Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1346 E. 2022/268 K. 07.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

…. ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/05/2019
ESAS-KARAR NO :…
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 07/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 22/03/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davalıya fatura karşılığı mal satılıp teslim ettiğini, ancak davalı tarafça fatura bedellerinin ödenmediğini, bunun üzerine başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davalının davacıya borcunun olmadığını, çekle borcun ödendiğini, belirterek davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davalı tarafça takibe konu fatura tarihinden sonra davacıya 154.020TL ödeme yaptığı, bu ödemenin takip ve fatura tutarından fazla olduğu, TBK’nun 101 ve 102. maddesine göre yapılan mahsup gereğince davacının alacağının kalmadığı, davacının bu ödemeleri başka alacaklar nedeniyle yapıldığını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Süresinde istinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının takibe konu faturaya ilişkin olarak ödeme yaptığını kanıtlayamadığını, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, tanık beyanlarının dikkate alınmadığını, kendisini vekille temsil etmeyen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin yanlış olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; dava ve takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; ticari satımdan kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
I)Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, davalı tarafça fatura tarihinden sonra yapılan ödemelerin TBK’nun 101 ve 102. maddesine göre değerlendirildiğinde borcun ödendiğinin kanıtlanmış olmasına göre davacı tarafın bu yöndeki istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
II)Davalı tarafın yargılama boyunca ve karar duruşmasında vekille temsil edilmediği halde lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ile davacının icra takibine geçmekte haksız ve aynı zamanda kötü niyetli olmasının kanıtlanamaması nedeniyle kötü niyet tazminatına hükmedilmesi ise doğru görülmemiştir.
Açıklanan bu nedenlerle davalı yararına vekalet ücreti ve kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup, sözkonusu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden HMK m. 353/1-b-2 hükmü uyarınca düzeltilerek aşağıdaki biçimde yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile;
2- Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, 2018/110Esas, 2019/429Karar sayılı ve 06/05/2019 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
2-a)Davanın Reddine,
b)Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcından davacıdan peşin olarak alınan 294,66-TL harcın mahsubu ile fazla yatan 250,26 TL harcın davacı tarafa iadesine,
c)Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
d)Davalı tarafça yapılan 102,00 TL müzekkere ve 46,50 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 148,50 TL gider avansının davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
e)HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç, masraf ve yargılama giderlerine ilişkin olarak;
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve isteği halinde İADESİNE,
4-İstinaf incelemesi aşamasında yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nin 333.maddesi uyarınca kullanılmayan gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
7-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, HMK’nin 362/1.a. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 07/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”