Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/802 E. 2023/757 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/802 Esas 2023/757 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/802
KARAR NO : 2023/757

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/04/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2023/261 Esas
İHTİYATİ TEDBİR TALEP
EDEN DAVACI :
VEKİLİ
KARŞI TARAF DAVALI
TALEP : İhtiyati Tedbir
TALEP TARİHİ : 07/04/2023
KARAR TARİHİ : 24/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/06/2023

Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir istemine ilişkin talebin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin hissedarı olduğunu, başlangıçta …’in şirketin diğer hissedarı olup, vefatı sonrasında şirket hisselerinin eşi ve çocuklarına geçtiğini, müvekkili ile yeni hissedarlar arasında murislerinin sağlığında olan mevcut ilişkilerinden kaynaklı olumsuzluğun bulunduğunu, hissedar olmalarından sonra da kendisinin yönetim kurulunda olmasına rağmen yapılan yatırım ve benzeri şirket işlerinde tarafına bilgi verilmediği gibi olağanüstü genel kurullar ile sermaye artırımına gidilerek müvekkilinin hisse payının düşürülmesinin amaçlandığını duyduklarını belirterek haklı nedenlerle şirketin feshine, mümkün olmadığı takdirde çıkma payı kendisine ödenerek davalı şirketten haklı sebeple çıkma isteminin kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL çıkma payı, 1.000,00 TL kar payı ve 1.000,00 TL alacağı olmak üzere 3.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava dilekçesinde ayrıca şirkete ait menkul ve gayrimenkul malları ile hakları ve alacakları üzerine alacaklarının teminat altına alınması için HMK’nun 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle, bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca dava konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, yapılan inceleme sonucu davanın konusunu oluşturmayan şeyler üzerinde tedbir kararı verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkette ortak olduğunu, şirketin aile şirketi olup, kuruluşundan itibaren şirkette kurucu ortak olan dayısı …’le birlikte ortak olarak çalışıp emeğini esirgemediğini, …’in vefat edip mirasçıları şirkete gelince babalarının sağlığında saygıda kusur etmeyen mirasçıların değiştiğini, şirketle ilgili işlemlerde müvekkilinin fikri sorulmadığı gibi bilgi de verilmediğini, habersiz bırakıldığını, telefonlarına çıkılmadığını, …şirketindeki %20 hissesinin kendisi ikna edilerek noterden devrinin sağlandığını, kendisine hiçbir ödeme yapılmadığını, davalı şirkete ait matbaanın kapatıldığını, matbaa ekipmanının satıldığını, ne satıştan ne satış karşılığı alınan paradan ne de kime kaç TL’ye kiraya verildiğinden müvekkiline bilgi verilmediğini, fikrinin sorulmadığını, yıllardır kar payı dağıtımı yapılmadığını, duyumlara göre davalı şirketin matbaa işlettiği binanın satışa çıkarıldığını, şirketlerde sermaye arttırımına gidileceğini, bütün bu nedenlerle, müvekkilinin şirket hissesinin azalması ihtimali ve alacağını alamaz duruma düşeceği ihtimali bulunduğunu, bu nedenle ihtiyati tedbir talep edildiğini, mahkeme gerekçesinin olaya uygun olmadığını, gerekçede belirtilenin aksine ihtiyati tedbir konusu menkul ve gayrimenkuller ile hak ve alacakların davalı şirketin demirbaşı olup, dava konusu olduğunu, müvekkilinin dava sonunda haklı çıktığı takdirde alacağını tedbir konulması talep edilenlerden alacağını, davanın konusunun ticari şirketin feshi ve şirketten çıkma payının ödenmesi olmakla birlikte ihtiyati tedbir taleplerinin konusunun da davalı ticari şirkete ait mal ve hakların satılmaması için kayıtları üzerine tedbir konulması istemine ilişkin olduğunu, dava konusu davalı şirketin feshi mümkün olmadığı takdirde çıkma payı kendisine öderek müvekkilinin ortaklıktan çıkması olduğunu, müvekkilinin alacağı çıkma payı karşılığının ödenmesinin istenildiğini, daha önce satış yapılan ortaklık hissesinin karşılığının dahi ödenmediğini, müvekkilinin telefonlarına çıkılmadığını, kendisinin yok sayılarak hakkının zayi edilmek istendiğini, davalı şirket mallarının satılma ihtimali, şirketin genel kurul yapılarak sermaye arttırımı ihtimali gözetilerek mevcut durum değişeceğinden müvekkilinin hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağını ya da imkansız hale geleceğini, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmiş sayılacağını belirterek ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/248 Esas 2023/268 Karar sayılı karar sureti, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı, davalı şirketin 26/04/2023 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağı dosya içerisinde yer almaktadır.
HMK’nun 389/1. maddesinde; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nun 390/1. maddesinde, ihtiyati tedbirin dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edileceği, aynı yasanın 390/3. fıkrasında ise, tedbir talep eden tarafın dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Mevcut düzenlemeler ve yukarıdaki açıklamalar karşısında somut olaya gelindiğinde, işbu dava davalı anonim şirketin ortağı olan davacının haklı sebebe dayalı olarak anonim şirketin feshi, mümkün olmadığı takdirde anonim şirket ortaklığından çıkma, çıkma payı, kar payı ve şirketten alacak istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince davacı yanın ihtiyati tedbir talebinin ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, tedbir talebine konu taşınır ve taşınmazlar ile hak ve alacakların uyuşmazlık konusu olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından anonim şirketin feshine ilişkin dava dilekçesindeki iddialara dair haklı sebebin varlığına ilişkin yaklaşık ispat koşulunu sağlayan herhangi bir bilgi ve belge dosyaya ibraz edilmemiştir.
Hal böyle olunca, mahkemece bu aşamada davacı tarafından davadaki haklılığa ilişkin yaklaşık ispata dair herhangi bir bilgi ve belgenin ibraz edilmediği gözetilerek ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki kararında sonucu itibarıyla herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir talep eden davacıdan alınması gerekli olan 179,90 TL istinaf karar harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 24/05/2023

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.