Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2018/1427 E. 2021/282 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ

T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ

ESAS NO :…. (ESASTAN RET )
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/10/2017
ESAS-KARAR NO : ….

….

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 02/03/2021
YAZILDIĞI TARİH : 02/03/2021

Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında mal alım satım sözleşmesi olduğunu, buna göre davacı şirketin davalı şirkete teslim edeceği hazır betona karşılık ödeme yaptığını, davacının davalıya borcunun kalmadığını, bu rağmen davalı tarafça icra takibi başlatıldığını belirterek, menfi tespit talebinde bulunmuştur.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin Ankara Mahkemeleri olduğunu, davacının halen davalıya borcunun olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davacı tarafça dosyaya sunulan 02/04/2012 tarihli belgeye göre davalı tarafın yetkilisi …’un davacının borcu olmadığını bildirdiği, 04/04/2012 tarihinde bu kişinin davalı tarafça azil edildiği, bu beyanın davalıyı bağladığı, davacı tarafın kendi defterlerine göre dava tarihi itibariyle davalıya 173.191,22TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya 153.786,18TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Süresinde istinaf yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu çeklerin davalı şirketin uhdesine geçmediğini, borcu yoktur belgesi veren … azil edildiğini, bu yazının kötü niyetli olarak verildiğini, rapora itirazların dikkate alınmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacının takip tarihi ve dava tarihi itibariyle davalıya borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, icra takibinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde, davacının davalının başlattığı icra takibine karşı davalı tarafça düzenlenen 02/04/2012 tarihli belgeye dayanarak, menfi tespit isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davalının antetini taşıyan 02/04/2012 tarihli belgenin incelenmesinde; davacıya hitaben yazıldığı ve “bugün tarihi itibariyle kayıtlarımızda herhangi bir cari hesap borcunuz bulunmamaktadır” ibaresini taşıdığı, belgenin altında davalıya ait kaşe ve imzanın olduğu görülmektedir. Bu belgenin sıhhati konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı taraf belgeyi imzalayan ve davalı şirketin vekili olan …’un 04/04/2012 tarihinde azil edildiğini ve bu belgenin kötü niyetli olarak düzenlendiğini belirtmiş ise de buna ilişkin somut delil sunulmadığından, belgenin düzenlendiği tarih itibariyle geçerli olduğu kabul edilmelidir.
Ancak bilirkişi incelemesinde davacı tarafın ticari defterlerine göre belgenin düzenlenme tarihinden sonra 31/05/2012 tarihi itibariyle davacının davalıya 173.391,22TL borcu bulunmaktadır. Mahkemece bu miktar dikkate alınarak takip miktarı 327.177,40TL asıl alacaktan bu miktarın çıkarılmasından sonra kalan 153.786,18TL üzerinden hüküm kurulması doğru olmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 10.505,13TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.626,28TL harcın mahsubu ile bakiye 7.878,85TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK’nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 02/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Katip…
e-imzalıdır