Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/1483 E. 2021/359 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO : … (ESASTAN RET )
KARAR NO :…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/03/2018
ESAS-KARAR NO : …

….
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 11/03/2021
YAZILDIĞI TARİH : 26/03/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davalı şirkete ait … plakalı aracın 04/01/2016 tarihinde davacı şirkete satıldığını, noter satış sözleşmesinde satış bedelinin peşin olarak alındığının belirtilmesine rağmen ayrıca, araç satış sözleşmesinden sonra aynı tarihli noterden araç rehin sözleşmesi yapıldığını, rehin sözleşmesinin dışında bonolar da düzenlendiğini, bu işlemlerin davacı şirketin önceki yöneticisi döneminde yapıldığını, bu senetlere istinaden Konya 8. İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı dosyaları üzerinden davacı şirket aleyhine bonolara dayalı olarak icra takibi başlatıldığını,… plakalı araç fiilen davacı şirkete teslim edilmediğinden, menkul rehnine ilişkin MK.nın 853. maddesi uyarınca araç rehin sözleşmesinin geçersiz olduğu gibi, araç noter satış sözleşmesinde araç bedelinin peşin tahsil edildiğinin belirtilmesine rağmen ayrıca, rehin sözleşmesi ve senetlerin düzenlenmesinin mükerrer tahsil anlamına geldiğini, rehin sözleşmesinden ve senetlerden dolayı davacı şirketin davalı şirkete borcunun bulunmadığını bildirerek, Konya 10. Noterliği’nin 04/01/2016 gün ve … yevmiye nolu rehin sözleşmesinin iptali ile davalı tarafından davacı şirket aleyhine başlatılan Konya 8. İcra Müdürlüğünün …. sayılı takibine dayanak 18.750,0 TL. bedelli bono ile …. sayılı takibine dayanak 18.750 TL. bedelli bonodan dolayı, davacı şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine ve davalının ayrıca % 20 oranında tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili;…. plakalı aracın noter satış sözleşmesinde bedelinin tahsil edildiğinin belirtilmesine rağmen, taraflar arasındaki adi yazılı sözleşmeden de anlaşılacağı üzere taksitli olarak satıldığını, satış bedelinin teminatı olarak da araç üzerine satıştan sonra rehin konulduğunu ve ayrıca bonolar düzenlendiğini, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla alacağın teminatı için aynı anda hem rehin sözleşmesi yapılmasının hem de bono düzenlenmesinin mümkün olduğunu, davalı şirketin alacağını tahsil edemediği için bonolar hakkında icra takibi yaptığını beyan ederek davanın reddi ile davacı tarafın % 20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacının 110.000,00 TL.lik araç satış bedelini ödemediği için, rehnin kaldırılmasını ve bonoların iptalini ve bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitini istemeye hakkının da bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar vermek gerektiği; herhangi bir tedbir kararı verilmediğinden, 2004 s. İİK’nın 72/4. maddesi gereğince şartları oluşmayan davalının tazminat talebinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından;
Davalının yargılama aşamasında sözde araç satışına ilşkin olarak imzalandığını iddia ettiği sözleşmeyi ibraz ettiğini, süresinden sonra ibraz edilen söz konusu sözleşmenin ibrazına muvafakatinin olmadığını, davalının tamamen bu aşamada delil yaratmak amaçlı böyle bir sözleşme tanzim edip mahkemeyi yanıltmaya çalıştığı, davalı taraf yetkilileri ile müvekkili şirketin eski ortak ve temsilcisinin samimi ilişkiler içerisinde olması nedeniyle bu evrakın sonradan düzenlenmiş olmasının kuvvetle muhtemel ve her zaman mümkün olacağı, Sözleşme maddelerine bakıldığında da 4. numaralı bendde mükerrerlikten bahsedilmiş olup, hiçbir tacirin bono takibi ile rehin takibinin mükerrerlik arz edebileceğini bilme olanağı olmaması göz önüne alındığında, haliyle bu sözleşmenin daha sonra sırf delil yaratmak amaçlı oluşturulmuş olabileceğini, davalının, 04.12.2017 tarihli duruşmadaki beyanı karşısında ispat külfetinin yer değiştirdiğini, davalı tarafça müvekkile satılan aracın bedeli peşinen tahsil edilmiş olmasına rağmen davalı hem araç kaydına rehin koyduğunu hem de dava konusu edilen senetleri teslim aldığını, ödemeye ilişkin kayıtlara yönelik deliller ibraz edildiği, mahkemece araştırılmadığı, senetlerin bedelsiz olduğu, Audi marka aracın davalı şirket uhdesinde olup, müvekkili şirkete teslim edilmediği, Mahkemenin yemin haklarını hatırlatmadığı bildirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Davacının borçlu olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit ve rehin sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Davaya konu Konya 8. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında; alacaklı …. olan davalı şirket tarafından davacı şirket ve … aleyhine 12.07.2016 tarihinde; 01/01/2016 tanzim, 05/07/2016 vade tarihli, borçlusu davacı şirket, lehtarı davalı şirket olan 18.750 TL. bedelli bonoya istinaden kambiyo takibi yapılmıştır. Davaya konu…. nolu 01/01/2016 tanzim, 05/07/2016 vade tarihli, borçlusu-keşideci davacı şirket ve … tarafından imzalı, lehtarı davalı şirket olan 18.750 TL. bedelli “malen” ihdas nedenli bonodur.
… sayılı takip dosyasında da; davalı şirket tarafından davacı şirket ve … aleyhine 01/01/2016 tanzim, 05/06/2016 vade tarihli, borçlusu davacı şirket, lehtarı davalı şirket olan 18.750,0 TL. bedelli bonoya istinaden 13.06.2016 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatılmıştır.
Davalı vekili tarafından sunulan, davacı şirket yetkilisi … ve davalı şirket tarafından imzalanan, 01/01/2016 tarihli adi yazılı “protokol” başlıklı belgede; …. plakalı aracın, satış bedelinin 115.000 TL. bedel ile davalı tarafından davacıya satışının yapılacağı, 115.000 TL. karşılığında 5 adet toplam 115.000,00 TL. bedelli senet verildiği, aracın noterden satışının yapılacağı ve ayrıca araç üzerine rehin konulacağı, senetlerin ödenmemesi halinde davalı satıcı şirketin davacı alıcı şirket aleyhine icra takibi başlatacağı, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla rehin sözleşmesine istinaden de icra takibi yapılabileceği, senetlerin vadesinde ödenmesinden sonra rehnin kaldırılacağı konusunda taraflar anlaşmışlardır.
Konya 10. Noterliği’nin 04/01/2016 gün ve … yevmiye nolu “araç satış sözleşmesi” ile…. plakalı araç davalı şirket tarafından davacı şirkete 110.000 TL.ye satılmış, sözleşmede satış bedelinin alındığı ve aracın teslim edildiği belirtilmiştir.
… plakalı aracın 04.01.2016 tarihli devir işlemi ile davacı şirket adına tescil edildiği görülmüştür.
Konya 10. Noterliği’nin 04/01/2016 gün ve… yevmiye nolu “rehin sözleşmesi” ile de….plakalı araç üzerine rehin veren (borçlu) sıfatıyla davacı şirket tarafından, rehin alan (alacaklı) sıfatıyla davalı şirket lehine, …. yevmiye 04.01.2016 tarihli araç satış sözleşmesi ile satın almış olduğu 110.000 TL. borcuna karşılık olmak üzere rehin alacaklısı …. lehine aynı bedelle rehin tesis edildiği görülmüştür.
Mahkemece alınan 23.11.2017 tarihli bilirkişi raporunda; her iki tarafın ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış tastiklerinin süresinde yapıldığı, araç satış işlemi ile dava konusu 2 adet bononun davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi, bir ödeme belgesinin de bulunmadığı, bonoların davalı tarafın defterlerinde de kayıtlı olmadığı ancak, araç satış işleminin davalı tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu ve davalı tarafın defterlerine göre, davacı taraftan 110.000,00 TL. alacaklı olduğu, alacağın halen ödenmediği belirlenmiştir.
Davacı dava dilekçesinde yemin delilini bildirmiştir.Mahkemece 04.12.2017 günlü celsede; davacı tarafa yemin teklif edip etmeyeceği, metnini sunması için 1 haftalık kesin süre verilmiş, davacı bu konuda beyanda bulunmamıştır.
Davacı şirket ile davalı şirketin o dönemdeki yetkilisi arasında 01.01.2016 tarihinde yapılan protokolde, aracın satış bedeli karşılığı senet düzenleneceği ve araca rehin konulacağının kararlaştırıldığı, takibe konu senetlerden 05/07/2016 vade tarihli senette ihdas nedeninin malen yazıldığı, davacının, bedelin ödendiğini kanıtlar yazılı delil sunmadığı gibi kesin süre verilmesine rağmen yemin teklifinde de bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve esas yönünden hukuka uygun olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90.TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40.TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairece yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere 11/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır