Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2675 E. 2021/1425 K. 24.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/06/2018
ESAS-KARAR NO ….
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 24/09/2021
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili;davalı firmadan fatura ile 20.12.2013 tarihinde sıfır km olarak 184.614,75TL bedelle araç satın alındığını, araçta 27.02.2014 tarihinde direksiyon 05.04.2014 te 2.kez direksiyon, 24.07.2014 tarihinde radyo ve ekran, 06.08.2014 te aynı arıza, 11.09.2014 te direksiyon 3.kez, 04.12.2014 tarihinde xdrive, 18.03.2015 te 2.kez xdrive, 04.09.2015 te sunroof ve 04.11.2015 tarihinde 3.kez xdrive arızası oluştuğunu, xdrive’ın tüm tekerlerin motordan güç almasını ve her türlü hava ve yol koşulunda yolculuk edilebilmesini sağlayan bir nitelik olup, araçtan beklenen temel faydaların başında geldiğini, her arızanın derhal bildirilip garanti kapsamında onarım için bırakıldığını, aracın 1 yıl içinde en az 4 defa veya garanti süresi olan 2 yıl içinde 6 defa arızalanması, araçtan yararlanılmasını engellediği, aracın ayıpsız benzeri ile değişimi için ihtar çekildiğini, aracı satmak istese de arıza kayıtları nedeniyle müşteri çıkmadığını, bu nedenle dava konusu aracın 14.12.2015 tarihinde davalıya sattığını, rayicinin çok altında aldığını, kasko değeri 152.963 TL iken 125.000TL’ye satışın gerçekleştiğini, aracın ayıplı olması nedeniyle satış bedelinden indirim gerektiğini, şimdilik 1.000TL indirim bedelinin ihtarname tebliğinden itibaren tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; TTK 23/1 maddesinin TBK 231 maddesi nedeniyle yürürlükten kalktığını, satıştan itibaren 2 yıl geçtiğinden zamanaşımının gerçekleştiğini, kaldı ki ayıp iddialarının kabulü anlamına gelmemek üzere davacı tarafın ayıp ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bunun yanında TBK 223/II madde kapsamında ayıp olsa bile hemen bildirim yükümlülüğüne uyulmadığından malın mevcut haliyle kabul edilmiş sayıldığını, dava konusu aracın iddia edildiği gibi üretimden kaynaklanan herhangi bir ayıbının olmadığını, davacının ayıplı olduğunu iddia ettiği bu aracı 2 yıldan fazla kullandığını, dolayısıyla araçtaki arızanın kullanım hatasından kaynaklandığını, davacının iddiası doğru olsa bile TBK 229/I maddesi gereği davacının elde ettiği yararları iadesinin gerektiğini bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, satış tarihinin 20/12/2013 olduğu ve dava tarihinin ise 17/12/2015 olduğu 2 yıllık süre geçmediğinden zamanaşımı koşullarının oluşmadığı, her ne kadar bilirkişiler davacı lehine ayıplı ticari satımdan kaynaklanan satış bedelinden indirim dolayısıyla zararının olduğunu belirtmişlerse de TBK 223/II madde kapsamında ayıp olsa bile hemen bildirim yükümlülüğüne uyulmadığından malın mevcut haliyle kabul edilmiş sayıldığı, davacı her ne kadar iki yıl önce satın aldığı aracı gizli ayıp olduğu ve bir çok kez arıza verdiğini ileri sürerek değiştirmesini talep etmiş ise de sonuçta bu talebinin kabul görmemesi üzerine davalı taraf ile anlaşma yaparak aynı aracı aldığı değerden daha az miktara geri sattığı, dolayısıyla irade beyanı koyup yeni satım yaparak örtülü şekilde değişim ve satış indirimi gibi taleplerinden vazgeçtiği anlaşılmakla davasının yerinde olmaması nedeniyle davanın REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından; Dava konusu araçtaki ayıpların olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak nitelikte gizli ayıplar olduğu dosyaya mübrez bilirkişi raporlarıyla, aracın her arızadan sonra derhal davalı şirkete ait yetkili servise bırakıldığı ve garanti kapsamında tamir edilmeye çalışıldığı ise yine dosyaya mübrez servis kayıtlarıyla sabit olduğu, arızalanan bir aracın servise teslim edilmesinin ayıp ihbarı niteliğinde olacağı, Müvekkil şirketin dava konusu aracı davalı şirkete satışı esnasında taleplerinden vazgeçme yahut davalıyı ibra yönünde herhangi bir iradesi bulunmadığı, öte yandan dava konusu aracın davalı şirkete piyasa değerinin çok altında satılmış bulunduğu sabit olup, müvekkili şirketin bu satıştan örtülü vazgeçme yahut ibrayı akla getirebilecek bir menfaat sağlamadığı, Bilirkişi heyetinin, davacı müvekkilin dava konusu aracı iki yıla yakın bir süre kullanarak fayda sağlamasını gerekçe göstererek, satış bedelinden indirim hesabından fayda indirimi yaptığı, oysa TBK 227 ve 229 uyarınca; fayda indirimi kanuni tabiriyle ayıplı araçtan elde edilen yararların satıcıya geri verilmesi yükümlülüğü ancak, satış bedelinin faiziyle birlikte geri verilmesi talebiyle ayıplı aracın satıcıya geri verilip sözleşmeden dönülmesi durumunda uygulanabileceği, mahkemece ayıbın tespiti için 2 kez bilirkişi incelemesi yaptırmasının ve dava değerinin taraflarınca artırılmasına zemin hazırladığı, gerek bu masrafların gerekse vekalet ücreti ve sair yargılama giderlerinin artarak taraflarına yüklenmesine sebebiyet verdiği, bu sebeple, kabul anlamına gelmemekle birlikte ve istinaf sebeplerimiz yerinde görülmediği takdirde; talep artırımına kendi hal ve davranışlarıyla sebebiyet vermediğinden HMK 312/2’nin kıyasen uygulanarak, 23.02.2018 tarihli talep artırımı dikkate alınmadan hüküm kurulmasını ve başta vekalet ücreti olmak üzere yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmemeyi talep ettiği bildirilmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Dava konusu aracın misli ile değişimi, değer kaybı ve miktarı, yargılama giderleri uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satın alınan araçtaki ayıp nedeniyle bedel indirimi istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Araç dava tarafından davacıya 20.12.2013 tarihinde satılmış olup, aracın garanti süresinin 2 yıl olduğu, 14.12.2015 tarihinde dava konusu aracın davacı … Şirketince davalı … Şirketine 125.000,0TL bedelle satıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davaya konu aracın davalı tarafa satılarak aracın bedel indirimi iradesinden vazgeçildiği belirlenerek mahkemece davanın reddine dair karar verilmesinde ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 24/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır