Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2688 E. 2021/969 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
… HAKKINDA KARAR VERİLMESİ )

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/04/2018
ESAS-KARAR NO : ….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, …. ile davalı … A.Ş arasında 2006-2007-2008-2009 yıllarından beri devam eden bir ticari ilişki mevcut olduğunu, bu ticari ilişki neticesinde, 2009 yılı sonu itibariyle, davalı … A.Ş.’nin, davadışı … A.Ş.’ne 34.466,46 TL borcu bulunduğunu, davalı … A.Ş.nin, müvekkili alacaklı … Ltd. Şti. ile de çalışmaya devam ettiğini, … Ltd. Şti. ve … A.Ş. topluluk firmaları olduğunu, 15/12/2014 tarihinde davalı … A.Ş.nin davadışı … A.Ş.’ye olan 34.466,46 TL borcunun davacı müvekkili … Ltd. Şti. firmasındaki cari hesabına borç olarak kaydedilmesi için talepte bulunduğunu ve bu talep doğrultusunda, söz konusu meblağın … A.Ş.’nin müvekkili … A.Ş. nezdindeki hesabına borç olarak kaydının yapıldığını, devam eden süreçte takibin başlatıldığı tarih itibariyle … A.Ş.’nin, müvekkili … A.Ş.’ye olan borcunun 35.797,78 TL’ye ulaştığını, icra takibi başlatılırken sehven 34.466,46 TL yazıldığını, davalı firma tarafından borcun ödenmemesi üzerine, Ankara 56. Noterliğinin 05.08.2016 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek, bahsi geçen borcun ödenmesi gerektiği bildirildiğini, davalı tarafın temerrüde düşürüldüğünü, buna rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı-borçlu hakkında Ankara 22. İcra Müdürlüğü’nün….. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, gerek müvekkili firmanın gerek davalı-borçlu firmanın ve gerekse dava-dışı … … A.Ş.’nin ticari defter ve kayıtları incelendiğinde bu hususların açıklığa kavuşacağını davalı-borçlu … A.Ş.’nin dava konusu icra takibine yönelik itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, davalının icra takibine itirazının iptalini, takibin devamını ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacıya müvekkili şirketin bir borcu bulunmadığını, davacının organik bağı ile bağlı bulunduğu … şirketinin defter kayıtlarına göre halen şirketlerinin 62.743,30 TL alacağı bulunduğunu, ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde bu hususun ortaya çıkacağını bildirerek davanın reddini, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, alınan bilirkişi raporuyla, davacı şirket kayıtlarına göre davacı şirketin davalı şirketten 35.797,78 TL alacağının bulunduğu, davalı şirket kayıtlarına göre davalı şirketin davacı şirketten 4.290,68 TL alacağının bulunduğu, dava dışı … A.Ş. nin kayıtlarına göre de davacı bu şirketin davalı şirketten 2009 yılı itibariyle 31.359,71 TL alacağı varken bu alacağın 01.01.2015 tarih ve 1659 nolu fişle … Şirketine alacak transferi şeklinde aktarıldığı, davalı kayıtlarına göre davalı şirketin dava dışı bu şirketten 62.743,30 TL alacaklı olduğunun bildirildiği, taraf defter ve kayıtları ile dava dışı şirket kayıtlarının birbirini doğrulamadığı, davacının sunduğu alacak transferine ilişkin olduğunu söylediği belgeleri davalı şirket kabul etmediği gibi, bu belgelerde borç bakiye mi yoksa alacak bakiye mi olduğu belirtilmeden bakiyenin transferinden söz edildiği, davalı şirket kayıtlarına göre dava dışı … … A.Ş. den alacaklı olduğu, … Şirketinin kayıtlarına göre de bu şirketin davalı şirketten alacaklı olduğu belirtildiğine ve kayıtlar birbirini tutmadığına davalı şirketin kabul ettiği bir mutabakat bulunmadığına, alacak ya da borç bakiyesi belirtilmeden bakiyenin transferine ilişkin belgeye her iki imza sahibi olan davacı ve davalı tarafın dayanamayacağı, zira alacak ya da borç bakiyesinin transferi konunun açık olmadığı, davacının dayandığı belgenin Borçlar Kanununda düzenlenen alacağın temliki sözleşmesi niteliği taşımadığı zira alacağı devredenin imzası bulunmadığı, diğer taraftan borcun nakli de sayılamayacağı, diğer taraftan davalı şirket kayıtları davacı şirket kayıtları ve dava dışı şirket kayıtları birlikte incelendiğinde üç şirketin kayıtları bir birini doğrulamadığından delil olarak kabule edilemeyeceği gerekçesi ile DAVANIN REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili tarafından; Taraflar arasındaki anlaşma borcun nakli sözleşmesi niteliğinde olup, davacının bunun aksinde bir savunmasının da bulunmadığı, borcun dış üstlenilmesine (borcun nakline) ilişkin TBK’nın 196. maddesinde Dış üstlenme sözleşmesi I.Öneri ve kabul madde 196- Borçlunun yerine yenisinin geçmesi ve borcundan kurtarılması, borcu üstlenen ile alacaklı arasında yapılacak sözleşmeyle olur…” Kanundan da anlaşılacağı üzere, borcun dış üstlenilmesinde, borcun nakli sözleşmesi için borcu üstlenen taraf ile alacaklı tarafın iradelerinin uyuşmasının yeterli olduğu, zira, dava dilekçesi ekinde sunulan belgeler incelendiğinde de davalının … A.Ş.’nin müvekkiline olan borcunu hem dava dışı … A.Ş.’ye hitaben gönderdiği önerinin altını imzalamak suretiyle (iç üstlenme) hem de müvekkiline hitaben gönderdiği önerinin altını imzalamak suretiyle (dış üstlenme) üstlendiği, söz konusu belgelerin borcun nakli ilişkisini oluşturduğu açık olmakla birlikte, Mahkemenin söz konusu belgeleri, tacir sıfatını haiz tarafların imzalarını taşımasına ve açıkça bir kabul olmasına karşın, sanki yok hükmündeymiş gibi hiçbir değer atfetmemesinin hukuken hiçbir şekilde kabul edilebilir olmadığı, mahkemenin üç şirket kayıtlarını da incelemeye tabi tutan bilirkişi raporunu çok hatalı değerlendirdiğinin de karardan anlaşıldığı, şirketlerin ticari defterlerindeki tek fark, davalının kendi imzası ile kabul etmesine karşın, hukuka aykırı ve kötü niyetli bir şekilde dava dışı … A.Ş.’nin müvekkile olan ve kendisinin üstlendiği borcu defterlerine işlememesi olduğu, Mahkemece, davalının defterine işlemediği borç üstlenmesini, göz önünde bulundurup, bilirkişi raporuna göre de müvekkilinin takip tarihi itibari ile davalıdan 35.665,21TL alacaklı olduğu tespitini de dikkate alarak davanın kabulüne karar vermesi gerekirken, ticari defterlerin delil niteliği taşımadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu bildirmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya ve takibe konu borçtan davalının sorumlu olup olmadığı, kapsam ve miktarı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari alacağa dayalı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davaya konu Ankara 22. İcra Müdürlüğünün… sayılı dosyasında; takip alacaklısı ……. tarafından takip borçlusu … aleyhine 07.09.2016 tarihinde 34.466,46 TL ve 247,88 TL işlemiş faizin toplamı olan 34.714,34TL alacak için, takip dayanağı olarak “13.08.2016 ila 15.12.2014 tarihli temlikler ve 05.08.2016 tarihli ihtarname uyarınca belirtilen cari hesap alacağı” olarak ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin takip borçlusuna 08.09.2016 tarihinde tebliğ edildiği, takip borçlusunun 09.09.2016 tarihinde icra takibine asıl borca faize ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu anlaşılmıştır.
Takip dayanağı olarak belirtilen temlik belgelerinden; ……. nin logosu ve üzerinde imzası bulunan yine ….. nin logosu ve imzası bulunan 15.12.2014 Ankara tarihli belge suretinde “… ….. bakiyesini …. ne aktarılmasını kabul etmenizi rica ederiz saygılarımızla” şeklinde cümle içerdiği;
15.12.2014 tarihli başka bir belge suretinde ise “… … ….” ne hitaben yine … …. 2009 yılında en son … nolu fatura ile işlem gören hesabının 34.466,46 TL bakiyesini …. …. ne aktarılmasının istendiği, ekli muavin defter kaydında da … İnş. Malz. San ve Tic. Ltd. Şti.’nin 34.466,46 TL alacak bakiyesi içeren belgenin eklendiği anlaşılmıştır.
Ankara 66. Noterliğinin 05.08.2016 günlü ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin ise yine … … … A.Ş. tarafından … San ve Tic. A.Ş. ne gönderildiği, 35.797,78 TL cari hesap alacağının üç gün içinde keşideci şirkete ödenmesinin istendiği, ihtarın … şirketine 09.08.2016 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; davalı defterine göre davalının davacıya takip tarihi itibariyle 4.290,68TL borçlu olduğu; Davalı Şirketin, dava dışı … Şirketi ile ilgili kayıtlarına göre de; 62.743,30TL alacaklı olduğu; Dava dışı … AŞ’nin defterlerinden … Şirketinin 2010 hesap dönemi sonu itibariyle … AŞ’nin davalıdan alacağının 31.359,71TL olduğu; 01.01.2015 tarihinde davalıdan kalan alacak bakiyesi olan 31.359,71TL yi Yol Alan Şirketine alacak transferi yapmak suretiyle cari hesabı kapattığı, herhangi bir alacağının kalmadığı belirlenmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; takibin 15.12.2014 tarihli temliklere ve 15.08.2016 tarihli ihtarnameye dayalı olduğu, ihtarnamede davacının davalıdan 29.07.2016 tarihi itibariyle 35.797,78TL alacağının bulunduğunun bildirildiği, 11.10.2017 tarihli ticaret sicil müdürlüğü yazısından … Şirketinin faal olduğu, davacının dayandığı temlik belgelerinde dava dışı alacak sahibi … Şirketinin imzasının bulunmadığı, böylece usulüne uygun olarak düzenlenmiş yazılı bir temlik sözleşmesinin olmadığı, ancak alınan bilirkişi raporundan davalı şirket kayıtlarına göre davacıya 4.290,0TL borcu bulunduğu belirlendiğine göre bu tutardan davanın kabulü ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek, HMK’nin 353/1.b.2.maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜ ile;
Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı 30/04/2018 tarihli kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
2- a-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
Ankara 22.İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takibine itirazın 4.290,0TL asıl alacak tutarı yönünden kısmen iptaline, takibin bu miktar üzerinden aynı koşullarda devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-4.290,0TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın kabul edilen kısmı gözetilerek ve maktu ücretin altında kalamayacağından 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince davanın reddedilen kısmı yönünden 4.080,0TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
e-Alınması gerekli 293,04 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 419,27TL peşin harçtan mahsubu ile 126,23TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
f-Davacı tarafından yapılan 750,00TL bilirkişi ücreti, 116,20TL tebligat müzekkere masrafı olmak üzere toplam 866,20TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre 107,05TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
g-Davalı tarafından yapılan 33,00TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre 28,92TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
h-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç ve masraflar yönünden ;
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 35,90TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf eden davacı tarafından yapılan 35,00TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nun 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
7-Kararın tebliğinin İlk Derece Mahkemesince yapılmasına,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nin 362/1.maddesi gereğince kesin olmak üzere, 10/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır