Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1164 E. 2022/127 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/03/2019
ESAS-KARAR NO :…

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/02/2022
YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkili aleyhine davalının icra takibine konu ettiği senedin daha önce Ankara 5.İcra Müdürlüğü’nün 2016/22299 esas sayılı dosyası ile icra takibine konu edildiğini, davalının anılan takip dosyasından feragat dilekçesini e-imzalı olarak sunarak feragat harcı ödeyip dosyayı kapattığını, bu durumun borcun haricen tahsiline karine teşkil ettiğini, davalının hileli şekilde dosyayı feragat ile kapatıp senedi aldığını belirterek mükerrer tahsile çalışılan senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkilinin Ankara 5. icra müdürlüğündeki feragat nedeninin davacının borcunu ödeyeceği ancak kredi çekmesi için icra takibinin engel olduğunu söylemesi üzerine davalının takipten vazgeçip senedi geri aldığını, alacaktan vazgeçilmediğini, yasal unsurları taşıyan bono yönünden bedelsizlik iddiasının davacı tarafça ispat edilmesi gerektiğini, tanık dinletme taleplerine muvafakatlerinin bulunmadığını bildirerek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davacı tarafça takibe konu alacak nedeni ile borçlu olunmadığı, davalıya daha önce Ankara 5. İcra Dairesi’nde 2016/22299 nolu yapılan takip nedeni ile ödeme yapıldığı ve davalının davaya konu Kayseri 6. İcra Dairesi’nin 2017/12559 nolu bu takibinin mükerrer tahsil amaçlı takip olduğunu iddia etmiş ise de, davacı tarafından davaya konu bono nedeni ile daha önce ödeme yapıldığının yazılı delil ile ispat edilememiş olması, davalının senedi halen elinde bulundurmasının ödeme yapılmadığı yönünde karine olması ile davalının takip konusu alacak nedeniyle alacaklı olduğu hususunda yemin etmiş olması ve yeminin kesin delil olmasıda dikkate alınarak, davanın reddine, İİK madde 72/4 gereğince verilen tedbir kararı gereğince davacı tarafın teminat bedelini yatırmamış olması nedeni ile uygulanmış bir tedbir kararı olmadığı, davalı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; müvekkilinin senede dayalı borcu bulunmadığını, takibe konu senedin daha önce takibe konu edildiğini, davalının takipten feragat ettiğini, feragat harcı ödeyerek dosyanın kapatılmasının haricen tahsil edildiği anlamına geldiğini, hiç kimsenin başlattığı takipten vazgeçemeyeceğini, belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; senede dayalı daha önce girişilen icra takibinden alacaklının feragat etmesinin hakkın özünden vazgeçme olarak anlaşılıp anlaşılamayacağı hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, takibe ve davaya konu senet bedelinin ödendiği ve mükerrer tahsil edilmeye çalışıldığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına, her ne kadar ilk takipten feragat edilmiş ise de bu durumun esas haktan feragat olmayıp davalı alacaklının elinde bulundurduğu aynı senede dayanarak tekrar bir takip yapmasında usulen bir engel bulunmadığının anlaşılmış bulunmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 15/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

..

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”