Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1784 E. 2022/627 K. 09.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/1784 – 2022/627

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2019/1784 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/627

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2019
ESAS-KARAR NO : 2017/595 E 2019/299 K

DAVACI-KARŞI DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI-KARŞI DAVACI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali – Alacak
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 09/05/2022
YAZILDIĞI TARİH : 03/06/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında akdedilen sözleşme gereğince müvekkilinin edimini ifa ettiğini, ancak davalının borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için takibe giriştiklerini, davalı yanca haksız olarak takibe itiraz edildiğini beyanla itirazın iptalini, takibin devamını ve % 20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, taraflar arasında 26.10.2015 tarihli sözleşme akdedildiğini, yine sözleşmenin ekinde de sipariş edilen ürünler ve ödeme biçimini konu alan bir sözleşme akdedildiğini, müvekkilince ön ödeme yapıldığını, ancak davacının getirilen 29 adet kapı kilidinin siparişe uygun getirilmediğini, bu teslim edilen kilitlerin sözleşmede kararlaştırılan sayıdan az ve istenilen niteliği taşımadığını, bahse konu kilit sisteminin otellerde uygulanan kartın okutulması suretiyle kapının açıldığı kilit sistemi olduğunu, bu sistemde kilit iki yapıdan oluştuğunu, ilk yapının kapıya monte edilen ikincisinin ise karşılığı olan kapı kasasına monte edildiğini, müvekkilinin bu kilitleri özellikle mimari yapıya uygun olan pirinç olarak sipariş ettiğini ancak kilitlerin 2 farklı renkte geldiğini, bu durumun müvekkilince satıcı/davacıya bildirildiğini, 10 gün içerisinde pirinç renk malzemenin geleceğinin söylenmesine karşın beyaz renkli malzemenin değiştirilmediğini, eksikliklerin tamamlanmadığını, TBK m. 219 hükme uyarınca ayıplı maldan sorumlu olduğunu, sözleşmenin feshi nedeni olarak ise mekanizmanın ana yapısı olan kart kodlama cihazının ikinci el kullanılmış cihaz olarak teslim edildiğini, müvekkilinin ise kullanılmış olan cihazı kabul etmeyeceğini bildirerek iade ettiğini, akabinde ise yeni ve sözleşmeye uygun kilitlerin kurulumunun yapılmadığını, sözleşmede kararlaştırılan 30 günlük süreden sonra müvekkilinin sözleşmeyi feshettiğini, karşı dava olarak ise ödemiş oldukları 3.612,00.-USD’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, teslim edilen malın gerek sözleşme gerekse işyerinin özelliklerine uygun olmadığı ve ayıplı olduğu, bu şekilde davalı-karşı davacının sözleşmeyi feshinin haklı nedenlere dayandığı, davalının davacıya yapmış olduğu 3.612,00.-USD peşinat ödemesini ihtarda verilen üç günlük sürenin bitim tarihinden itibaren işleyecek USD faizi ile birlikte talep edebileceği, davacının ise bakiye bedeli talep edemeyeceği ve davalının takibe itirazının haklı olduğu anlaşıldığından, davacının itirazın iptali davasının reddine; davalının karşı davasının kabulü ile, 3.612,00.-USD’nin tahsil tarihindeki kur üzerinden TL’ye çevrilmek suretiyle ödeme tarihi olan 26.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili, taraflar arasında 26/10/2015 tarihli Satış Sözleşmesi ve Satır Anlaşması imzalandığını, müvekkilinin 140 adet elektronik kartlı kilit sisteminin satış ve montaj uygulamasını ifa etmeyi tahhüt ettiğini, davalının ise 4.262USD peşin ödemeyi, bakiye 9.945,20 USD için ise 20-60-90 günlük çek vermeyi taahhüt ettiğini, davalının kısmi ödeme yaptığını ve sözleşme gereği teslim edilmesi gereken çekleri teslim etmediğini, sözleşme edimlerini yerine getirmediğini, müvekkilinin iyiniyetli olarak sözleşme gereği taahhüt edilen yükümlülüklerini ifa ederek 30 kilitin davalıya teslim edildiğini ve montajının yapıldığını, programların kurulduğunu, çalışır vaziyette davalıya teslim edildiğini, davalının sözleşmeyi ihlal ettiğini, bilirkişi tarafından kilitler üzerinde teknik inceleme yapılmadan otel görevlisinin beyanına itibar edilerek hatalı rapor düzenlendiğini, mahkemece kilitlerin sözleşmedeki vasıfları taşımadığı ve ayıplı olduğunun kabul edildiğini, kilitlerin sarı renkte olup kilit karşılıklarının sarı olması ile ilgili sözleşmede hiçbir taahhüt olmadığını, kilit karşılıkları diller sürttüğü için Paslanmaz Krom … ya da … malzemeden yapıldığını, bu malzemelerin doğal renklerinin krom olduğunu, davalının hiçbir fonksiyonu olmayan kapının kasasındaki metal parçanın renginden dolayı ürünü ayıplı sayıp ürünleri kendi kendine sökmesi ve kalan ödemeyi yapmaktan imtina etmesi kabul edilemeyeceğini, davalının ürün numunesini görerek beğendiğini ve ona göre sipariş ettiğini, davalıya projenin tamamlanması için kalan ödemenin yapılması için çok kez talepte bulunulduğunu ancak alıcı ödeme yapmadığı için projenin tamamlanamadığını, davalının 4 yılı aşkın süredir ürünleri çürümeye bıraktığını, davalının ellerindeki kilitleri iade etmediğini, ikinci el olduğunu iddia edilen kart yapma makinasınında ikinci el değil numune ürün olduğunu, proje kendilerine teslim edilmediği için sistem 30 kilit için geçici olarak tamamen iyi niyet ile ödemenin tamamı alınmadan kurulduğunu, kendilerine bu süreçte ana ürün değil geçici ürün verildiğini, projenin teslim edilmediğini, verilen ürünlerin kendilerine sadece önden kullanıma başlama ricaları nedeniyle verildiğini, müvekkiline ait sıfır kilitlerin hangi şartlardan söküldüğü ve saklandığı belli olmadan kendi beyanlarına göre çatı arasında durduğunu, satılan ürünün lüks katagorisinde olmadığını, güvenlik ürünleri olduğunu, müvekkilinin sözleşme edimlerini ifa ettiğini, davalının sözleşmenin 3.ve 6.maddesine aykırı davrandığını, mahkemece davalının ücret ödeme asli edimini ifa etmediğinin değerlendirilmediğini, uyuşmazlığın ortaya çıkmasındaki davalının tam kusuru olduğunun gözardı edildiğini, davalının talepleri doğrultusunda 122 odalı otelin 30 odasının kilitlerinin teslim edilerek kurulumlarının yapıldığını, ürünlerin ayıplı olmadığını, davalının sözleşmedeki asli edimini ifa etmediğini, kilitlerin müvekkiline iade edilmediğini, usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacı satıcının edimini ifa edip etmediği ve buradan varılacak neticeye göre satım bedelinin tahsilini talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Asıl dava satım sözleşmesine dayalı olarak bakiye alacağın tahsili için girişilen takibe vaki itirazın iptali, karşı dava ise satılan malların ayıplı olması nedeni ile bedel iadesi talebine ilişkindir
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle taraflar arasında akdedilen sözleşme gereğince 140 adet kapı kilidinin davalının otel işletmesine 30 gün içerisinde takılmasının kararlaştırılmış olmasına karşın edimin ifa edilmemiş olması nedeni ile satıcının temerrüdü (TBK m. 212) gerçekleşmiş olup alıcının bu durumda sözleşmeden dönebileceğine, yine davacı satıcının üstlendiği edimin kısmen ifasını kabulde davalının yararının bulunmadığının anlaşılmasına göre asıl dava davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dava davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30.-TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-HMK m. 359/4 uyarınca kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, 09/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”