Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1592 E. 2022/579 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2019/1592 (ESASTAN RET )
KARAR NO : 2022/579

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/03/2019
ESAS-KARAR NO : 2017/167 E 2019/254 K

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 25/04/2022
YAZILDIĞI TARİH : 25/05/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacılar vekili, müvekkili ile davalı arasında mal alım sözleşmesi akdedildiğini, teminat olarak her biri 250.000,00.-TL tutarında iki ayrı çek verildiğini, bu çeklerin keşide tarihlerinde davalı tarafından tahrifat yapıldığını, sözkonusu keşide tarihlerinde müvekkilinin imzasının bulunmadığını, davalının sözleşme gereğince edimini ifa ederek malları teslim etmediğini beyanla dava konu edilen çeklerden ötürü borçlu olmadıklarının tespiti ile % 40 oranından aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; taraflar arasında düzenlenen sözleşme uyarınca davacının …’den müvekkiline temlik vermesi gerekirken temliki vermemesi nedeniyle müvekkili tarafından sözleşmeye konu malzemelerin davacıya gönderilmediğini, sözleşmeye istinaden davalının 257.000,00 USD zarara uğradığını, dava dilekçesinde müvekkiline çek teslim ettikleri iddia edilmiş ise de; çeklerin müvekkiline teslim edilmediği gibi sözleşmede yazılı çekler ile dava dilekçesinde belirtilen çeklerin aynı olup olmadıkları yönünde kesin bir delilin bulunmadığını, teminat amacıyla davacı tarafın müvekkiline verdiklerini iddia ettikleri çekin keşide yeri, tarihi, numarası ile davaya konu çeklerin keşide yeri, tarihi ve numarasının aynı olup olmadığının belirtilmesi gerektiğini, bu durumun belli olmadığını, menfi tespit davasında yetkili mahkemenin HMK 6. maddesine göre davalının yerleşim yeri mahkemesi olup, buna karşın Ankara mahkemelerinde dava açıldığını, yetki yönünden de davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, çek asıllarının sunulmaması nedeni ile tahrifat iddiasına ilişkin inceleme yapılamadığı, taraflar arasında akdedilen sözleşme gereğince her biri 250.000,00.-TL tutarında iki adet çekin teminat olarak verileceğinin kararlaştırıldığı, davaya konu edilen çeklerin de davacısının keşideci, lehtar ve cirantasının ise sözleşmenin tarafı olan davalılar olduğu, her ne kadar davalıların sözleşme kapsamında çekler verilmediğini ve dava konu edilen çekler olduğunun belirli olmadığını savunmuş ise de dava konusu edilen çeklerin taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca teminat olarak verilen çekler olduğu, ayrıca sözleşme konusu malların teslim edilmediği hususunun çekişmesiz olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile dava konusu edilen çeklerden ötürü davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili, davacının müvekkiline temlik etmesi gereken alacakları temlik etmemesi nedeni ile zarara uğradığını, bu nedenle sözleşmeye konu edilen malların davacıya gönderilmediğini, davacının teslim ettiğini iddia ettiği çeklerin bütün niteliklerinin ayrıca ve açıkça belirtilmesi gerektiğini, davacılar tarafından her ne kadar müvekkiline çek teslim edildiği iddia edilmiş ise de çeklerin müvekkiline teslim edilmediğini, ayrıca sözleşmede yazılı çekler ile dava dilekçesinde yazılı çeklerin aynı olup olmadığı yönünden de kesin delil bulunmadığını, çek bilgileri yönünden ayrıntılı açıklama olmadığını, müvekkiline ait defterlerin incelenmesi için yazılan talimat üzerine müvekkiline yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını, bu nedenle müvekkili defterlerinin incelenemediğini, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, sözleşmede teminat olarak verileceği belirtilen çeklerin dava konusu edilen çekler olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, teminat olarak verildiği iddia edilen davacının keşidecisi olduğu 2 adet çekten ötürü borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle taraflar arasında akdedilen sözleşme konusu malların teslim edilmediğinin ihtilafsız olmasına, yine dava konusu edilen çeklerin sözleşme kapsamında verilen çekler olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 34.155,00.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 8.539,00.-TL harcın mahsubu ile bakiye 25.616,00.-TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 25/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”