Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/1056 E. 2022/109 K. 14.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/03/2019
ESAS-KARAR NO :….
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 14/02/2022
YAZILDIĞI TARİH : 14/03/2022

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı tarafça Eskişehir 5. İcra Müdürlüğünün 2016/11570 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, 07/12/2016 tarihinde işyerine hacze gelindiğini, haciz tehdidi altında müvekkilinin davalı vekilinin stajyeri Av. …’a 1.700,00 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, takip konusu senet üzerinde yazılı olan T.C. Kimlik numarasının ve imzanın müvekkiline ait olmadığını, senet metni üzerinde sonradan doldurmalar yapıldığını, senet metnindeki yazı karakterlerinin birbirinden farklı olduğunu, müvekkili ile davalı arasında hiçbir ilişkinin bulunmadığını, müvekkilinin davalıdan hiçbir şekilde nakit para almadığını, davalının kötüniyetli olarak müvekkilinin kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle taklit imza ile icra takibine başladığını, malları üzerine haciz konulduğunu, işyerine hacze gelinerek ticari itibarının zedelendiğini belirterek, Eskişehir 5. İcra Müdürlüğünün 2016/11570 esas sayılı dosyasına konu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine, ödenen 1.700 TL ödeme tarihi olan 07/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan istirdaten alınmasına, takipte haksız ve kötü niyetli olan davalının alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, aralarında 2014 yılının yaz aylarında led tabela alışverişi yapılmasına ilişkin anlaşmaya varıldığını, davalının tabelayı bir ay içinde araçla rahatça taşınabilecek parçalar halinde imal edebileceğini iddia ettiğini, buna karşılık olarak tabela teslim edilmeden müvekkili tarafından davacıya 3500 Euro para ödendiğini, ancak tabelanın müvekkiline teslim edilmediğini, parasının da iade edilmediğini, müvekkilinin davacı tarafından tabelanın kargoda olduğunu, kargoda kırıldığını, alacak davası açtıklarını, sonucunu beklediklerini söyleyerek bahanelerle müvekkilin bekletildiğini, beklemenin sonunda müvekkilin … aracılığıyla ödediği bedele karşılık davalıdan bir evrak almak istediğini ve ad soyad T.C. Kimlik bilgileri boş olarak ve 3500 Euro’nun o günkü Euro kuru karşılığı TL olacak şekilde senet doldurularak davacıya imzalanmak üzere aracı vasıtasıyla götürüldüğünü, senedin davacı tarafa teslim edildikten birkaç saat sonra imzalı ve T.C. Kimlik numarası kısmı dolu olarak davacının işyerinden alınarak müvekkiline verildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davaya konu senet altındaki imzanın davacı eli ürünü olup olmadığının bilirkişice tespit edilemediği bildirilmiş ise de; imzanın taklidi kolay nitelikte olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerektiği; davalının kötü niyetli olduğu kanıtlanamadığından ve koşulları oluşmadığı gerekçesi ile Davanın KABULÜ ile, Davacının dava konusu bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, Davacı tarafından davalıya ödenen 1.700,0TL’nin 07/12/2016 tarihinden itibaren, 13.330,45 TL’nin 01/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili; Bilirkişi raporunda eli ürünü olduğunun belirlenemediğinin belirtildiği, aleyhinde sahtecilik suçu işlendiği iddiası ile suç duyurusunda bulunulmuşsa da kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya konu senetten dolayı davacının borçlu bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava, kambiyo senedi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Eskişehir 5. İcra Müdürlüğünün 2016/11570 esas sayılı dosyasında; alacaklı … vekili tarafından borçlu … hakkında 20/08/2016 tanzim, 01/09/2916 vade tarihli, 11.655,00 TL bedelli senede istinaden 11.650,00 TL asıl alacak, 3,35 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.658,35 TL alacak için 05.09.2016 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığı; takibe dayanak senedin keşidecisi …, lehdarı … olup, 11.655,0TL bedelli, nakten ihdas nedenli olduğu, 09.09.2016 tarihinde …’in imzaya itiraz ettiği anlaşılmaktadır.
Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/4977 soruşturma sayılı dosyasında alınan Ankara … Müdürlüğünün 17/11/2017 tarihli raporunda dava konusu senetteki imzaların davacı ve davalı eli ürünü olduğunu gösterir nitelik ve yeterlilikte kaligrafik bulgu tespit edilemediğinin bildirildiği gibi mahkemece alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin 09/10/2018 tarihli raporunda da inceleme konusu senette …’e atfen atılı borçlu imzaların teşhise götürecek önemli karakteristik materyal ve yazı unsuru içermeyen, tersimi basit, taklidi kolay imzalar olmaları nedeniyle söz konusu imzaların aidiyetinin, …’in eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği belirlenmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve keşideci imzasının davacı eli ürünü olduğunun belirlenememesine göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 796,38 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 244,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 551,98 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 14/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, AYRICA FİZİKİ OLARAK İMZALANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı Kanun m. 5 ve 6098 sayılı TBK m. 15. uyarınca elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan fiziki imza ile aynı sonucu doğurur.”