Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1062 E. 2021/2262 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ ….

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

…..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
……
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/04/2019
ESAS-KARAR NO :…..
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
YAZILDIĞI TARİH : 07/01/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı … ile gıda alışverişi yaptığını, karşılığında davalıya 2 adet toplam bedeli 134.000,00 TL olan çekleri verdiğini, ancak dava dışı …’ın bu çekler karşılığında teslim etmesi gereken malzemeleri teslim etmediğini, sonrasında da çekleri diğer davalı bankadan kredi çekmek için teminat amaçlı olarak vermiş olduğunu belirterek …….. seri numaralı 67.000,00 TL bedelli ve yine aynı banka aynı şubeye ait……seri numaralı 67.000,00 TL bedelli çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini ve çeklerin iptaline karar verilmesini ve bu aşamada öncelikle çekler için ödeme yasağı niteliğinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, müvekkili olan bankanın çekleri ciro yolu ile ve iyiniyetle iktisap eden üçüncü kişi olduğunu, keşideci ile lehdar arasındaki def’ilerin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin davacı keşideci ile lehdar arasındaki ilişkiyi bilebilecek durumda olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/772 Esas sayılı dosyasındaki cevap dilekçesinde ise …’ın açıkça davacının iddialarını kabul ederek aralarındaki bir ticari ilişkiye istinaden almış olduğu dava konusu çekler karşılığı davacıya teslim etmesi gereken malları davacıya teslim edemediğini ikrar ettiği, ancak ekonomik durumunun kötüleşmesi sebebiyle diğer davalı bankadan kullanmış olduğu kredi karşılığında bu çekleri bankaya teminat amaçlı verdiğini beyan ettiği, davalı bankanın kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden-davacı vekili tarafından;
Davalı banka tarafından dava dışı … ile akdedilen kredinin tarihinin belirtilemediği, ciro yoluyla devralınan çeklerin nasıl ve ne şekilde kredi teminatı olarak alındığının izah edilemediği, lehdar hakkında açılan Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/772 E. sayılı dosyası ile birleştirme yapılması yönündeki talebin reddi kararının yerinde olmadığı, davalı bankanın iyiniyetli olmadığı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık bedelsizlik iddiasının hamile karşı ileri sürülüp sürülemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bedelsizlik iddiasına dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle bedelsizlik iddiasının iyiniyetli hamile karşı ileri sürülemeyecek olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90.-TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 30/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

….

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”