Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2403 E. 2021/932 K. 09.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/02/2018
ESAS-KARAR NO : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 09/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkilinin satım sözleşmesini konu alan faturalardan kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla Ankara 23.İcra Müdürlüğü’nün…. E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davacı tarafından müvekkiline satılan ürünlerle ilgili 29.08.2014, 24.09.2014 ve 29.09.2014 tarihli faturalar düzenlendiğini, faturalarda yer alan ürünlerin satışı mümkün olmayan defolu ve ikinci el ürünler olduğunu, bu nedenle ürünlerin teslim alınmayarak davacıya iade edildiğini, ancak davacının müvekkili üzerinde sahip olduğu nüfuzu kötüye kullanarak ürünleri yeniden müvekkiline gönderdiğini, bu ürünlerin büyük kısmının satılmayıp halen müvekkili elinde olduğunu, takip dayanağı 5 adet faturadan iki adedinin vade farkına ilişkin olduğunu, ancak vade farkına ilişkin takibe konu faturaların da gerçeği yansıtmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davalı yanın süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunmadığından teslim edilen ürün bedellerini ödemesi gerektiği, ancak taraflar arasında vade farkına dair bir anlaşma ya da teamülün bulunmadığı, takipten önce davalı yanın temerrüde düşürülmediği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden- davacı vekili tarafından;
Mahkemece taraflar arasında vade farkına dair anlaşma ya da teamülün bulunmadığına dair belirlemenin doğru olmadığı, davalı yana gönderilen faturalarda vadenin belirlendiği, işlemiş faiz ve vade farkı alacağının reddi kararının yerinde olmadığı gibi, yabancı paranın karar tarihindeki kur üzerinden belirlenecek matrahı üzerinden icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama harçlarının belirlenmesi gerektiği bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık vade farkı ve işlemiş faiz alacağı talebinin yerinde olup olmadığı, icra inkar tazminatı ile vekalet ücretinin kapsamı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesini konu alan faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle, davacı yanca takip tarihinden önce davalı yanın temerrüde düşürülmemesine, taraflar arasında vade farkı uygulanacağına dair yazılı sözleşme bulunmamasına, bu yönde bir teamülde olmamasına, takip USD üzerinden yapılmış ise de icra inkar tazminatının dövizin takip tarihindeki TL karşılığı matrah yapılarak hesaplanmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, dava tarihindeki kur dikkate alınarak belirlenecek dava değeri üzerinden karar ve ilam harcına, aynı değer üzerinden de hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi dikkate alınarak vekalet ücretine hükmolunmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.-TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90.-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40.-TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 09/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır