Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2483 E. 2021/1210 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2018
ESAS-KARAR NO : ….

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 01/07/2021
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin müteahhit olduğunu, Kayseri ili, …, … caddesi üzerinde bulunan … numaralı bağımsız bölümü davalıya sattığını, davalı yurt dışında çalıştığından taşınmazın elektrik, doğalgaz, su ve idari birimler nezdindeki işlemlerin takibi için müvekkilini vekil tayin ettiğini, vekaleten davalının abonelik, mesken ve sair işlerini tamamlamak üzere hareket ettiğini, ancak davalının güven kaygısı nedeniyle teminat olarak senet istediğini, teminat olarak düzenlenen senedin tanzim, keşideci ve meblağ kısımlarının müvekkili tarafından doldurulduğunu, ancak vade tarihi, lehtar ve ahzolunan kısmının boş bırakıldığını, müvekkilinin davalının abonelik işlemlerini, sigorta poliçesini ve sair idari işlerini tamamlayıp anahtarını teslim ederek, senedin iadesini talep ettiğinde, davalı tarafından senedin Almanya’da olduğundan bahisle iade edilmediği gibi takibe konu edildiğini, belirterek, davaya ve takibe konu edilen senetten dolayı müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; dava dilekçesinde açıkça zikredildiği üzere senedin davacı elinden sadır olduğunun ikrar edildiğinin kabul edildiğini, unsurları itibarı ile senedin kambiyo senedi vasfında olduğunu, taraflar arasında taşınmazın satışının 60.000,00 Euro bedelle yapıldığını müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini, davacıya satış bedelini tamamen ödediğini, müvekkiline kat mülkiyeti tapusunu vermeyi taahhüt eden davacının tapu kaydından da görüleceği üzere, müvekkiline niteliği arsa vasfında olan kat irtifakı tapusu ile taşınmazı devrettiğini, satış bedelinin ise 3.500,00-TL olarak belirlendiğini, müvekkilinin davacıdan eksiklikleri gidermesi kendisine niteliği bina olan ve satış bedeli 60.000,00-Euro karşılığı 182.970,00-TL olan kat mülkiyeti tapusunu vermesini, eksik tapu harçlarını ikmal etmesini aksi durumda mali açıdan kendisinin de sorumlu olduğunu, durumu vergi dairesine ihbar edeceğini bildirdiğini, davacının eksiklikleri gidereceğini belirterek, müvekkiline 28/08/2014 düzenleme tarihli 1.000,00-Euro bedelli senedi keşide ederek, taahhüdünü yerine getirmezse senedin işleme konulması için verildiğini, müvekkiline bildirdiğini, senedin tapudaki devir işleminden 4,5 ay sonra düzenlenerek ve müvekkiline teslim edildiğini, eksikliklerin giderilmesi karşılığında verildiğini, eksikliğin giderilmemesi üzerine de müvekkilinin alacağının tahsili için takip başlattığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ
Mahkemece; davacı tarafından imzalanan bononun teminat için düzenlendiği teminat fonksiyonun kalmadığı iddiasının yazılı delille ispat edilmesinin zorunlu olduğu gibi dava konusu senet üzerinde malen kaydının davacı yanca talil edildiği, malen kaydına göre de davacının senedin ödendiğine ya da bedelsiz kaldığına dair yazılı delil sunmadığı, yine senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının da yazılı bir belge ile ispatlanamadığı, davacının yemin deliline de dayanmadığı gerekçesiyle kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili; takibe ve davaya konu senedin teminat amaçlı eksik unsurlu olarak düzenlenerek davalıya verildiğini, müvekkili tarafından üzerine düşen tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini davalı tarafından senedin iade edilmeyerek takibe konu edildiğini, ilk derece mahkemesince yeterince araştırma ve inceleme yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiğini, senet incelendiğinde farklı yazı karakteriyle eksik unsurların doldurulduğunun anlaşılacağını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; senedin eksik unsurlarının sonradan anlaşmaya aykırı doldurulup doldurulmadığı, kambiyo senedi vasfını taşıyıp taşımadığı, teminat amacı ile verilip verilmediği ve buna bağlı olarak davacının senet nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, takibe konu kambiyo senedinden ötürü borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir,
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, davacının takibe ve davaya konu senedin anlaşmaya aykırı düzenlendiğini ve teminat fonksiyonun kalmadığı şeklindeki iddialarını usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığı gözetilerek mahkemece davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılığın olmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 01/07/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır