Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2646 E. 2021/896 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/07/2018
ESAS-KARAR NO :….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 03/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 02/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle bir kısım faturalar düzenlendiğini, davalının halen 15.526,11 TL ödenmemiş cari hesap borcu bulunduğunu, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Ankara 10. icra Müdürlüğü’nün…. E. sayılı dosyası üzerinden ilamsız takip başlatıldığını, itiraz üzerine durduğunu, takibin para borcuna ilişkin olduğundan yetkili merciin alacaklı müvekkilinin yerleşim yeri olan Ankara icra Dairelerinin de başlatıldığını, davalının yetki itirazının reddi gerektiğini, davalının her ne kadar ödeme yaptığını beyan ederek hakkındaki icra takibine itiraz etmiş ise de itirazına dayanak olarak herhangi bir belge ibraz edilmediğini, davalının elden ödeme iddiasını kabul etmediklerini, icra takibinden sonra ve fakat iş bu dava açılmadan önce 30.03.2016 tarihinde banka kanalıyla 8.661,34 TL ödeme yaptığını, ancak icra takibinden ve itirazdan sonra ödeme yapıldığı için işbu davada icra inkar tazminatının ve vekalet ücretinin icra dosya borcunun tamamı üzerinden hesaplanması gerektiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı hakkında icra dosya borcu olan 15.526,11 TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, İcra Dairesi ve mahkemenin yetkisine itirazda bulunduklarını, dava dilekçesinde belirtilen 19.11.2015 tarihli ve 08.12.2015 tarihli faturalar ve bunlara ait bedellerle ilgili olmadıklarını, alınan mallara ait faturaların bedellerin çekle ödenmiş olduğunu, küçük bir miktarın da firma temsilcisine elden ödendiğini, davacıya borçlu olmadıklarından icra takibine itirazda bulunduklarını, elden yapılan ödeme nedeniyle 8.661,34 TL mükerrer ödeme yaptıklarını, davacının bu ödemeyi itirazsız kabul ettiğini, takipten sonra dava açılmadan önce mükerrer yapılan ödeme varken kötüniyet tazminat talebinde haksız olduğunu, belirterek, yetki itirazının kabulüne, davacının itirazın iptali talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davalı tarafın takibe yaptığı itirazında, takibe dayanak yapılan 19.11.2015 tarihli 1.050,79TL’lik ve 08.12.2015 tarihli 5.813,98TL’lik faturalar dışındaki faturalar yönünden borcunu kabul ederek ödeme savunması yaptığı, davalı tarafın takip tarihinden sonra dava tarihinden önce 8.661,34TL kısmi ödeme yaptığı, bu bedelin dava konusu edilmediği, davalının kabulünde bulunmayan 2 adet faturanın davalının defter kayıtlarında yer almadığı ve bu iki fatura tutarının (1.050,79TL + 5.813,98 TL) = 6.864,77 TL olduğunun bilirkişi raporuyla tespit edildiği, davalının 19.11.2015 tarihli 1.050,79 TL’lik ve 08.12.2015 tarihli 5.813,98 TL’lik faturalar yönünden borcu olmadığını bu faturalarla ilişkisi olmadığını beyan ettiği, bu faturaların davacı defterlerinde bulunsa da davalı defterlerinde kayıtlı olmayıp faturaya konu edilen malların davalıya teslim edildiğinin de kanıtlanmadığı, davacının takip yapmakta kötü niyeti de ispat edilemediğinden davalı yararına bu tazminata da hükmedilmediği gerekçesi ile davanın reddine, kötü niyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili tarafından; davalının takibe itiraz edip tüm dosyayı durdurduğu, sonra kısmi ödeme yaptığı, kötüniyetli ve haksız şekilde itiraz ettiğini gösterdiği, 8.661,34TL yönünden takip yapmakta haklı olduğunun kabul edilmesi gerektiği, bu miktar yönünden icra inkar tazminatına hak kazanacağı, mahkemece bu kısım dışındaki 6.864,77TL lik fatura içeriğinin ispat edilemediği gerekçesi ile davanın tümden reddine karar verildiği, davalının ödediği tutar yönünden icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve icra masraflarının değerlendirilmesi gerektiği, davanın kabulü gerektiği, tüm miktar üzerinden olmazsa ödenen 8.661,34TL üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davaya ve takibe konu borç nedeniyle ödenecek icra inkar tazminatı ve yargılama giderleri uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava,faturalardan kaynaklanan cari hesap alacağına dayalı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Ankara 10. İcra Dairesinin…..sayılı icra takip dosyasında; Alacaklı/davacı … ….Ltd.Şti vekili tarafından, … İnşaat aleyhine 26.02.2016 tarihinde 15.528,11 TL cari hesap bakiyesi asıl alacak, 357,31 TL (08.12.2015 tarihinden itibaren yıllık % 10.50 ticari faiz olmak üzere toplam 15.883,42 TL’nin ilamsız takibe dayalı olarak tahsili için ödeme emri düzenlendiği, borca dayanak olarak 15.526,11TL cari hesap( 08.12.2015 tarih, açıklamada 22.10.2015 tarihli 49.539,35 TL fatura, 30.10.2015 tarihli 413TL fatura, 31.10.2015 tarihli 3.097,50TL fatura, 31.10.2015 tarihli 100,89TL fatura,07.11.2015 tarih, 3.443,24TL tutarlı fatura ve 17.11.2015 tarihli 2.067,36TL, 19.11.2015 tarih 1.050,79TL ve 08.12.2015 tarih 5.813,98TL faturalardan kaynaklı cari hesap alacağı) (fatura bedellerinden kalan alacak bakiyesinin gösterildiği), ödeme emrinin borçlunun çalışanı imzasına 01.03.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, icra müdürlüğüne 07.03.2016 tarihli dilekçe ile sunduğu itirazında; takip başlatan ile aralarında yetki sözleşmesi olmadığını, yetkilinin Çorum İcra Dairesi ve Mahkemeleri olduğunu, alacaklıdan yaptığı alışverişler için 22.10.2015 tarihli 49.539,35 TL fatura, 30.10.2015 tarihli 413TL fatura, 31.10.2015 tarihli 3.097,50TL fatura, 31.10.2015 tarihli 100,89TL fatura, 07.11.2015 tarih, 3.443,24TL tutarlı fatura ve 17.11.2015 tarihli 2.067,36TL bedelli fatura alındığı, ticari defterlerle sabit olduğu, fatura borcu için 28.12.2015 tarihli 50.000TL bedelli çek verildiği, takip alacaklısı ile aralarında hesap bakiyesi olmadığını belirterek itiraz etmiş, süresinde yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece alınan her iki mali müşavir bilirkişi raporunda da uyuşmazlığın davacı tarafından tanzim edilen 19.11.2015 tarihli ve 1.050,79 TL bedelli, 10.12.2015 tarihli 5.813,98 TL bedelli faturalardan kaynaklı olduğu bunun haricinde taraf kayıtlarının birbirlerini teyit ettikleri, 6.864,77 TL tutarlı bu iki faturanın davalının kabulünde olmadığı, davalı tarafça 28.12.2015 tarihinde 50.000,00TL çekle ödeme yapıldığı, davalı tarafın kendi defter kayıtlarında mevcut olduğu, davacı tarafın alacağının 8.661,34 TL’yi icra takibinden sonra dava tarihinden önce 30.03.2016 tarihinde ödendiği, davacının uyuşmazlık konusu iki faturada teslime dair belge sunmadığının belirlendiği, davacı tarafça dava dilekçesinde itiraz edilen tutar dava değeri gösterilerek dava açılmış olup, tüm takip tutarı dava konusu edilmediğine ve Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 03/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır