Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1417 E. 2022/469 K. 04.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/02/2019
ESAS-KARAR NO …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 04/04/2022
YAZILDIĞI TARİH : 27/04/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin satım sözleşmesini konu alan faturalardan bakiye kalan alacağının tahsili amacıyla Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/10118 E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davalının takip konusu yaptığı 28/12/2015 tarihli …. numaralı ve 02/01/2016 tarihli … numaralı 2 adet faturanın sözleşmeden önce olduğunu, bu faturaların Isparta 1. Noterliği tarafından 28/11/2016 tarihli … yevmiye numaralı evrak ile müvekkiline gönderildiğini, müvekkili şirketin ise Kayseri 7. Noterliği tarafından 13/12/2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile faturaların kabul edilmeyerek iade edildiğini, teslim alınmayan bu faturaların içeriğinin de kabul edilmediğini, davacının 22/01/2016 tarihli sözleşme ile sevk etmeyi taahhüt ettiği malları teslim etmediğini, teslim edilmeyen mallara konu olan faturaların düzenlenerek müvekkiline gönderildiğini, bu faturaların müvekkilinin kayıtları arasında bulunmadığını, içeriğini kabul etmediklerini, sözleşmede davacıya 4,5,6,7,8. aylara sıralı çek verileceğinin kararlaştırıldığını, verilen çeklerin davaya konu sözleşmedeki sıralı çeklerden olmadığını, taraflar arasında öteden beri devam eden ticari ilişki kapsamında verilmiş çekler olduğunu, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi durumunda müvekkilinin davacıya borçlu olmadığının anlaşılacağını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacının takibe konu ettiği 4 adet faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, 2 adet faturanın ise davalı kayıtlarında yer almadığı, davacı yanca bu iki fatura yönünden teslim olgusunun usulüne uygun delillerle ispat edilemediği gibi teklif edilen yeminin de davalı yanca eda edildiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davacı vekili tarafından;
Mahkemece takibe dayanak tüm faturalara ilişkin sunulan belgelerle teslim olgusu ispat edilmesine karşın 2 fatura yönünden hatalı değerlendirmede bulunulduğu,
İstinaf eden- davalı vekili tarafından;
Davacı yanca taraflar arasındaki 22.01.2016 tarihli sözleşme kapsamındaki hiçbir edimin yerine getirilmediği, teslim olgusunun davacı yanca ispat edilemediği, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere müvekkiline ait cari hesap ekstresi ile davacı yana borcun bulunmadığı, hatta müvekkilinin alacaklı olduğunun tespit edildiği, ancak mahkemece bu yönde gerekli araştırmalar yapılmaksızın hüküm tesis edildiği, ödeme dayanaklarının bankaya yazılacak müzekkere ile tespit edilebileceği, mahkemece müvekkili aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmadığı gibi müvekkili lehine kötüniyet tazminatına karar verilmemesinin de hatalı olduğu bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu emtiaların teslimi ve bedelinin ödenmesi, icra inkar tazminatı ile kötüniyet tazminatı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu alan faturalardan bakiye kalan alacağın tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’ne ait 2017/10118 esas sayılı icra takip dosyası celp edilmiş, dosya üzerinde yapılan incelemede, alacaklısının mahkememize ait işbu dava dosyası davacısı şirket, borçlusunun yine mahkememize ait işbu dava dosyası davalısı şirket olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine 49.173,66 TL asıl alacak ve 6.668,76 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 55.842,42 TL üzerinden takip başlatıldığı, ödeme emrinin 23/08/2017 tarihinde usulüne uygun olarak borçlu tarafa tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 25/08/2017 tarihli dilekçesinde takibe konu alacağa, faize, faiz oranına ve takibin bütün ferilerine itiraz ettiği, takibin durdurulmasını talep ettiği ve icra müdürlüğü tarafından verilen 25/08/2017 tarihli karar tensip tutanağı ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde iş bu itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Davacı yanca taraflar arasındaki 22.01.2016 tarihli sözleşme kapsamında tüm edimlerin ifa edildiği, bir kısım borcun da sözleşmede belirtilen sıralı çeklerle ödendiği, ancak sözleşme kapsamında müvekkiline ödenmesi gereken diğer sıralı çeklerin verilmediği, takip dayanağı faturalardan bakiye kalan alacağın ödenmemesi üzerine icra takibinin yapıldığı ve itiraz üzerine iş bu itirazın iptali davasının açıldığı iddia edilmiştir. Davalı yan ise sözleşme kapsamında hiçbir edimin yerine getirilmediği, davacı yanca sözleşme kapsamında verildiği ve ödendiği iddia edilen çeklerin ise taraflar arasındaki süre gelen cari hesap ilişkisi kapsamında verildiği ve ödendiği ifade edilerek davanın reddi talep edilmiştir.
Mahkemece dosya kapsamında tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış olup, davacı yanca defterlerinde dava konusu tüm faturaların kayıtlı olduğu, davalı yan ticari defterlerinde ise dava konusu faturalardan 25/01/2016 tarihli … numaralı 35.094,73 TL bedelli ve 26/01/2016 tarihli …. numaralı 8.286,73 TL bedelli olmak üzere toplam 2 adet fatura dışındaki faturaların kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Davacının takip dayanağı faturalardan alacaklı olup olmadığının tespit edilebilmesi için davacı yanca mal tesliminin usulüne uygun delillerle ispat edilmesi gerekmektedir. Somut olayda davalı yan tarafından teslim olgusu kabul edilmeyen 25/01/2016 tarihli …. numaralı 35.094,73 TL bedelli ve 26/01/2016 tarihli …. numaralı 8.286,73 TL bedelli olmak üzere toplam 2 adet faturaya ilişkin malların teslim edildiği hususu davacı yanca dosya kapsamı ile usulüne uygun delillerle ispat edilemediği gibi teklif edilen yemin davalı yan tarafından da eda edilmiştir. Mal teslimi ispat edilen 4 fatura kapsamında davalı yanın fatura bedellerinin ödendiğini ispat etmesi gerekmektedir. Dosya kapsamında hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı ticari defterlerinin hangi miktar kadar alacak kaydını içerdiği anlaşılamadığı gibi, davalı yan ticari defterlerinde davacının avans ödemeleri nedeni ile 99.347,51 TL alacak kaydının da bulunduğu gözetildiğinde, gerektiğinde ödemelere ilişkin dayanak belgelerini davalı yanın sunması ya da müzekkere ile istenilmesinden sonra taraf defterlerinin karşılıklı olarak incelenerek teslim olgusu ispat edilen faturalar nedeniyle davacının alacaklı olup olmadığı denetime elverişli bir şekilde tespit edilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile hüküm tesis edilmiştir.
Bu durumda, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, tarafların istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/335 Esas, 2019/156 Karar sayılı ve 14/02/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde taraflara İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 04/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”