Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1163 E. 2021/2278 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/02/2019
ESAS-KARAR NO ….
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin keşide ettiği 5.000 TL bedelli çekin dava dışı takipte borçlu görünen … Şirketine teslim ettiğini, söz konusu çek bedelinin ibraz tarihinde bankaya depo edilmiş olmasına rağmen çekin ibrazı sırasında banka tarafından Konya 3 ATM nin 2017/541 esas sayılı dosyasında verilen tedbir ve Bakırköy CBS’nin 2017/87941 nolu soruşturma dosyasında alı koyma kararı gereği işlem yapılmadan iade edildiğini, davacının bu tedbir kararı ile … elindeki çeklerin çalındığını, sahte imza ile 3. kişinin eline geçtiğini öğrendiğini, davalı tarafından çekin Kayseri 8 İcra Müdürlüğünün 2017/14673 dosyası ile takibe konulduğunu, davalının yetkili hamil olmadığını, davalının yetkili hamil olmadığını, sahtecilik iddiasının herkese karşı ileri sürülebileceğini, belirterek müvekkilinin takibe konu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; davacının davayı açmakta hukuki yarar bulunmadığını, çünkü davacının imzasını ve çekin elinden çıkma şekline itirazı bulunmadığını, davalının çeki iyi niyetle elinde bulunduran son hamil olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davacı tarafından dava konusu … ait 30/10/2017 keşide tarihli 5.000 TL bedelli … çek nolu çek hakkında menfi tespit talebinde bulunulmuş ise de, davacı tarafın söz konusu çekin müvekkili tarafından keşide edilerek dava dışı … şirketine verildiğini kabul ettiği, bu şekilde davacının rızası ile elinden çıkan çeke ilişkin yapılan soruşturmanın davacının çekten kaynaklı sorumluluğuna engel olmadığı, dava dışı … şirketi ile davalı arasında arka arkaya ciro silsilesinin bulunmadığı, davacının mevcut delilleri itibari ile davalının çeki kötüniyetle elde ettiğini ispatlayamadığı böylece Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/19-2238 E, 2015/1062 K sayılı iamındaki keşidecinin sorumluluğu bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine, İİK madde 72/4 gereğince 07/01/2018 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, bu hususta icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasına, İİK madde 72/4 gereğince tedbir kararı nedeni ile davalının alacağını geç almasından kaynaklanan zararından dolayı hükmün kesinleşmesi ile alacak miktarı olan 5.533,73 TL’nin %20 si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; söz konusu çekin ödeme gününde çek bedeli müvekkil tarafından bankaya depo edilmiş ise de çek ile ilgili olarak Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiş olan tedbir kararı gereği ödeme yapılmadığını, öyle ki söz konusu çek karşılıksız kalmamış karşılıksız işlemi görmediğini, bu hali ile de müvekkilinin hakkında açılmış olan icra takibinde kusuru bulunmadığını, müvekkilinin çek keşidecisi olarak üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmiş çek bedelini banka hesabına depo ettiğini, müvekkili aleyhine %20 tazminata karar verilmeyeceğini bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının çekin rızası hilafına elinden çıktığını ve çeki elinde bulunduran şahsın kötüniyetli veya iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat edip etmediği hususuna ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; keşideci tarafından lehtarın iradesi dışında elinden çıkan çeke yönelik lehtarın imzasının sahteliği nedeniyle açılan menfi tespit talebine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, davaya konu çek ile ilgili iptal kararının bulunmadığı, ciranta olan davalının çekin tahsilini talep edebileceği, keşideci olan davacının lehtarın iradesi dışında çekin elinden çıkması, cironun sahteliği iddiasının iyiniyetli hamile karşı ileri sürülemeyeceğine göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 30/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”