Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/1524 E. 2021/471 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/12/2016
ESAS-KARAR NO :..


DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 25/03/2021
YAZILDIĞI TARİH : 25/03/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı vekilinin karşılıksız çek keşide etmek suçlaması ile müvekkili aleyhinde, Ankara 25. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında şikayette bulunması üzerine; … … /İstanbul şubesinin … nolu hesabına ait … nolu, keşidecisi … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, lehdarı … Ltd Şti olan ve cirolanmış 13.900,00 TL bedelli ve karşılıksızlık işlemi gören çekten dolayı aleyhinde karşılıksız çek keşide etmek suçundan ceza hükmü kurulduğunu, bu yargılamada müvekkilinin haberinin olmadığını, kararın infazı aşamasında haberdar olunca da hapisten kurtulmak için bedelini ödemek zorunda kaldığını, ancak çek ile ilgili olarak müvekkilinin hukuki bir sorumluluğunun bulunmadığını, çünkü müvekkilinin keşideci … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin yetkilisi veya ortağı olmadığını, bu şirkette 01/08/1996 tarihinden itibaren sigortalı olarak işe başladığını ve Şirketin 16/10/1996 tarih ve … sayılı Ticaret Sicil Gazetesinin 550 sayfasında yayımlanan 1…6 nolu kararı ile Şirketin İthalat Müdürü olarak T.C. … ve devlet dairelerinde şirketin işlerini takiple görevlendirildiğini, şirket adına çek imzalama yetkisinin verilmediğini, fakat Asliye Ceza mahkemesince, dava konusu çekin keşide edildiği tarihte müvekkilinin keşideci şirket adına çek keşide etme yetkisinin bulunup bulunmadığı ve şirket temsilcisi tarafından kendisine bu konuda alt vekalet verilip verilmediği araştırılmadan hüküm kurulduğunu belirterek, davalıya haksız olarak ödenmek zorunda kalınan 10.550,00 TL nin istirdatı ile haksız hükmedilen cezanın ticari yaşamındaki etkileri, bankalar ve kurumlar nezdinde borçlu ve sabıkalı olarak gözükmesi ve silinmemesinden dolayı da duyduğu büyük manevi üzüntü nedeniyle 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile kendisine ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davanın bir yıllık zamanaşımına tabi olduğunu ve davanın bu sürede açılmadığından reddini , aksi halde karşılıksız işlemi gören ve icra takibine konulduğunda ödenmeyen çekin keşide imzasına davacının bir itirazının da olmadığını, yine keşide tarihinde , keşideci şirket adına çek keşide etme yetkisinin de bulunduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Dava , davalının, davacı aleyhinde karşılıksız çek keşide ettiği suçlamasıyla ceza mahkemesinde şikayette bulunduğu , davacının cezalandırıldığı ve cezadan kurtulmak için de çek bedelini 10.06.2011 tarihinde ödenmek zorunda kaldığı iddiasıyla; ödenen bedelin istirdatı amacıyla iş bu davayı 30.10.2014 tarihinde açtığı, davacının çekteki imzanın elinin ürünü olmadığı yönünde süresinde bir iddiasının bulunmadığı, süresinden sonra bu iddiayı ileri sürdüğü, davalı vekilinin buna muvafakat etmemesi üzerine imza incelemesi yapılmayarak, keşideci imzasının davacıya ait olduğu kabul edilmiş, yine davalı tarafından keşideci şirket ve diğerleri aleyhinde borcun ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibinin itirazsız kesinleştiği ve derdest olduğu, bu nedenle davalının takibinde ve şikayetinde yasa ve usule aykırı bir yönün bulunmadığı ve davalıya yapılan ödemenin yersiz olmadığı, bu durumda sebepsiz zenginleşenin davalı değil, davacının adına ödeme yaptığı keşideci şirket olduğu, ayrıca davacının keşideci şirket adına çek keşide etme yetkisi olmadığı halde, şirket kaşesi üzerine attığı imzadan şahsen de sorumlu olduğu ve keşideci şirketle aralarındaki iç ilişkiye dayanarak, davalıya karşı ödememe definde bulunamayacağı ve de bu istirdat isteminin zamanaşımı süresi içerisinde ileri sürülmediği,yine manevi tazminat isteminin yasal şartlarının da oluşmadığı gerekçesi ile davanın REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından;
Dava dilekçesindeki iddiaları tekrarlayarak,yetkisinin dahi bulunmadığı halde Ankara 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyada görülen davada karşılıksız çek keşide etmekten haksız olarak ceza alması ve bu ceza nedeni ile tutuklanınca cezaevine girmemek için borcu olmayan çek bedelini ödenmesi sonucu haksız olarak ödediği paranın faiziyle birlikte iadesi gerektiği, ne icra takibinin tarafı, ne de imza sahibi olarak borçlu olmadığı bir parayı ödediği, davanın kabulü gerektiği bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davacı tarafça ödenen çek bedelinin davalıdan istirdadının olanaklı bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ödenen çek bedelinin istirdatı istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
… 3. İcra Müdürlüğü’nün…. esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı tarafından, … … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi , lehdarı … Ltd Şti ve … aleyhinde, … … /İstanbul şubesinin … nolu hesabına ait … nolu , 13.900,00 TL bedelli çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile 13.11.2006 tarihinde takibe başlandığı, takibin kesinleştiği ve halen derdest olduğu görülmüştür.
Dava konusu edilen … nolu 09.11.2006 keşide tarihli çekin incelenmesinde; keşidecisi … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi , lehdarı … Ltd Şti olan 13.900,00 TL bedelli olduğu, lehdar tarafından …’a, ondan davalı …’a …’ya en son As … ‘a ciro edildiği, 09.11.2006 tarihinde ibraz edildiği görülmektedir.
Ankara 25.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 19.11.2008 tarih ve … esas -… karar sayılı dosyasında; davalının şikayeti ile, davacı ve keşideci … Telefon…şirketi aleyhinde karşılıksız çek keşide etmek suçunda şikayette bulunduğu, yapılan yargılama sonunda , … .. /İstanbul şubesinin … nolu hesabına ait … nolu , keşidecisi … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi, lehdarı … Ltd Şti olan ve cirolanmış 13.900,00 TL bedelli ve karşılıksızlık işlemi gören çekten dolayı …’nun cezalandırılmasına karar verildiği, davalı vekilinin 10.06.2011 tarihinde şikayetini geri alması nedeniyle ceza hükmünün ortadan kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
24.07.1998 yayım tarihli Ticaret Sicil Gazetesinden; İthalat Müdürü olan …’nun 02.06.1998 tarihli kararla görevden alındığı yayımlanmıştır.
… Bankasına ait dekonttan 10.06.2011 tarihinde … ‘nun, Av…. hesabına 13.550,00 TL yi havale ettiği anlaşılmıştır.
Mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK’nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 25/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
¸e-imza

Üye …
¸e-imza

Üye …
¸e-imza

Katip …
¸e-imza