Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/678 E. 2023/1016 K. 04.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/678 Esas 2023/1016 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/678
KARAR NO : 2023/1016

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : KONYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/07/2018
NUMARASI : 2018/201 Esas 2018/510 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İpoteğin Fekki
DAVA TARİHİ : 06/06/2017
KARAR TARİHİ : 04/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/07/2023

Taraflar arasındaki ipoteğin fekkine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davasının konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce verilen kararın Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca bozulması üzerine duruşma açılarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 12/01/2012 tarihinde …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin kullandığı ve ileride kullanacağı kredilere teminat teşkil etmek üzere … Mah. … ada … parsel sayılı taşınmazın C Blok 8 no’lu mesken üzerinde banka lehine birinci dereceden süresiz 90.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiğini, …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin bankaya olan borçlarının 2015 yılında bittiğini, müvekkilinin müteaddit deftalarca ilgili banka şubesine ipoteğin fekki hususunda şifahen görüşmesine rağmen ipoteğin fek edilmediğini, bu süreçte eve ilişkin acil bir tasarrufu olmadığı için yazılı bir başvuruda bulunmadığını, 24/04/2017 tarihinde ilgili şubeye dilekçe ile başvurarak herhangi bir borç varsa bu rakamın tarafına bildirilmesi aksi takdirde ipoteğin fekki için talep bulunduğunu, ancak bugüne kadar banka şubesince herhangi bir cevap verilmediğini ve ipoteğin fek edilmediğini belirterek … Mahallesi … ada … parsel sayılı taşınmazın C Blok 8 no’lu mesken üzerine konulan iptoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının bu dava ile lehine ipotek vermiş olduğu …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin müvekkili bankaya borcu bulunmaması sebebiyle adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ettiğini, ancak davacının bu talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının asıl borçlu dava dışı …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin borcu yönünden müvekkili bankaya ödemeler yaptığını, ancak söz konusu şirketin borcunun halen bitmediğini ve dava dışı şirketin müvekkili banka yönünden halen riskli olduğunu, bu nedenle müvekkili bankanın bu alacağını ipotek ile teminat altına aldığını ve davacının ipotek fek talebinin yerine getirilmediğini, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmasının usule, yasaya ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırılık teşkil ettiğini, dava dışı …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin müvekkili bankaya halen çek bedeli riski olarak 16.800,00 TL riski bulunduğundan bahisle davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; dava tarihi itibari ile dava dışı asıl borçlu … Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 16 adet iade edilmemiş çeklerinden dolayı davalı bankanın 16.180,00 TL’lik sorumluluğunun bulunduğu, dava açıldıktan sonra 2 adet çekin davalı bankaya iade edilmesi ile 22/11/2017 tarihinde banka sorumluluk tutarının 14.180,00 TL kaldığı, karşılıksız kalmış olan 14 çek karşılığında dava dışı … tarafından adına açılan muvakkat bir hesapta 14.200,00 TL’nin süresiz olarak rehin verildiği, davalı banka tarafından 07/12/2017 tarihli … Tapu Sicil Müdürlüğünce gönderilen yazıya istinaden davaya konu ipoteğin fekkedildiği, ipotek senedinin geniş kapsamlı olup, gayri nakdi kredi ve borçlarının da teminat teminat altına aldığını ve bu nedenle dava tarihi itibari ile ipotek fek koşullarının bulunmadığı gerekçeleriyle davasının konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, karşı taraf lehine vekalet ücreti verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin kullandığı ve kullanacağı kredilere teminat teşkil etmek üzere … Mahallesi … ada … parsel sayılı taşınmazın C Blok 8 no’lu mesken üzerine 90.000,00 TL bedelli banka lehine ipotek tesis edildiğini, davalı tarafın yazılı talebine rağmen ipoteği kaldırmadığını, davalı bankanın dava açılmasına sebebiyet verdiğini, davalı bankanın müvekkilinin krediye ilişkin ödemeler yaptığını kabul ettiğini, ancak borcun tamamının ödenmediğini ileri sürdüğünü, müvekkilinin bankaya hitaben yazdığı yazıda ipoteğin fekki ya da borç varsa bildirilmesini talep ettiğini, ancak bankanın bir cevap vermediğini, bu nedenle işbu davanın açıldığını, davalı bankanın kötü niyetli olduğunu, dava açıldıktan sonra müvekkilinin hesabına 14.200,00 TL yatırdıktan sonra 07/12/2017 tarihinde ipoteğin fek edildiğini, müvekkilinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının yerinde olmadığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; ipoteğin fek edilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin istinafı müvekkilinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğine ilişkindir.
Davalı banka ile dava dışı …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şirketi arasında 17/11/2011 tarihli 1.000.000,00 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiği,
12/01/2012 tarih ve … yevmiye no’lu ipotek senedi ile davacı …’nun dava dışı …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin davalı bankaya doğmuş ve doğacak nakdi ve gayri nakdi alacağı için …. İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada … parsel sayılı taşınmazın C Blok 8 no’lu mesken niteliğindeki bağımsız bölüm üzerinde 90.000,00 TL bedelle 1. dereceden ipotek tesis edildiği,
Davacının davalı bankanın … Şubesine 24/04/2017 tarihli yazılı başvurusunda … ada … parsel sayılı taşınmazın üzerine konan ipotek borcunun bittiğini, üzerine konan ipoteğin 3 gün içinde kaldırılması veya olan borcun bildirilmesinin talep ettiği, söz konusu yazının alt bölümünde 24/04/2017 tarihi atılmak ve … T.A.Ş. … Şubesi kaşesi basıldıktan sonra … (Ancak soy ismi tam okunamayan) isimli personel tarafından imza atıldığı,
Tapu kaydından, davaya konu … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada … parselde kayıtlı taşınmazın C Blok 8 no’lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün halen davacı … adına kayıtlı olduğu, davalı … T.A.Ş’.nin Meram Tapu Sicil Müdürlüğü’ne taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki için 07/12/2017 tarihinde yazılan yazı üzerine taşınmaz üzerindeki ipoteğin 12/01/2017 tarihinde fek edildiği görülmüştür.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 13/06/2018 tarihli raporda özetle; davalı bankanın ilgili şubesinden temin ettiği belgelerden dava tarihi itibariyle dava dışı asıl borçlu …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin 16 adet karşılıksız kalmış çekten dolayı bankanın 16.180,00 TL sorumluluğunun olduğu, 22/11/2017 tarihinde iki adet çekin bankaya iade edildiğinden bankanın sorumluluk tutarının 14.180,00 TL’ye düştüğü, dava dışı … tarafından adına açılan … no’lu hesabından 14.200,00 TL’lik kısmın davalı bankanın … Şubesinde açılacak bir hesapta süresiz olarak rehin verildiği, 06/12/2017 tarihinde rehin sözleşmesi imzalandığı, davalı bankanın yazısı üzerine bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin 12/01/2017 tarihinde fek edildiği, davanın konusuz kaldığı bildirilmiştir.
Dairemizce” Davacının, davalı bankanın … Şubesine 24/04/2017 tarihli yazı ile taşınmazı üzerine konan ipotek borcunun bittiğini, üzerine konan ipoteğin 3 gün içinde kaldırılması veya olan borcun bildirilmesini talep ettiği halde, davalı bankanın bu yazıya cevap vermemiştir. Bunun üzerine davacının işbu ipoteğin fekki davasını açmıştır. Dava tarihi itibariyle davalı bankanın dava dışı …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şirketi’ne verdiği 16 adet çekin karşılıksız çıkması nedeniyle 16.180,00 TL sorumluluğunun bulunduğu, 22/11/2017 tarihinde 2 adet çekin bankaya iade edilmesi nedeniyle davalı bankanın sorumluluk tutarının 14.180,00 TL’ye indiği, dava dışı …’nin … no’lu hesabından 14.200,00 TL’lik kısmın davalı bankanın … Şubesinde açılacak bir hesapta süresiz olarak rehin verildiği ve bu konuda ilk derece mahkemesi yargılaması sırasında 06/12/2017 tarihinde rehin sözleşmesi imzalandığı, bunu takiben davalı bankanın … Tapu Sicil Müdürlüğü’ne taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki için 07/12/2017 tarihinde yazdığı üzerine taşınmaz üzerindeki ipoteğin 12/01/2017 tarihinde fek edilmiştir. Davacının 24/04/2017 tarihli yazısı ile ipoteğin kaldırılmasını, varsa borcun bildirilmesini istediği halde davalının davacıyı bu konuda bilgilendirmeyerek davacının işbu davayı açmak zorunda bıraktığı, yargılama sırasında davacının ipoteğin fekki için rehin verdiği, ipoteğin fekkedildiği anlaşıldığından davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesi gerekirken” gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin 13/02/2020 tarih ve 2018/2194 Esas 2020/234 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, masraftan davalı bankanın sorumlu tutulmasına karar verilmiş, kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 20/01/2021 tarih 2020/1055 Esas 2021/197 Karar sayılı kararı ile bozulduğu, Dairemizce Yargıtay kararına karşı direnildiği, Dairemiz direnme kararının karşı davalı vekilince temyiz edildiği,
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 01/03/2023 tarih 2022/11-87 Esas 2023/133 Karar sayılı kararı ilamında; “8-…davalı banka ile dava dışı …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 17.11.2011 tarihli 1.000.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, 12.01.2012 tarihli ve … yevmiye numaralı ipotek senedi ile davacı …’nun dava dışı …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti. nin davalı bankaya doğmuş ve doğacak, nakdi ve gayri nakdi alacağı için … ili, … ilçesi, … mahallesi, … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerinde yer alan C Blok 8 numaralı mesken niteliğindeki bağımsız bölüm üzerinde 90.000,00 TL bedelle birinci derece, birinci sıra, fekki bankaca bildirilinceye kadar, süresiz olarak ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır.
9. Üst sınır ipoteği, ileride doğacak veya doğması muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak tesis edildiği için bu belirsizliğin ileride getireceği sorunları önlemek amacıyla taşınmazın bu belirsiz borca azami ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosunda bir limitle belirlenen ipotek olup, somut olayda da davacının taşınmazı üzerinde tesis olunan ipotek üst sınır ipoteğidir.
10. Dosyada yer alan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davanın açıldığı 06.06.2017 tarihi itibariyle, dava dışı asıl borçlu …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti. nin on altı adet karşılıksız kalmış çekten dolayı davalı bankanın 16.180,00 TL sorumluluğunun olduğu, 22.11.2017 tarihinde iki adet çekin bankaya iade edildiğinden bankanın sorumluluk tutarının 14.180,00 TL’ye düştüğü, dava dışı … tarafından adına açılan hesabından 14.200,00 TL için davalı bankanın … Şubesinde açılacak bir hesapta süresiz olarak rehin verilerek 06.12.2017 tarihinde rehin sözleşmesi imzalandığı, davalı bankanın yazısı üzerine bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin 12.01.2017 tarihinde fek edilerek eldeki davanın konusuz kaldığı anlaşılmaktadır.
11. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, HMK’nın 331 inci maddesinin birinci fıkrası gereğince mahkemece davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedecek olup, davanın açıldığı tarih itibariyle davalı banka çek bedeli riski olarak 16.180,00 TL riski bulunduğundan, başka bir deyişle davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulamaz.
12. Önemle vurgulamak gerekir ki, davacı asıl; davalı bankanın … Şubesine 24.04.2017 tarihli yazılı başvurusunda, … ada … parselde kayıtlı taşınmazının üzerine konan ipotek borcunun bittiğini, üzerine konan ipoteğin üç gün içinde kaldırılması veya mevcut borç varsa bildirilmesini talep etmiş ise de, davacının taşınmazı üzerinde davalı banka lehine doğmuş ve doğacak nakdi ve gayri nakdi alacağı için 90.000,00 TL bedelle birinci derece, birinci sıra, fekki bankaca bildirilinceye kadar, süresiz olarak ipotek tesis edildiğinden ve özellikle de gayrı nakdi kredilerde kısa süre içerisinde borç miktarının tespiti mümkün olmadığından, Bölge Adliye Mahkemesince bu yazıya cevap verilmediğinden bahisle davalı bankanın yargılama giderlerinden sorumlu olması gerektiği gerekçesiyle verilen direnme kararı hatalıdır.
13. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında; davacı, dava dışı asıl borçlu lehine ipotek veren üçüncü kişi ve borcun net olarak miktarını bilmesi kendisinden beklenemeyecek durumda olup, davacı tarafça davalı bankaya yazılan 24.04.2017 tarihli yazıda, bankanın yazıya cevap vermesi hâlinde borcu ödeyeceğini bildirdiği hâlde cevap verilmemesi üzerine davacının eldeki davayı açmak zorunda kaldığı, bir başka ifadeyle direnme kararında da belirtildiği üzere davalı bankanın davacıya borcunun olup olmadığını, var ise miktarını bildirmemek suretiyle davacının borcunu ödeme veya başka bir teminatla karşılama olanağını ortadan kaldırmak suretiyle davacıya dava ikame etme dışında bir çare bırakmadığı ve davalı bankanın bu pasif tutumuyla davanın açılmasına sebebiyet verdiği, bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği, sonuç olarak direnme kararının uygun olduğu ve onanması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğunca yukarıda açıklanan nedenlerle benimsenmemiştir.
14. Hâl böyle olunca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesince önceki kararda direnilmesi doğru olmadığından, hükmün Özel Daire bozma kararında belirtilen nedenlerle…” gerekçesiyle bozulmuştur.
Somut olaya gelince; bankacı bilirkişiden alınan raporda da belirtildiği üzere, davanın açıldığı 06.06.2017 tarihi itibariyle, dava dışı asıl borçlu …. Otom. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 16 adet karşılıksız kalmış çekten dolayı davalı bankanın 16.180,00 TL sorumluluğunun olduğu, 22.11.2017 tarihinde 2 adet çekin bankaya iade edildiğinden bankanın sorumluluk tutarının 14.180,00 TL’ye düştüğü, dava dışı … tarafından adına açılan hesabından 14.200,00 TL için davalı bankanın … Şubesinde açılacak bir hesapta süresiz olarak rehin verilerek 06.12.2017 tarihinde rehin sözleşmesi imzalandığı, davalı bankanın yazısı üzerine bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin 12.01.2017 tarihinde fek edilerek eldeki davanın konusuz kaldığı dosya kapsamıyla sabittir.

6100 Sayılı HMK’nın 331/1. maddesi gereğince mahkemece davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedecektir. Dava konusu olayda davacının taşınmazı üzerinde davalı banka lehine doğmuş ve doğacak nakdi ve gayri nakdi alacağı için 90.000,00 TL bedelle birinci derece, birinci sıra, fekki bankaca bildirilinceye kadar, süresiz olarak ipotek tesis edildiğinden ve özellikle de gayri nakdi kredilerde kısa süre içerisinde borç miktarının tespiti mümkün olmadığından ve davanın açıldığı tarih itibariyle davalı bankanın çek bedeli riski olarak 16.180,00 TL riski bulunduğundan, davanın açılmasına davalı banka sebebiyet vermemiştir. Bu hale göre davanın açıldığı tarih itibariyle davalı banka haklı olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağından açılan davada yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılması gerekmektedir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi uyarınca KABULÜNE,
Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/07/2018 tarih ve 2018/201 Esas 2018/510 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
B)1-Davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli olan 179,90 TL harçtan peşin olarak alınan 1.536,98 TL harcın mahsubu ile artan 1.357,08‬ TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın kaldırma gerekçesi gözetilerek üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 120,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin uyarınca takdir olunan 12.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde ilgili taraflarına iadesine,
C)1-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin kararın kaldırma gerekçesi gözetilerek üzerinde bırakılmasına,
3-İstinaf incelemesi sırasında açılan duruşma bozma ilamı gereği olduğundan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04/03/2021 tarih ve 2021/2-96 Esas 2021/205 Karar sayılı emsal içtihadı da gözetilerek taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca uyuşmazlık konusu miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.04/07/2023

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi –

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.