Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2601 E. 2021/983 K. 11.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2018
ESAS-KARAR NO : ….
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 11/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 23/06/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkili aleyhine davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine girişildiğini, davalı tarafından bononun keşidecisi adına ödememe protestosu gönderilmeden lehtar ciranta konumunda olan müvekkili aleyhine icra takibine girişilemeyeceğini, belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitiyle asıl alacağın % 20 ‘sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkilinin icra takibine konu senedin ciro yoluyla hamili olduğunu bu nedenle icra takibine konu senet nedeniyle müvekkilinin davacıdan alacaklı olmadığı iddiasının hukuki bir dayanağı olmadığını bildirerek haksız ve hukuktan yoksun olarak açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davalının dava ve takip konusu bononun hamili, davacının ise bonoda lehtar-ciranta konumunda olduğu, davalının bu bonoyla ilgili olarak süresinde ödememe protestosu keşide ettiğine dair dosyaya ispatlayıcı herhangi bir yazılı delil ve belge sunmadığı gibi böyle bir iddiasının da olmadığı, davalının bu bonoya dayalı olarak davacı cirantaya karşı müracaat hakkını kaybettiği, bu durumda davalının ciranta olan davacı ile aralarındaki hukuki ilişkiyi ispat zorunluluğu bulunduğu, davalı tarafın davacı ile aralarındaki hukuki ilişkiyi ispata dair dosyaya herhangi bir delil ve belge de sunmadığı, gerekçesiyle davanın kabulüne davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili; teminat sunulma talebinin değerlendirilmediğini, HMK 84. Maddesi gereğince davacıdan teminat alınmadan yargılamaya devam edildiğini, davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus takip yapılamayacağına ilişkin itirazın icra hukuk mahkemesine yapılması gerekirken beş günlük süre içinde başvurulmadığını takibin kesinleştiğini, ispat yükünün davacıda olduğunu, senetteki imzayı davacının inkar etmediğini, mahkeme tarafından temel ilişkiyi davacının ispat etmesinin aranması gerektiğini, temel ilişki yönünden açıklama yapma haklarını da saklı tutmalarına rağmen mahkemece temel ilişki yönünden alacağın ispatı için süre verilmeden eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini, bildirerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davaya ve takibe konu bononun protesto çekilmeden icra takibine konu edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava, kambiyo yolu ile başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığına yönelik menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı, senette lehtar, davalı ise senedi lehtardan ciro yoluyla alan hamil konumundadır.
Davacı, davalının ödememe protestosu çekmediğini, kendisine karşı başvuru hakkı olmadığını bu nedenle takip nedeniyle borçlu olmadığını iddia etmiştir.
6102 sayılı TTK m. 730, uyarınca hamil süresi içerisinde ödememe protestosu çekmemiş ise keşideci dışındaki diğer cirantalara karşı kambiyo hukukundan kaynaklanan başvuru hakkını kaybeder.
Dosya incelendiğinde davaya konu bononun davacı tarafça davalıya ciro edildiği ve davalı tarafça icra takibine konu edildiği görülmektedir. Fakat davalı alacaklı, icra takibine girişmeden önce ödememe protestosu çekmediğinden, kambiyo hukukundan kaynaklanan hakları yitirilmiş olduğundan, kendisinden önceki cirantaya karşı kambiyo yoluyla icra takibi yapamaz ise de bono üzerinde davalı alacaklının davacıdan sonraki ciranta olduğu ve hamil sıfatıyla kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlattığı anlaşılmaktadır. Hamil davalı kendisinden önceki ciranta davacıya karşı aradaki temel ilişkiyi kanıtlamak suretiyle alacak talebinde bulunabilir.
Somut olayda, mahkemece, dava konusu senedin davalının temel ilişkiye dayalı alacağı bakımından yazılı delil başlangıcı olduğunun kabulü ile ispat yükünün davalıda olduğu gözetilerek, davalıya temel ilişkiyi kanıtlama imkanı verilip, bu konudaki delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir (Yargıtay 19. HD….. Sayılı vb kararları).
Açıklanan bu nedenlerle mahkemece davalıya alacağının ispati imkanı verilip, bütün deliller toplandıktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.’nın 353/1-a-6.maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi,….Karar sayılı ve 25/06/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
2-HMK.’nin 353/1-a-6.maddesi uyarınca davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurma harcı dışında alınan istinaf karar ilam harcının istek halinde davalıya İADESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran vekiline vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 11/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Katip…
¸e-imza