Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/1878 E. 2021/1006 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/03/2018
ESAS-KARAR NO : …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 15/06/2021
YAZILDIĞI TARİH : 23/06/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili; müvekkilinin bir hukuki ilişkiden dolayı davalı alacaklıya 01/02/2012 keşide 24/02/2012 vade tarihli 150.000,00TL miktarlı, lehtarı davalı olan bono ile borçlandığını, vadesinde bono bedelini ödeyemeyince alacaklı tarafından takibe geçildiğini, müvekkili ile davalı şirket yetkilisi …’in yapmış olduğu görüşmeler sonucu dosya borcunun haricen …’e ödendiğini, bu kişinin bono fotokopisi üzerine “senedin karşılığı alacak kalmamıştır” şerhini düşerek davacıya iade ettiğini, bu işlem üzerine alacaklının vekili aracılığıyla 27/11/2015 tarihinde icra dosyasına başvurarak araç satış talebinden vazgeçtiklerini, yatırılan avansın banka hesabına gönderilmesi isteğinde bulunduğunu, icra dairesinin talebi uygun bularak masraf yatırılması halinde talep gibi işlem yapılmasına karar verdiğini, davacının aracın üzerindeki satışın kalktığını düşündüğünü, ancak davalı vekilinin 11/12/2015 tarihli talebi ile aracın yakalanmasının talep edildiğini, 1.000,00TL yakalama avansı yatırılarak davacıya ait aracın yakalanarak parka çekildiğini, müvekkilinin bono ile ilgili hiçbir borcu kalmadığını belirterek icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili; müvekkiline yapılmış herhangi bir ödeme bulunmadığını, davaya konu icra takibine konu borç için borçlu davacı ile alacaklı müvekkili şirket yetkilisinin …. plakalı aracın otobüs hattı ile birlikte devri konusunda anlaştıklarını, aracın otobüs hattı ile devri sonucunda icra takibi borcun kapanacağı hususunda anlaşma koşulu olduğunu, devrin gerçekleşmesi için 27/11/2015 tarihinde notere gitmek için sözleştiklerini, araç üzerindeki haczin kalkması ile birlikte müvekkili şirket yetkilisinin davacı ve … ile birlikte noterliğe gittiklerini, ancak davacı tarafın devir işlemlerinin sonuçlanmasını geciktirdiğini, öğleden sonra tekrar notere birlikte gittiklerini, senedin üzerine alacağın kalmadığının yazılmasının istenildiğini, müvekkili şirket yetkilisinin de iyi niyetle senet fotokopisini imzaladığını, bunun üzerine davacının hemen noterden uzaklaşarak devir işlemlerini yapmadığını, müvekkili şirket yetkilisinin dolandırıldığını anlayarak icra dosyasında araç üzerine haciz koydurduğunu, davacı ve kardeşi hakkında dolandırıldığı gerekçesiyle Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunduğunu, davaya konu icra dosyasının ödendiği yönündeki tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddine, kötü niyetli davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, dava konusu icra takip dosyasında davalı tarafından, davacı hakkında 01/02/2012 tanzim ve 24/02/2012 vade tarihli 150.000,00TL bedelli bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe geçildiği, Ankara 10.İcra Hukuk Mahkemesi’nin…. esas sayılı dosyasında davacı … tarafından davalı … … Ltd. Şti. hakkında takibin iptali ve şikayet istemiyle dava açıldığı, 13/04/2016 tarih … sayılı kararla davanın kabulü ile icra dosyasında takipten sonra ödeme gerçekleştiği için icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın davalı vekili tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 12.Hukuk Dairesi’nin 23/11/2017 tarih …. esas ….. sayılı kararı ile onandığı, onama kararının taraflara tebliğ edildiği, karar düzeltme talebinde bulunulmamakla kararın 09/01/2018 tarihinde kesinleştiği, Ankara 10.İcra Hukuk Mahkemesinin …… esasına kayıtla açılan davada takipten sonra ödeme gerçekleştiği için icranın geri bırakılmasına karar verildiği, kararın Yargıtay’ca onandığı ve kesinleştiği, bu hali ile takibin dayanağı senetten dolayı ödeme yapıldığı hususu sabit olmakla, davacının menfi tespit talebinin kabulü ile dava konusu icra takip dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, talep tarihi itibariyle davalı tarafça kötü niyetle takibe geçildiği hususu kanıtlanamadığından davacının yasal koşulları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili, yerel mahkemece Ankara 10.İcra Hukuk Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasında verilen kararın gerekçe gösterildiğini, kararın Yargıtayca onandığını ve kesinleştiğini, takibin dayanağı senetten dolayı ödeme yapıldığının sabit olduğunu, müvekkilinin davacıya olan borcunu ödemediğini, davacı ile davalı arasında borca karşılık …. plakalı aracın otobüs hattı ile birlikte devri konusunda anlaştıklarını, müvekkil tarafından araç üzerindeki haczin kaldırıldığını, aracın devri için notere gittiklerini ancak davacının müvekkilini oyaladığını, noterde ise davacının müvekkilinden senet üzerine borcun kalmadığını yazmasını talep ettiğini, müvekkilinin de devir gerçekleşeceği için iyi niyetli olarak yazarak ve imzaladığını, ancak devrin yapılamadığını ve borcun ödenmediğini, dava konusu borcun ödendiğine dair davacı tarafından dosyaya herhangi bir ödeme dekontu ibraz edilmediğini ve davacının iddiasını ispatlayamadığını, yerel mahkeme kararının hukuka ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve borçlunun borçlu olduğunun tespitine karar verilmesini istinaf etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık, davacının keşidecisi olduğu kambiyo senedinden ötürü borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, kambiyo senedine dayalı takipten ötürü borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle keşideci davacı tarafından aleyhine girişilen takibe konu edilen kambiyo senedindeki borcun ödendiğini davalı yanca imzası inkar edilmeyen ödeme beyanı ile ispat etmiş olmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 10.246,50.-TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 2.561,62.-TL harcın mahsubu ile bakiye 7.684,88.-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye Gelir Kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1.maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 15.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Üye…
¸e-imza

Katip…
¸e-imza