Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1552 E. 2022/637 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/04/2019
ESAS-KARAR NO :…

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 10/05/2022
YAZILDIĞI TARİH : 26/05/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin satım sözleşmesini konu alan faturadan bakiye kalan alacağının tahsili amacıyla Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/6493 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, müvekkilinin davacı firmaya hiçbir borcu bulunmadığını, taraflar arasında bir sözleşme mevcut olmadığını, davacı tarafın öncelikle davalı olan müvekkili ile arasında ne tür bir borç ilişkisi olduğunu ve bu ilişkiye dayalı verilen hizmetin ispatının zorunlu olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacının takip tarihi itibariyle toplam alacağının (30.507,50 Euro) 119.232,46 TL asıl alacak, (169,67 Euro) 663,13 TL işlemiş faiz olduğu belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davalı vekili tarafından;
Mahkemece dosya kapsamında alınan rapora karşı itirazların yeterince değerlendirilmediği, davacı yanca alacak iddiasına konu mal ya da hizmetin teslim edildiği hususunun ispat edilemediği, dava konusu ürünlerin… sevk edildiğinin tespit edildiğine dair ifadelerin ürünlerin müvekkiline teslimi şeklinde yorumlanamayacağı, ayrıca mükerrer ödeme iddiasının dosya kapsamı ile değerlendirilmediği, gerekçeli kararda da bu hususun tartışılmadığı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu emtiaların teslimi ve bedelinin ödenmesi noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu alan faturalardan bakiye kalan alacağın tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nün 2017/6493 E. sayılı dosyası fotokopisinin incelenmesinden, davacı alacaklı şirket tarafından davalı borçlu şirket aleyhine fatura bedeline ilişkin bedeli tahsil amacıyla 31/03/2017 tarihinde 31.687,50 Euro karşılığı 124.886,75 TL asıl alacak, 533,76 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 125.420,51 TL tutarındaki toplam alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek (31.687,50 Euro) … Bankası’nın dövize uyguladığı en yüksek mevduat faizi ile birlikte tahsili talebi ile takip başlatıldığı, davalı yanca yetkiye, borca ve ferilerine itiraz edildiği, itirazın ve iş bu itirazın iptali davasının süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde harca esas değer olarak 124.886,75 TL gösterilmiş olup, konu ile sonuç ve istem bölümünde icra dosyasına vaki itirazın tamamının iptali talep edilmiştir.
Mahkemece davacının takip tarihi itibariyle toplam alacağının (30.507,50 Euro) 119.232,46 TL asıl alacak, (169,67 Euro) 663,13 TL işlemiş faiz olduğu belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davanın açılması nedeniyle alınacak yargı harçlarının türü, ödeme yeri, zamanı ve usulü 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 27 ve devamı maddeleri ile bağlı tarifede gösterilmiştir.
Harcın eksik yatırılması halinde yapılacak işlemler ve izlenecek yol ile harcın yatırılmaması ve yaptırımı aynı Kanun’un 27 ve 32. maddelerinde belirtilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 27. maddesinin son fıkrası hükmüne göre harç peşin veya süresinde ödenmemiş ise müteakip işlemlere ancak harç ödendikten sonra devam olunacağı vurgulanmış ve 30. maddede de yargılama sırasında tespit olunan değerin dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa yalnız o oturum için yargılamaya devam olunacağı, takip eden oturum gününe kadar noksan değer üzerinden harç tamamlanmadıkça davaya devam olunamayacağı, HUMK’nun 409. maddesinde (6100 sayılı HMK’nın md. 150) gösterilen süre içerisinde dosyanın işleme konulmasının eksik harcın ödenmesine bağlı olduğu açıklanmıştır. Bu hükümlerle eksik harcın tamamlatılmasına ilişkin özel bir düzenleme getirilmiştir.
Bu durumda mahkemece, anılan yasal düzenlemeler gözetilerek, davacı yanca takipte talep edilen ve itiraza uğrayan faiz yönünden talepte bulunulduğuna göre göre talep edilen faiz üzerinden eksik harcın tamamlatılmaması halinde, HMK’nın 150.maddesi hükmü uyarınca dava dosyasının işlemden kaldırılması, bu maddede öngörülen süre içerisinde harcı yatırılmak suretiyle dava dosyasının yenilenmesi halinde davaya kaldığı yerden devam edilmesi, üç aylık süre içerisinde harç yatırılmak suretiyle dava yenilenmediği takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekmektedir.
Ayrıca mahkemece eksik harç ile hüküm tesis edildiği gibi takipte 533,76 TL işlemiş faiz talep edilmesine karşın talep aşımı yapılarak 663,13 TL işlemiş faize hükmedilmesi de doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ilk derece mahkemesi tarafından yargı harçları ikmal edilmeden hüküm kurulması hali, HMK’nun 355. maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle resen incelenerek Aynı Kanunun 353/1. fıkra (a-4) maddesinde yer alan “diğer dava şartlarına aykırılık bulunması” şeklindeki düzenleme gereğince, yargı harçlarının ikmali için ilk derece mahkemesi kararının esası incelenmeden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun resen gözetilen nedenlerle KABULÜ ile;
Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/882 Esas 2019/366 Karar sayılı 24/04/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA
2-HMK.’nin 353/1-a-4.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde yatırana İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/(1).g. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 10/05/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

….

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”