Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/2393 E. 2021/1023 K. 18.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/02/2017
ESAS-KARAR NO ….
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 18/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından 28/02/2008 tarihinde 2008 model … marka … plakalı arazi taşıtının … yetkili satıcısı olan davalı … Tic.A.Ş.’den 195.754,98 TL bedel karşılığında satın alındığını, 2012 yılı Ocak ayı içerisinde şehirlerarası yolda seyir halinde iken aracın önce teklemeye başladığını ve daha sonra stop ederek durduğunu, bunun üzerine aracın çekici ile en yakın servise götürüldüğünü ve sonrasında da davalıların sahip olduğu servise 16/01/2012 tarihinde getirildiğini, aracın her iki servisteki ilk incelemesinde müvekkiline arızanın yakıt kaynaklı olduğu bilgisinin verildiğini, akaryakıttan numune alınarak kontrol ve incelemesi gerçekleştiğini, numunenin özelliklerinin standartlar dahilinde olduğunun belirtildiğini, analiz raporunun sunumu sonrasında böyle bir durumun mevcut olmadığının ortaya çıktığını ve iş emri kabul formu düzenlenerek motorun sökülüp tespitlerin yapılması için şirket yetkilisinden onay alındığını, ne var ki aradan geçen 24 günlük süreye rağmen aracın tamirinin yapılıp tesliminin söz konusu olmadığı gibi müvekkiline de bir bildirim yapılmadığını, müvekkili tarafından keşide edilen ihtarnameye 08/02/2012 tarihli cevabi ihtarname gönderildiğini, araçtaki hasarın neden ileri geldiğine yönelik hiç bir açıklama yapılmaksızın yaklaşık 90.000,00 TL civarında tamir bedeli karşılığında arızanın giderilebileceğinin şifaen söylendiğini, 10/02/2012 tarihli ikinci ihtarname gönderilerek gizli ayıp sebebi ile aracın 7 gün içerisinde ayıpsız yeni bir araç ile değiştirilmesinin ihtar edildiğini, yaptırılan tespitte araçta yakıt kaynaklı arıza olmadığının tespit edildiğini, aracın tüm bakım ve muayenelerinin zamanında yaptırıldığını belirterek aracın yenisi ile değiştirilmesine, değiştirme mümkün olmadığı takdirde aracın iade alınarak ayıplı mal için ödenen 195.754,98 TL fatura bedelinin fatura tarihi 28/02/2008 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı …….vekili, zamanaşımı itirazında bulunarak davacının müvekkili ile akdettiği 16/01/2013 tarihli protokol gereğince müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı ……. vekili, zamanaşımı itirazında bulunarak dava konusu araç için müvekkili şirket tarafından 2/60.000 km yasal garanti verildiğini, araç için verilen garanti süresinin 28/02/2010 tarihinde, ücretsiz onarım taahhüdünün ise 28/02/2011 tarihinde sona erdiğini, araçtaki sorunun bakım eksikliğinden kaynaklandığını, tespit raporuna itiraz edildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davacı firmanın 28/02/2008 tarihinde satın aldığı … plakalı aracın garanti süresinin 2 yıl/60.000 km olduğu, aksinin davacı tarafça iddia edilmediği ve belgelendirilmediği, dava konusu araç motorunda imalat hatası ve gizli ayıp bulunmadığının tespit edildiği, 16/01/2013 tarihli protokol gereğince bedeli mukabilinde aracın tamirinin talep edildiği, TTK 25/4 maddesinde düzenlenen süre içerisinde davanın açılmadığı ve süresi içerisinde yapılan zamanaşımı savunmalarının yerinde olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf eden- davacı vekili tarafından;
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarının yeterli araştırma ve incelemeyi içermediği, zira müvekkili tarafından arızanın meydana gelmesinden 5 gün önce yetkili servisten bakım hizmeti alındığı ve müvekkiline herhangi bir arıza bildiriminde bulunulmadığı, müvekkiline ait aracın 2008 model olduğu ve bu kadar kısa bir süre içerisinde böylesine lüks bir araçta pistondan kaynaklanan hasarın imalat hatası olduğu ve gizli ayıp olduğu hususunun aksinin düşünülemeyeceği, gerekli araştırma ve inceleme ile bu durumun ortaya çıkacağı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu aracın imalat hatasından kaynaklanan gizli ayıplı olup olmadığı ve zamanaşımı süresi içerisinde davanın açılıp açılmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ayıp iddiasına dayalı aracın misli ile değiştirilmesine istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dava konusu aracın 28/02/2008 tarih .,…. sıra nolu faturaya istinaden KDV dahil 195.754,98 TL’ye …satın alındığı tarafların kabulündedir.
İhtilaf, araçta imalat hatasında kaynaklanan gizli ayıp bulunup bulunmadığı, davacı alıcının iğfal edilip edilmediği, davalıların zaman aşımı itirazlarının yerinde olup olmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır.
Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda, tespiti istenen … plakalı araçta meydana gelen hasarla ilgili yapılan incelemelerde hasarın yakıt kaynaklı olmadığı, yağlama sistemindeki bir arızadan ve enjektörlerden kaynaklanmadığı mütalaa edilmiş, itiraz üzerine alınan ek raporda, asıl raporda tespit edilen hususlar tekrar edilerek mevcut hasarın silindir içi sıcaklıkların aşırı yükselmesi sonucunda pistonun taç kısmında ve silindir kafasında hasara ve erimeye neden olmasından kaynaklandığı, tespit esnasında motorun araçtan demonte durumda olmasından dolayı soğutma sisteminde ve sıcaklık müşirlerinde herhangi bir arıza olup olmadığının tespit edilemediği, motor üzerinde bütün analizlerin yapıldığı, motorda tespit edilen hasar nedeni ile motorun tamamen değiştirilmesi gerektiği, ortaya çıkan hasarın gizli ayıp olup olmadığı hususu ile ilgili yeterli veri bulunmadığı bildirilmiştir.
Dosya kapsamında alınan 24/07/2014 tarihli ek bilirkişi raporunda, aracın motorunda meydana gelen arıza enjektör memesinin arızalanarak pülverize şekilde yakıtı püskürtme özelliğini kaybetmesi sonucu yakıt işlemesiyle motorun pistonlarında meydana gelen alevli yanma neticesinde yüksek ısıdan dolayı erimesiyle meydana gelen arıza olduğu, arızanın 100.000 km üzerinde her an meydana gelebileceği, fabrikasyon imalat hatası olmayıp kullanım süresi ve kullanılan yakıtın kalitesi ile ilgili bir arıza olduğu, dosya kapsamından yakıtın temiz olduğu, bakımı yapan yetkili servisin araç sahibini uyarması gerektiği, motor revizyonundan dolayı faturada fazladan yazıldığı anlaşılan 28.238,47 TL’nin davacı araç sahibine iadesi gerektiği bildirilmiştir.
Bilirkişi raporuna itiraz üzerine mahkemece, dosya yeni bir bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, 13/07/2015 kök ve 02/02/2016 tarihli ek raporda, dava konusu … marka … plakalı aracın V-8 tip motorunun 2-4-6 numaralı piston kafalarının eridiği, piston ile silindir arasında krepaja sebep olarak motoru kilitlediği, egzoz subaplarında eriyerek delinmesine sebep olduğu, motor yağ pompasının hasara uğradığı, sol taraf turpoşarjınında hasarlandığı, 2-4-6 numaralı silindirlerde görev yapan aşınmış enjektörlerin yakıtı istenilen şekilde pülverize halde püskürtmemesinin arızaya yol açtığı, aracın son bakımda 149.335 km’ye gelmiş olmasına rağmen yetkili servis tarafından enjektörlerinin kontrol edilmediği ve değiştirilmesi gerektiği konusunda araç sahibine bilgi verilmediği, bu nedenle arızanın oluşmasında yetkili servisin kusurlu olduğu, dava konusu araç motorunda imalat hatası ve gizli ayıp olmadığı için aracın yenisi ile değiştirilmesi şartlarının oluşmadığı mütalaa olunmuştur.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle dava konusu aracın 28/02/2008 tarihinde satın alınmasına, … plakalı aracın garanti süresinin dolmasına, dava konusu araç motorunda imalat hatası ve gizli ayıp bulunmadığının tespit edilmesine, süresi içerisinde davalı yanca zamanaşımı definin ileri sürülmüş olmasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 18/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır