Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1335 E. 2022/351 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2019
ESAS-KARAR NO :….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 14/03/2022
YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında davalı şirketin müvekkilinden çeşitli tarihlerde ve miktarlarda et ürünleri aldığını, alacağın bir kısmının ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2016/10695 Esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibinin ise haksız itiraz nedeni ile durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hüküm olunmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı şirket vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkili şirketin davacıdan satın ve teslim aldığı emtianın bedelini bütünü ile ödediğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, iddia, savunma, taraflarca dosyaya sunulan deliller, bilirkişi rapor ve ek raporu bütün olarak değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıya satıp teslim ettiği emtia nedeni ile takip tarihi itibari ile 7.345,22 TL alacaklı olduğu, alacağın likit olduğu davacı yararına icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiği, takibin kötü niyetle yapılmadığı anlaşılmakla, red olunan kısım üzerinden davacının kötü niyet tazminat isteminin reddi gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulü ile 7.345,22 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, 7.345,22 TL asıl alacağın %20 tutarı, 1.469,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahisili ile davacıya verilmesine, koşulları oluşmayan kötü niyet tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili tarafından; Davacı tarafın, davaya konu ettiği icra dosyasında alacak miktarı olarak gösterdiği 17.302,38TL asıl alacak miktarının hiçbir dayanağı olmadığı, müvekkilinin kendisine almış olduğu ürünlere dayalı ödemeleri alacaklıya ödediği, müvekkilin alacaklı şirkete borcu bulunmadığı, bilirkişinin imza yönünden dosyada görüş bildirme durumunun söz konusu olamayacağı, ayrıca imzaya itiraz davası olmaması ve karşı tarafın da tahsilat makbuzlarında yer alan imzaların kendilerine ait olmadığı yönünde herhangi bir beyanları ya da itirazları bulunmadığı, davalı müvekkilinin davacı tarafça icra takibine konu edilen faturalara ilişkin borcunun olmadığı, usulüne uygun tutulmuş defterlerin ve davaya cevap dilekçesi ekinde sunduğu ödemelere ilişkin belgelerin incelenmesi sonucu ortaya çıkmış olup, ayrıca yasaya uygun tutulmuş defterlerin kesin delil teşkil ettiği, müvekkilinin yapmış olduğu tüm ödemeler mahsup edilmesi durumunda davacı yana herhangi bir borcunun bulunmadığı tespit edildiği, davacıya hiç borcu bulunmadığından davacının taleplerinin tümünün reddi gerektiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Takibe konu borçtan sorumluluğun kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satıma dayalı fatura alacağının tahsili için başlatılan ilamsız takibe itirazın iptali isteğine iliştindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2016/10695 Esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davacı (alacaklı) tarafından davalı (borçlu) aleyhine 9 adet faturaya dayalı olarak 17.302,38 TL asıl alacağın tahsili amacıyla 08/04/2016 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin 23/05/2016 tarihinde borçluya tebliğ olunduğu, 23/05/2016 tarihinde yapılan borcu olmadığına dair itiraz üzerine takibin durduğu, takibe dayanak faturaların 14.04.2015 tarih …. no ile 05-21.03.2015 tarihleri arası faturalar olup, … tarafından …. için kıyma vs içerikli olarak düzenlenmiştir.
İtirazın iptali davaları takibe sıkı sıkı bağlı davalardır. Mahkemece 13.09.2017 tarihli kök rapor, 13.02.2018 tarihli birinci ek rapor ve 16.07.2018 tarihli ikinci ek rapor alınmış, mahkemece takibin dayanağı dokuz adet fatura olmasına rağmen on üç adet faturayı irdeleyen birinci ek rapora göre hüküm kurulmuş, sonraki ek raporun neden hükme esas alınmadığına dair bir gerekçe de yazılmamıştır.
Öyleyse mahkemece takibe dayanak faturalar esas alınarak yapılacak bilirkişi incelemesi ile yeniden ek rapor alınarak hüküm kurulmalıdır.
Öte yandan davalı yan ödeme savunmasında bulunmuş olup, yazılı kanıt sunulmayan ödeme iddiaları bulunmaktadır. Yemin kesin delillerden olduğundan Mahkemece davalı yan cevap dilekçesinde yemin deliline dayandığından davalıya yemin teklif etme hakkı da hatırlatılarak bir karar verilmelidir.
Bu durumda, dava dosyasının kapsamı ile mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde; mahkemenin hüküm kurmasını sağlayacak olan tüm esaslı delillerin toplanmamış, mahkemece değerlendirilmemiş olması nedeniyle, davalı yanın istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü kabulüne, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a-6.maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/783Esas, 2019/111Karar sayılı ve 11/02/2019 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 14/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”