Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/1911 E. 2021/579 K. 09.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ..

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

.. HAKKINDA KARAR VERİLMESİ)

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I


MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/02/2017
ESAS KARAR NO :…..
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 09/04/2021
YAZILDIĞI TARİH : 07/05/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacılar vekili;10/11/2012 tarihinde …’in sevk ve idaresindeki davalı … A.Ş.’nce sigortalı … plaka sayılı araç ile … sevk ve idaresindeki davalı … A.Ş.’nce sigortalı …plaka sayılı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkili …’in eşi, … ve …’un kızları, … ve …’un kardeşleri 2 aylık hamile olan …in hayatını kaybettiğini, müvekili …’in doğacak bebeği ve eşini kaybetmenin manevi yoksunluğu söz konusu olduğunu, bu kaybın müvekkillerinde çok büyük yıkıma neden olduğunu, maddi olarak murislerinin desteğinden yoksun kaldıklarını, murisin vefat ettiği tarihte çalışmadığını, atama beklediğini, müvekkillerinin her birinin psikolojik desteğe mecbur kaldıklarını, aynı kazada … yüzüne dikiş atılıp yüzünde taşıyacağı bu yara izi fiziksel olarak müvekkilini büyük ölçüde yaraladığı gibi yüzüne ne olduğu sorulduğunda kaza anını ve eşi ile doğmamış bebeğinin kaybını hatırladığını, müvekkili … dışındaki diğer tüm davacıların destekten yoksun kalan 3. kişi olduklarını belirterek destekten yoksun kalma tazminatının işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden, sigortacılar yönünden temerrüt tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsilini,müvekkili … için 100.000,00.-TL, …, …, … ve … için ise ayrı ayrı 50.000,00.-TL olmak üzere toplam 300.000,00.-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı gerçek kişilerden müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, yine dava dilekçesi içeriğinde tüm davacılar için 5.000,00.-TL’lik maddi tazminat isteminde bulunarak belirsiz alacak şeklinde tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen talepte bulunmuştur.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı … A.Ş. vekili; kazaya karışan …plaka sayılı aracın müvekkilince zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalandığını, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının bedeni zararlarda azami 225.000,00.-TL ile sınırlı olduğunu, tazminat hesabı konusunda kusur oranları dikkate alınarak Bilirkişice hesap yapılması gerektiğini söylemiştir.
Davalı … A.Ş. vekili; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacıların sigortalı araç sürücüsüne ait kusuru ve zararı kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili; davacının tazminat istemlerinin haksız ve yersiz olduğunu, müvekkili ile davacı … arasında gelişen trafik kazasında yalnızca müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kazanın hava koşulları ve zeminin kaygan olmasından kaynaklı ve virajın alınamamasından dolayı meydana geldiğini, maddi ve manevi tazminat istemleri çok fahiş olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, 10/11/2012 günü davacı …’in idaresindeki ve davalı … A.Ş.’nce trafik sigortası yapılan … plaka sayılı araç ile davalı … idaresindeki, davalı …’a ait ve davalı … A.Ş.’nce sigortalanan …plaka sayılı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacı …’in eşi, … ve …’un kızları, … ve …’un kardeşleri 2 aylık hamile olan ve henüz yirmi dört yaşındaki …in hayatını kaybettiği, davacı eş ile davacı anne ve babanın ölenin desteğinden mahrum kaldıkları, ikinci bilirkişi ek raporunda belirtildiği üzere davacı eşin 21.087,99.-TL, davacı annenin 40.559,63.-TL, davacı babanın ise 33.821,43.-TL destekten yoksunluk zararına uğradıkları, ancak bu zararın davamızın devamı sırasında fazlasıyla 25/10/2016 tarihli makbuzla davacılara ödendiği, maddi tazminat yönünden davamızın konusunun kalmadığı anlaşıldığından maddi tazminat yönünden karar verilmesine yer olmadığına; manevi tazminat yönünden yapılan değerlendirmede ise, olay tarihi, olayın oluş biçimi, davacıların ölene yakınlık dereceleri, ölenin hamile, davacı … de kazada yaralanmış olması, tarafların kusur oranları ile sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak hakkaniyet ilkeleri gözetilip davacıların duydukları manevi elem ve acının kısmen de olsa karşılanabilmesi açısından davacı-eş ve anne-baba için ayrı ayrı 10.000,00.-TL, davacı-kardeşler için ise ayrı ayrı 7.500,00.-TL manevi tazminat takdirini karar vermek gerekmiş, aşağıdaki biçimde davalı gerçek kişilerden tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili, davalı … A.Ş. yönünden davadan feragat edilmediğini, davacı … ve …’nın davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusur oranına göre alacağının bulunduğunu, konusuz kalma nedeni ile karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesinin doğru olmadığını, hükmedilen manevi tazminat tutarının yetersiz olduğunu belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacıların maddi zararlarının karşılanıp karşılanmadığı ve hükmedilen manevi tazminat tutarının somut olayın özelliklerine uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeni ile uğranılan destekten yoksun kalma zararının tazmini istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
I-Davalı Yaşar ve … istinaf istemlerinden feragat ettiğinden bu yönden istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
II-Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle davacı eş ve anne baba dışındaki davacılar yönünden manevi tazminatın takdirinde TBK m. 56 özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına, ayrıca davacı eşin yargılama sırasında evlenmiş olduğu gözönüne alındığında maddi zararların hesaplanan tazminat tutarının davalı … A.Ş. tarafında ödenmiş olmasına, TBK m. 166/1 uyarınca müteselsil borçlulardan birinin borcu ödemesi ile borcu sona erdirdiğinden diğer borçluların da borçtan kurtulmuş olmasına, açıklanan nedenle mahkemenin sonuç olarak vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıda değinilen istinaf itirazı dışındaki sair istinaf itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
III-Türk Borçlar Kanunu’nun 56/II. maddesi uyarınca Hakim, ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir. Buna göre haksız fiil sonucu ölüm halinde ölenin yakınlarına hakimin adalete uygun, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek, zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesini sağlayacak oranda, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar manevi tazminata hükmetmelidir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda, davacı müteveffanın eşi için 100.000,00.-TL, anne ve baba yönünden ise ayrı ayrı 50.000,00.-TL manevi tazminat talep edilmiş, mahkemece eş için 10.000,00.-TL, anne ve baba için ayrı ayrı 10.000,00.-TL’ye hükmedilmiştir. Meydana gelen trafik kazasında müteveffanın kusurunun bulunmaması, davacı ve davalıların ekonomik ve sosyal durumları, olayın meydana geliş şekli göz önüne alındığında hükmedilen tutarın eş ve anne baba yönünden hak ve nesafet kurallarına uygun düşmediği anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenle, eş için 15.000,00.-TL, anne ve baba yönünden ise ayrı ayrı 25.000,00.-TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğinden, HMK’nin 353/1-b-2.maddesi uyarınca ilk derece mahkemesince yapılan hatanın yeniden yargılama yapılmasını ihtiyaç duyulacak nitelikte olmaması nazara alınarak kararın düzeltilerek yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 349/2.maddesi gereğince davalılar … ve … vekilinin İSTİNAF BAŞVURUSUNUN FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
3-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Karar sayılı 15/02/2017 tarihli kararının HMK’nun 353/1-b-2.maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE,
4-Davacıların maddi zararlarının dava sırasında karşılandığı bu açıdan maddi tazminat yönünden davanın konusunun kalmadığı anlaşıldığından maddi tazminat yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
5-a-Davacıların Manevi Tazminat istemlerinin KISMEN KABULÜ ile
Davacı – eş için 15.000,00.-TL, davacı – anne ve babanın her biri için ayrı ayrı 25.000,00.-TL, yine davacı – kardeşlerin her biri için ayrı ayrı 7.500,00.-TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 10/11/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı – gerçek kişilerden müştereken ve müteselsilen alınıp davacılara belirtilen miktarlarda verilmesine,
b-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 5.464,80.-TL harçtan peşin alınan 1.041,75.-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.423,05.-TL harcın davalı – gerçek kişilerden alınıp Hazine’ye irad kaydına,
c-Davacılar tarafından yatırılan 24,30.-TL başvurma harcı, 40,00.-TL ihtiyati tedbir harcı, 1.041,75.-TL peşin harç ile 7,50.-TL vekalet ücretinin davalı – gerçek kişilerden alınıp davacılara verilmesine,
ç-Dava ilk etapta Eskişehir 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılmış olup, anılan mahkemece görevsizlik kararına müteakip dava dosyası mahkememize geldiğinden görevsizlik kararından dolayı karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince; 1.980,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınıp vekili olan davalılar – … Anonim Şirketi (münfesih … Anonim Şirketi), … Anonim Şirketi ve …’a verilmesine,
d-Kabul edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince; davacı eş … için 4.080,00.-TL, davacı anne … için 4.080,00.-TL davacı baba … için 4.080,00.-TL davacı kardeş … için 4.080,00.-TL ile davacı kardeş … için 4.080,00.-TL olmak üzere toplam 20.400,00.-TL vekalet ücretinin davalı – gerçek kişilerden alınıp davacılara verilmesine,
e-Red edilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10.maddesi gereğince; davacı eş … için 4.080,00.-TL, davacı anne … için 4.080,00.-TL davacı baba … için 4.080,00.-TL davacı kardeş … için 4.080,00.-TL ile davacı kardeş … için 4.080,00.-TL olmak üzere toplam 20.400,00.-TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalı …’a verilmesine,
f-Davacıların maddi zararı dava sırasında alınan bilirkişi hesap raporları ile belirlenmiş olup ve maddi zararlar dava sırasında davalı – … Anonim Şirketi tarafından karşılandığından, davacıların maddi tazminat talepleri yönünden vekalet ücretine hak kazandıkları anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince; 1.980,00.-TL vekalet ücretinin tüm davalılardan alınıp davacılara verilmesine,
g-Davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan 80,00.-TL tebligat gideri 700,00.-TL, 64,70.-TL müzekkere gideri ile 900,00.-TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.664,70.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 436,64.-TL’nin davalılardan alınıp davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
h-Davalılar … ve … tarafından yapılan 660,25.-TL talimat ve Bilirkişi ücreti, 10,20.-TL posta gideri, 4 tebligat gideri 44,00.-TL olmak üzere toplam 714,45.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 527,05.-TL’sinin davacılardan alınıp bu davalılara verilmesine, bakiyesinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
ı-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İstinaf aşamasında yapılan harç ve masraflar yönünden ;
6-İstinaf kanun yoluna başvuran davacılar tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde yatıran davacılara iadesine,
7-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 5.464,80.-TL harçtan peşin alınan 799,88.-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.664,92.-TL harcın davalı … ve …’dan alınarak Hazineye İrat Kaydına,
8-İstinaf eden davalılar … ve … tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
9-İstinaf eden davacı tarafça yapılan 104,00.-TL istinaf yargılama giderinin davalı Yaşar Candan alınarak davacılara verilmesine,
10-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
11-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine
12-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMKM’nun 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 09/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.