Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2404 E. 2021/936 K. 09.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/05/2018
ESAS-KARAR NO :….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 09/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin satım sözleşmesini konu alan faturadan kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız kısmi itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, yetkili icra dairesi ve mahkemenin davalının yerleşim yeri mahkeme ve icra dairesi olduğunu, müvekkili tarafından davacıya çek marifetiyle 30.000,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin itirazında kötü niyetli olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafça ciro edilen çekin ödeme olarak davacıya verildiğinin savunulduğu, davacı yanca ödemenin taraflar arasındaki cari hesaba mahsuben yapılmadığına yönelik iddialarının usulüne uygun delillerle ispat edilemediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden- davacı vekili tarafından;
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli araştırma ve incelemeyi içermediği, tanıkları dinlenmeksizin hüküm tesis edildiği, dava konusu çekin davalının içinde bulunduğu holdinge ait dava dışı şirketin borcuna istinaden davalı yanca verildiği bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesi kapsamında davalı yanca ödemenin yapılıp yapılmadığı talepleri noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu alan faturadan kaynaklanan alacağın tahsili talebi ile başlatılan takibe kısmi itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya kapsamı itibariyle takibe dayanak fatura içeriğindeki ürünün davalıya teslim edildiği ve takip dayanağı faturanın her iki tarafın cari hesabında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık dava konusu faturaya mahsuben davalı tarafından çekle ödeme yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır
Davacı tarafından davalıya verilen teklif davalı tarafından şirket kaşesiyle 22.06.2016 tarihinde “siparişimiz” notu ile imzalanarak gönderilmiş, sipariş listesinde toplam 32.021 TL’lik malzeme siparişi verilmiştir. Sipariş listesinde malzeme bedelinin 120 günlük çekle ödeneceği alıcının 15.07.2016 tarihine kada eki teslim etmemesi halinde satıcının fatura üzerinden takibe geçeceği hususları belirtilmiştir. Davacı tarafından davalı adına düzenlenen 14.06.2016 tarihli tahsilat makbuzunda; 05.11.2016 t.li 30.000 TL bedelli çekin davalı tarafından davacı şirkete ciro edildiği, çek aslının teslim alındığı açıklanmıştır. Davacı vekili dava konusu çekin takip konusu faturaya mahsuben değil dava dışı başka bir şirket borcuna mahsuben alındığını iddia etmiştir. Söz konusu çek davacı ticari defterlerinde dava dışı şirketin borcuna mahsuben işlenmişken davalı ticari defterlerinde ise davacı ile aralarındaki ticari ilişkiye mahsuben işlenmiştir.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle ispat yükü üzerinde olan davacı yanca davalı yanca yapılan çekle ödemenin dava dışı şirketin borcuna mahsuben yapıldığına yönelik iddialarının usulüne uygun delillerle ispat edilememiş olmasına ve dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanılmamış olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90.-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40.-TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 09/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır