Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1686 E. 2022/427 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2019/1686 ( KABUL YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2022/427 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ )

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/03/2019
ESAS NO : 2016/837 E 2019/238 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 19/04/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; davalı aleyhine kambiyo takibi yapıldığını, davacının dava konusu senede istinaden davalıya 02/05/2016 tarihinde 9.500,00.-TL tutarında ödeme yaptığını, davacının icra takibine konu ettiği bonodan dolayı 1.500,00.-TL borcu kaldığını, icra takibinde belirtildiği şekilde 11.000,00.-TL borcunun bulunmadığını belirterek icra takibine konu bonodan dolayı davalıya borcu olmadığının tespitine, takibin iptaline, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkilinin borçluyu arayarak ödeme yapmasını istediğini, davacının müvekkilini … mahallesinde bulunan … Markette olduğunu sözyleyerek oraya çağırdığını, müvekkiline üzerinde 500,00.-TL olduğunu, geri kalanı en kısa sürede vereceğini söyleyerek 500,00.-TL.yi müvekkiline vererek, müvekkiline küçük bir kağıda imza attırdığını, davacının söz konusu makbuza kötü niyetle ekleme yaparak 500 rakamının başına karalanmış koyu renkli ‘9’ rakamını eklediğini, yazı üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesinde ‘9’ rakamının sonradan eklendiğinin ortaya çıkacağını beyanla, davanın reddi ile %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, davacı davalıya 30/05/2016 tarihli 9.500,00.-TL ödeme yaptığını, davalı ise davacıdan sadece 500,00.-TL aldığını ve karşılığında dava konusu makbuzu verdiğini, davalıya 9.500,00.-TL ödeme yapıldığı ve davaya konu ödeme makbuzunun 9.500,00.-TL olarak düzenlendiği, makbuzdaki “9” rakamının davalının elinden sadır olduğunu, ispat yükünün makbuzu ibraz eden davacıya ait olduğunu, Adli Tıp Raporunda davaya konu makbuzdaki “9” rakamının diğer rakamlar ile optik ve spektroskopik olarak ayırt edilemeyen bir kalemle yazılmış “9” rakamının bulunuğu, üzerinden farklı fiziki evsafta bir kalemle gidilmiş olduğu tespit edildiği, davacının bononun ödeme gününde davacının davalıya 500,00.-TL ödeme yaptığının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, asıl alacak üzerinden 500,00.-TL borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili, davalı tarafça müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin dava konusu senede istinaden davalıya 9.500,00.-TL ödeme yaptığını, mahkemece ödeme belgesi üzerinde “9” rakamı üzerinde tahrifat olduğundan davanın 9.000,00.-TL yönünden reddine karar verildiğini, aldırılan bilirkişi raporunda belgede tahrifat yapıldığını gösterir nitelik ve yeterlilikte katı bulgular tespit edilemediğinin belirtildiğini, İstanbul Adli Tıp raporunda belgedeki “9” rakamının sonradan eklenmediği, belgedeki “9” rakamının üzerinden kalemle tekrar gidildiğinin tespit edildiğini, yerel mahkemece farklı tarihlerde iki kez rapor aldırıldığını, raporlarda ödeme belgesinde tahrifat yapılmadığı senetteki rakamın 9.500,00.-TL olduğunun belirlendiğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile eksik ve hatalı inceleme ile verilen yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istinaf etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının takibe konu edilen bonoya ilişkin olarak kısmen ödeme yapıp yapmadığı, yapmış ise tutarı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bonodan ötürü borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Taraflar arasında takibe konu edilen kambiyo senedi/bono nedeni ile borç alacak ilişkisi bulunduğu hususu ihtilafsız olup ihtilaf dosya kapsamında yer alan 02.05.2016 tarihli “Makbuzdur” başlıklı adi yazılı belgedeki ödeme beyanı hususundadır.
Davalı yan 02.05.2016 tarihli belgedeki imzanın kendisine ait olduğunu kabul etmiş ancak davacının kendisine yalnızca 500,00.-TL ödeme yaptığını savunmuştur. Sözkonusu belgedeki “9” ibaresine yönelik tahrifat iddiasının incelenmesi için mahkemece önce 05.01.2018 tarihli Bilirkişi raporu alınmış, akabinde ise 14.02.2019 tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınmıştır. Her iki raporda da “Makbuzdur” başlıklı belgede yer alan “9” rakamının ekleme suretiyle belgeye eklendiği belirtilmediği gibi “9” rakamının altında diğer rakamlar ile optek ve spektroskopik olarak ayırt edilemeyen bir kalemle yazılmış “9” rakamının bulunduğu değerlendirilmiştir.
Bu anlamda davalı yanın tahrifat iddiasını ispat edemediği anlaşılmakla, davacının iddiası doğrultusunda takibe konu bononun 9.500,00.-TL’lik kısmının ödediğinin kabulü gerekirken yazılı olduğu biçimde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, ilk derece mahkemesinin kararı açıklanan nedenlerle HMK m. 353/1-b-2 hükmü uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/837 Esas 2019/238 Karar sayılı 14/03/2019 tarihli kararının HMK’nun 353/1-b-2.maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
3-a-Davanın KABULÜ İLE,
Kayseri 5.icra Dairesi’nin 2016/14202 takip sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte, davacı-borçlunun asıl alacak üzerinden davalıya 9.500,00.-TL borçlu olmadığının tespitine
b-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 648,95.-TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 162,24.-TL harcın mahsubu ile bakiye 486,71.-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye İrad Kaydına,
c-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 29,20.-TL başvurma harcı, 162,24.-TL peşin harç ve 4,30.-TL vekalet harcının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
d-Davacı tarafından yapılan 516,00.-TL bilirkişi ücreti, 310,00.-TL adli tıp masrafı, 227,00.-TL tebligat, müzekkere ve posta gideri olmak üzere toplam 1.053,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
e-Davacının yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiği göz önüne alınarak istemlerinin kabul edilen miktarına göre istinaf karar tarihindeki AAÜT uyarınca 5.100,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
f-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İstinaf Yargılama Giderleri Yönünden;
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
5-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan 84,50.-TL istinaf posta giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-HMK’nun 333. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-Kararın tebliğinin HMK m. 359/4 uyarınca İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-2.maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 29.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”