle davalının sözleşmeyi fesih iradesinin sözleşmenin 15 inci maddesinin ikinci fıkrasına uygun olup, bu fıkraya göre zarar tazmininin koşullarının bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 29/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”