Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1313 E. 2022/596 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : 2019/1313 (KABUL- DÜZELTEREK YENİDEN ESAS
KARAR NO : 2022/596 HAKKINDA KARAR VERİLMESİ )

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2019
ESAS-KARAR NO : 2016/806 E- 2019/311 K

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 28/04/2022
YAZILDIĞI TARİH : 16/05/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, taraflar arasında alım satım ilişkisi nedeniyle ticari ilişki bulunduğunu, varılan anlaşmaya göre irsaliye ve faturada belirtilen malların bedelinin bir kısmı sipariş aşamasında kalan kısmının ise malın teslimi ile birlikte ödeneceğinin kararlaştırıldığı uyuşmazlığa konu malları karşı tarafın talebi doğrultusunda özel imalat ve teknik aşamalardan geçilerek hazırlandığı davalı şirket tarafından 24.02.2016 tarihinde müvekkili şirketin banka hesabına 12.500,0TL tutarında avans ödemesi yapıldığı ve faturaya konu malların 27.02.2016 tarihinde karşı tarafın anlaştığı nakliye firması aracılığıyla Marmaris’te bulunan şantiyelerine teslim edildiği malları teslim almasına rağmen fatura bedelinden avans ödemesini mahsup ettikten sonra kalan 15.949,0 TL’ye ödemediğini mal satımı nedeniyle düzenledikleri faturanın ödenmemesi nedeniyle yapılan takibe davalının itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu belirterek Ankara 26. İcra Dairesinin 2016/12746 esas sayılı dosyasında itirazın iptaline, takibin devamına icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, taraflar arasında kereste alım satımı hususunda sözlü anlaşma yapıldığını, davacıya anlaşma gereğince bir miktar avans ödemesi yapıldığını, nakliyenin davacıya ait olduğunu, ancak davacı tarafından sözleşme kapsamındaki malların davalının bilgisi dışında nakledildiğini ve davalıya ait şantiyenin yaklaşık 1 kilometre uzağında bir yere malların bırakıldığını, tarafına verilmiş bir irsaliye ve faturanın da olmadığını, davacı tarafından irsaliye ve faturanın davalıya tebliğ edilmediğini, mal tesliminin usulüne uygun yapılmaması nedeniyle davalının herhangi bir borcunun bulunmadığını, alınan tespit raporunun da usulüne uygun olmadığını, davalının davacıya borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine, kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, taraflar arasında mal alım satımı nedeniyle ticari ilişki bulunduğu, ticari ilişkinin tarafların kabulünde olduğu, bu kapsamda davacı tarafından takibe konu edilen faturada yazılı bulunan malların davalıya nakliyeci … aracılığı ile gönderildiği, bu kişi tarafından düzenlenen taşıma irsaliyesinde imzanın şirket yetkilisine ait olmaası nedeniyle imza incelemesi yaptırılması talebinin belgenin dava dışı üçüncü kişi tarafından düzenlenmesi nedeniyle uygun görülmediği, nakliyeci tarafından düzenlenen teslim belgesine göre malların davalı şirkete teslim edildiği, davalı şirket tarafından nakliye bedelinin nakliyeci …’e ödendiği, nakliye ödemesinin davalının ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, nakliyeci tarafından düzenlenen teslim belgesi ile nakliye ücretinin davalı tarafından ödenmesi karşısında davalının faturaya konu malları teslim aldığının kabul edilmesinin gerektiği, malın teslim edildiğinin kabul edilmesi ve alınan bilirkişi raporuna göre davacının takibe konu fatura nedeniyle davalıdan 15.949,00 TL alacaklı olduğu, ancak takip öncesinde davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin dosya kapsamına sunulmadığı, bu hali ile davalının takibe itirazında haksız olduğu anlaşıldığından;
Davanın kısmen kabulü ile davalı borçlunun Ankara 26. İcra Dairesinin 2016/12746 esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 15.949,00 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, 3.189,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalının yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin ve takdir olunan 1.312,21 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan 217,01 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı, 164,00 TL tebligat gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 10,90 TL posta gideri, 932,20 TL diğer yargılama gideri olmak üzere toplam 2.053,31 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 1.897,22 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran; 1-Davalı vekili tarafından; Davacının göndermiş olduğu kereste miktarı ve bedeli bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerektiği, Müvekkili, satıcının nakliyecisi … tarafından düzenlenen 27.02.2016 tarih ve … nolu taşıma faturasına karşılık ödeme yaptığı, ancak söz konusu malların anlaşmaya aykırı olarak (bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere sözlü anlaşmaya ve siparişe aykırı olarak doğramalık kereste değil inşaat kerestesi olarak) müvekkilinin Marmaris’te olmadığı bir tarihte yollandığı, mallar bilirkişi raporunda da belirtilmiş olduğu üzere sevk yeri olan şantiye yerine, şantiyeye 1 km uzakta korumasız olarak açıkta araziye bırakıldığı, diğer yandan, müvekkilinin dava dışı … Şirketinden ayrı bir sipariş vermemiş olup … tarafından dava konusu edilen malzemelerin … Şirketi tarafından …’den temin edilen ve Marmaris’e karışık olarak gönderilen malzemeler olduğu, bilirkişi raporunu düzenleyen kişinin mali müşavir olup, kereste konusunda görüş bildirmesinin mümkün olmadığı, faturada yazılı olan mallar ile davacının gönderdiğini iddia ettiği ürünlerin aynı olmadığı gibi bu ürünlerin müvekkiline teslim edilmediği yönünde iddialarının bulunduğu, bu konuda taraflarınca Marmaris 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde 2017/15 D.İş sayılı tespit yaptırılmış olup, delil dilekçesinde bu dosyanın celbi talep edilmiş olduğu halde, bahsi geçen tespit raporu bilirkişiler tarafından hiç değerlendirilmediği, tanıklarının dinlenmediği, tek seferde bir tır malzeme gönderildiği halde gerçek dışı irsaliye düzenlenmek suretiyle iki farklı tarihte birebir aynı malzemenin iki kez sevk edilmiş gibi gösterilmeye çalışıldığı, davacı … Ltd. Şirketinin 26.02.2016 tarihli sevk irsaliyesine … imzası ve bilgisi sonradan ilave edilmiş olup imzanın nakliyeciye ait olmadığı, zira aynı şekilde … … Orman Ürünleri Ltd. Şirketinin irsaliyeli faturasına … adı ve imzası da sonradan ilave edilmiş olup incelendiğinde her iki sevk irsaliyesindeki imzaların farklı olduğunun görüleceği, davacıların haksız takip yapabilmek amacıyla sonradan sevk irsaliyesi düzenledikleri,malzemelerin iddia edildiği gibi şirket yetkilisi … tarafından teslim alınmadığı, imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığı, özellikle teslim hususunun aydınlatılması amacıyla imza incelemesi yaptırılmasının zorunlu olduğu, yine bahsi geçen belgedeki sahtecilik ve sahte belgeyi delil olarak kullanma suçları ile ilgili olarak davacı şirket ve belgeyi düzenleyen … hakkında Ankara C.Başsavcılığı’na 2019/52177 Hz. Numaralı suç duyurusunda bulunulduğu ve bu soruşturmanın sonucunun beklenmesini talep ettikleri halde, yerel mahkemece soruşturma dosyasının sonucunun beklenilmesinin talebinin mahkeme yargılamasına katkı sağlamayacağı gerekçesi ile reddedilmesinin hatalı olduğu, yemin delilinin dikkate alınmadığı bildirilmiştir.
2- İstinaf eden davacı vekili tarafından; Yerel mahkeme kararının hüküm kısmında davalı taraf lehine 1.312,21-TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu, taleplerinin 15.949,00-TL asıl alacak, 362,46- TL takip tarihine kadar işlemiş faiz ve Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/33 D.İş sayılı dosyasına ait 949,75-TL yargılama giderine ilişkin olduğu, yerel mahkemece yalnızca takip tarihine kadar işlemiş olan 362,46-TL faiz yönünden davanın reddine karar verildiğinden davalı taraf lehine bu tutar (362,46-TL ) üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, kabul edilen kalem olan Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/33 D.İş sayılı dosyasına ait 949,75-TL yargılama gideri de dikkate alınarak davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Mahkemece davanın kabulü ve vekalet ücreti konusunda isabetli karar verilip verilmediği hususu uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
1-Dava, satıma dayalı fatura alacağının tahsili için başlatılan ilamsız takibe itirazın iptali isteğine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 26. İcra Dairesinin 2016/12746 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı … Orman Ürünleri Şirketi tarafından davalı … Şirketi hakkında 15.06.2016 tarihinde “27/02/2016 tanzim, 28/03/2016 vade tarihli, … seri numaralı fatura, Marmaris SHM 2016/33 D. İş – delil tespiti” açıklaması ile takip başlatıldığı, 15.949,0TL asıl alacak işlemiş faiz 362.46TL, 949,75TL Marmaris SHM 2016/33 D.İş Delil Tespiti olmak üzere 17.261,21TL alacak için, ilamsız takip yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 21/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 22/06/2016 tarihli dilekçesi ile asıl alacağa, işlemiş ve işleyecek faize, istenilen faiz oranına, takip dayanağı olarak gösterilen faturaya, tebliğ edilen tespit dosyasına ve raporuna itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Takibe dayanak 27/02/2016 tanzim, 28/03/2016 vade tarihli, … seri numaralı fatura,KDV si ile 28.449,0TL açık faturadır.Sevk irsaliyesi de 26.02.2016 tarihinde düzenlenmiş … teslim alan ve araç plakası yazılarak imzalanmıştır.
12.500,0TL davacı şirkete davalıca yapılan ödemeye dair 24.02.2016 tarihli dekont sunulmuştur.
Dosya kapsamına sunulan “Nakliyeci …” tarafından düzenlenen taşıma irsaliyesinin incelenmesinde, gönderenin davacı …, gönderilenin davalı …, düzenleme tarihinin 27/02/2016 olduğu, taşıma irsaliyesi altında “…” isminin yazılı bulunduğu ve isim yanında imzanın bulunduğu, taşıma ücretinin 2.246,00 TL + KDV olarak belirlendiği anlaşılmıştır.
Nakliyeci … tarafından düzenlenen 27.02.2016 tarihli faturada davalı … Şirketi adına düzenlenmiş Ankara-Marmaris nakliye bedeli 2.650,00TL olarak gösterilmiştir.
Nakliye ücretinin ödenmesine dair dekontunun incelenmesinde, gönderenin davalı …, alanın …, işlem tarihinin 02/03/2016, miktarın ise 2.500,00 TL olduğu anlaşılmış, ödemenin davalı kayıtlarında bulunduğu tespit edilmiştir.
Dosya kapsamından davacı tarafından gönderilen malların davalıya teslimi üzerine davalı şirket tarafından nakliye bedelinin taşıyan …’e ödendiği ve defterlerine dekontun işlendiği, mahkeme gerekçesinde de belirtildiği üzere bu durumda malların teslim edildiği hususunun kabulü gerektiği belirlemesi yerindedir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin istinaf itirazına gelince;
Davacının dava konusu fatura karşılığında 12.500,0 TL tahsil ettiğini kabul ettiğini belirterek takibi bakiye tutar için yaptığı, davacının 15.949,0 TL asıl alacağı olduğunu belirtip işlemiş faiz ve tespit dosyası masrafını talep ettiği; mahlemece 932,20TL tespit masrafı yapıldığı belirtilip hükmün yargılama giderleri kısmında davacıya ödenmesine karar verildiği, taleplerden sadece işlemiş faiz tutarı olan 362,46TL’nin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Davacının istinafı vekalet ücretine ilişkin olup karar tarihi itibariyle yürürlükte olan AAÜT’nin 13/2.maddesi uyarınca mahkemece davalı lehine redde konu tutar olan 362,46TL vekalet ücretine hükmedilmelidir.Bu nedenle davacı vekilinin istinaf itirazı yerinde olup HMK’nin 353/1.b.2.maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının “davalı taraf vekalet ücreti” yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/806 Esas, 2019/311 Karar ve 09/04/2019 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
2-a)Davanın KISMEN KABULÜ ile davalı borçlunun Ankara 26. İcra Dairesinin 2016/12746 esas sayılı dosyasında yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 15.949,00 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren AVANS FAİZİ işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
b)Kabul edilen asıl alacak miktarı olan 15.949,00 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 3.189,80 TL icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
c) Alınması gereken 1.089,48 TL harçtan peşin alınan 217,01 TL harcın düşülmesi ile bakiye 872,47 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
d) Davacının yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin ve takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e) Davanın reddedilen kısmı yönünden davalının yargılamada kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2.maddesi gereğince tayin ve takdir olunan 362,46TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
f) Davacı tarafından yapılan 217,01 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı, 164,00 TL tebligat gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 10,90 TL posta gideri, 932,20 TL diğer yargılama gideri olmak üzere toplam 2.053,31 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 1.897,22 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
g) Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak davacıya iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç ve masraflar yönünden ;
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafça ödenen istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine,
4-İstinaf eden davalı taraftan Harçlar Kanunu Genel Tebliği eki (1) sayılı tarifenin A-III-1-e uyarınca işin esası ile ilgili olduğundan alınması gereken 1.089,48 TL harçtan peşin alınan 263,40TL harcın düşülmesi ile bakiye 826,08TL istinaf karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
5-İstinaf eden taraflarca yapılan istinaf yargılama giderinin takdiren üzerlerinde bırakılmasına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
8-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere 28/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”