Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/654 E. 2023/548 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/654 Esas 2023/548 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/654
KARAR NO : 2023/548

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/03/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2023/175 Esas
İHTİYATİ TEDBİR TALEP
EDEN DAVACI
VEKİLİ :
KARŞI TARAF DAVALI :
TALEP : İhtiyati tedbir
TALEP TARİHİ :14/03/2023
KARAR TARİHİ : 12/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/04/2023

Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir istemine ilişkin talebin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların dava dışı … Şirketinin ortakları olduklarını, taraflar arasında akdedilen hisse satış sözleşmesi ve sonraki işlemler uyarınca müvekkilinin şirkette ortak haline geldiğini, hisse devir işlemlerinin ve SPA’nın ayrılmaz bir parçası ve eki olan 28/03/2018 tarihli hissedarlar sözleşmesinin davalı tarafından imzalandığını, davalının şirketle akdettiği iş sözleşmesinin sona erdirilmesi veya vefat sebebiyle sona ermesi durumunda elinde bulunan hisseleri satın alma opsiyonunu müvekkiline verdiğini, davalının şirket ile iş sözleşmesi imzaladığını, müvekkiliyle hisse devir sözleşmesi imzalanmadan önce de davalının şirkette çalıştığını, müvekkilinin hisseleri devralmasının şartlarından birisinin de davalı ve diğer B grubu hissedarların sahibi olduğu müddetçe şirket için çalışacak olması olduğunu, iş ilişkisinin sona ermesi halinde ise kendisinin de şirketin hissedarı olarak kalmamasının amaçlandığını, davalının iş sözleşmesini sona erdirdiğini, müvekkilinin hissedarlar sözleşmesinden doğan satın alım opsiyon hakkını kullandığını, ancak davalının hisseleri müvekkiline devretmediğini belirterek davalının hissedarlar sözleşmesine aykırı davrandığının tespitine, davalının 4.494.234,63 TL karşılığında hisselerini devir borcunu aynen ifa etmesine, davalıya ait 7.350 adet B Grubu hisselerini müvekkiline devirle yükümlü olduğunun tespitine, bu hisselerin mülkiyetinin müvekkiline aidiyetinin tespitine, bu hususun dava dışı … Şirketi’ne bildirilerek, şirketin pay defterine yeni durumun işlenmesine, davalının şirket ortaklığından çıkarılarak pay defterindeki sayfasının kapatılmasına, yargılama boyunca davalının 7.350 adet B Grubu hisselerinden kaynaklanan ortaklık haklarının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava dilekçesinde ayrıca dava konusu hisselerin davalının üçüncü kişilere devrine engel olmak adına hisseler üzerine devri engelleyecek ihtiyati tedbir konulmasına, davalı nezdinde bulunan hisse senetlerinin yediemine tevdine veya mahkeme kasasına alınmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, tedbir talep edenin tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmediği, dava sonucunu elde edilecek şekilde tedbir kararının verilemeyeceği, ihtiyati tedbir için yasal koşulların oluşmadığı gerekçesiyle koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; birebir aynı dilekçeyle şirketin diğer ortağına karşı açılan emsal davada ihtiyati tedbir talebinin teminat gösterilmek suretiyle kabulüne karar verildiğini, talebin reddine dair kararın adil yargılanma ilkesinin ihlali niteliğinde olduğunu, bir mahkemenin yeterli gördüğü belgelerin diğer mahkemece yetersiz olarak kabul edilmesinin hukuk güvenliği ilkesiyle bağdaşmadığını, ihtiyati tedbir koşullarının oluştuğunu, davanın konusunun davalının elinde bulundurduğu hisseleri müvekkiline devretmesi olduğunu, anonim şirketinin hisselerinin devri için ciro ve devir işleminin yeterli olduğunu, davalının müvekkilinin hakkına kavuşmasını engellemek için hisselerini kötüniyetli şekilde elinden çıkarma olasılığı bulunduğunu, müvekkilinin yargılama sonunda hakkını elde etmesinin imkansız hale geleceğini, sunulan belgeler ile davanın esası yönünden haklılığın yaklaşık olarak ispat edildiğini, tarafların imzaladığı hissedarlar sözleşmesinin gereği olarak davalının şirket ile iş sözleşmesi imzaladığını, öncesinde de davalının şirkette çalıştığını, müvekkilinin hisseleri devralmasının şartlarından birisinin davalı ve diğer B grubu hissedarların hisse sahibi olduğu müddetçe şirket için çalışacak olması olduğunu, davalı veya diğer B grubu hissedarların şirket için çalışmaya son vermesi halinde davalı ve B grubu diğer hissedarların şirketin ortaklığından çıkmayı, elindeki hisseleri müvekkiline devretmeyi taahhüt ettiklerini, davalının bu taahhüdüne aykırı davrandığını, müvekkilinin hisseleri satın alma hakkının doğduğunu, davalının haklı nedenle fesih savunmasının dinlenemeyeceğini, sözleşmede haklı nedenle iş sözleşmesinin feshi için bir istisna düzenlenmediğini, her ne sebeple olursa olsun iş sözleşmesinin sona ermesi durumunda müvekkili lehine tüm B grubu hissedarlar yönünden satın alım opsiyon hakkının doğduğunu, hissedarlar sözleşmesinde bu hakkın toplu şekilde kullanılacağını ve bölünemez olduğuna dair hiçbir düzenleme bulunmadığını, verilecek ihtiyati tedbir kararıyla başkaca ihtilafların doğmasının engelleneceğini, davalının hiçbir hakkının ihlal edilmeyeceğini belirterek ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; HMK’nun 389 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
HMK’nun 389/1. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
HMK’nun 390/1. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden, dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilecektir.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
İşbu davanın konusu taraflar arasında akdedilen hissedarlar sözleşmesi uyarınca davalının iş sözleşmesini feshetmesi nedeniyle davacının davalının hisselerini satın alım opsiyon hakkının doğduğu, davalının sözleşmeye aykırı davrandığı iddiasıyla davalıya ait dava dışı … A.Ş.’deki 7.350 adet B grubu hisseyi davacıya devirle yükümlü olduğunun tespiti, hisselerin mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti, davalının 4.494.234,63 TL karşılığında hisselerini devir borcunu aynen ifa etmesi, davalının şirket ortaklığından çıkarılarak pay defterine yeni durumun işlenmesine karar verilmesi istemine ilişkindir. Davacı yan da dava konusu olan davalının dava dışı şirkette bulunan B grubu 7.350 adet hisseleri üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, hisselerin yediemine tevdine veya mahkeme kasasına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Bir başka anlatımla şirket hisseleri yönünden ihtiyati tedbir kararı verilebilmesinin koşullarından biri olan dava konusu olma koşulu gerçekleşmiştir.
İhtiyati tedbir kararı verilebilmesinin diğer bir koşulu ise mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi ve buna ilişkin yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmesidir.
İhtiyati tedbir talep eden davacı yanca dosyaya ibraz edilen hissedarlar sözleşmesi, davalı ile dava dışı şirket arasında akdedilen iş sözleşmesi, davalı tarafından iş akdinin feshine ilişkin dava dışı şirkete gönderilen fesih ihtarı, davacı tarafından hissedarlar sözleşmesi uyarınca satın alım opsiyon hakkının doğduğuna ilişkin davalıya gönderilen ihtarname suretleri ile davalı tarafından gönderilen cevabi ihtarname sureti ile davalının şirket hisselerinin el değiştirmesi halinde davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceğine ilişkin yaklaşık ispat koşulunu gerçekleştirmiştir.
Hal böyle olunca mahkemece dava konusu olan davalının dava dışı şirketteki 7.350 adet B grubu hissenin el değiştirmesi halinde ihtiyati tedbir talep eden davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceğine ilişkin yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği gözetilerek ihtiyati tedbir talep eden davacı yanın şirket hisselerinin üçüncü kişilere devrinin ve herhangi bir borçlandırıcı tasarrufun önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
Öte yandan, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili davalı nezdinde bulunan hisse senetlerinin yediemine tevdi veya mahkeme kasasına alınması yönünde de ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş ise de, ilk derece mahkemesince anılan talep yönünden talebin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki ara kararında, hisse senetlerinin devrinin önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebine ilişkin kısım yönünden isabet görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi ara kararının hisse senetlerinin devrinin önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebine ilişkin kısım yönünden kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne, dava konusu olup, davalının yedinde bulunan hisselerin üçüncü kişilere devrinin ve herhangi bir borçlandırıcı tasarrufun önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.2. maddesi gereğince KISMEN KABULÜNE,
Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/03/2023 tarih ve 2023/175 Esas sayılı ara kararının hisse senetlerinin devrinin önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir talebine ilişkin kısım yönünden KALDIRILMASINA, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının reddine,
2-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin KISMEN KABULÜNE,
3-Dava konusu Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı … A.Ş.’deki davalı …’a ait 7.350 adet B grubu hissenin üzerine 3. kişilere devrini ve herhangi bir borçlandırıcı tasarrufu önleyecek şekilde ihtiyati tedbir konulmasına,
4-Hisse bedeli olan 4.494.234,63 TL üzerinden, ihtiyati tedbir talep eden davacıdan dosya durumu gözetilerek takdiren %15 oranında hesaplanan 674.135,19 TL teminat alınmasına,
5-Süresinde teminat yatırılarak başvurulduğunda ilk derece mahkemesince dava dışı … A.Ş.’ne ve Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne ayrı ayrı müzekkere yazılmasına, kararın infazı için karar örneğinin ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir isteyen davacıya verilmesine,
6-Teminat alınması, ihtiyati tedbir kararının yerine getirilmesi ve devamı işlemlerin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
B)1-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafın yatırdığı 179,90 TL maktu istinaf karar harcının talep halinde ihtiyati tedbir talep eden davacıya iadesine,
2-İhtiyati tedbir talep eden davacının istinaf aşamasında yatırdığı 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 797,00 TL posta ve tebligat gideri toplamı olan 1.289,00 TL’nin karşı taraf davalıdan tahsili ile ihtiyati tedbir talep eden davacıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ihtiyati tedbir talep eden davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 12/04/2023

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.