Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/615 E. 2023/570 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/615 Esas 2023/570 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/615
KARAR NO : 2023/570

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/12/2022
NUMARASI : 2022/351 D.İş Esas 2022/351 Karar
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN
VEKİLİ :
BORÇLULAR :
TALEP : İhtiyati Haciz
TALEP TARİHİ : 22/12/2022
KARAR TARİHİ : 12/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/05/2023

Taraflar arasındaki ihtiyati hacze ilişkin talebin dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl borçlu…. … A.Ş. yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine, diğer borçlular yönünden ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati haciz talep eden vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

TALEP
İhtiyati haciz talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili ile asıl borçlu…. … A.Ş. Arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığını, diğer borçluların sözleşmelerde müteselsil kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, asıl borçlunun borçlarının teminatı olmak üzere bir kısım ipotek bulunduğunu belirterek asıl borçlu hakkında 12.302.329,03 TL, diğer borçlular yönünden ise 42.358.141,00 TL yönünden taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, ihtarnameye (20.05.2019 tarih ve 15837 yevmiye nolu) konu 17.434.785,50 TL’den talep dilekçesinde belirtilen talep öncesinde yapılan tahsilatın asıl alacaktan düşüldüğü belirtilen 1.188.416,20 TL’sinin düşümü ile 16.246.369,30 TL için borçlu-kefiller … yönünden İ.İ.K’nun 257. maddesinde aranan yasal koşulların gerçekleştiği, asıl borçlu yönünden ise talebe konu miktarın ipotekle teminat altına alınan miktar içerisinde kaldığı gerekçesiyle asıl borçlu şirket … yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine, diğer borçlular yönünden talebin kısmen kabulüne, İİK.’nun 257/1 maddesi gereğince alacaklının 16.246.369,30 TL alacağının alınabilmesini sağlamak için anılan borçluların borca yeter miktardaki taşınır, taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacaklı olan bankanın hesap kat ihtarnamesine konu edilen ve düzenleme şeklinde kayıtsız şartsız kredi (para) borcu ikrarına havi senet ve kredi alacağının tasfiyesi sözleşmesindeki alacağının asıl borçlu… A.Ş.’nden teminatsız kalan kısmı olan 12.302.329,03 TL, diğer borçlu müteselsil kefillerden 42.358.141,00 TL tutarının tahsilini teminen ihtiyati haciz talep ettiklerini, müvekkili tarafından asıl borçlu … lehine genel kredi ve teminat sözleşmelerine istinaden kredi hesapları açıldığını, krediler kullandırıldığını, diğer borçluların sözleşmelere müteselsil kefil olduğunu, alacağın ödenmesi amacıyla hesap kat ihtarnamesi ile kat tarihi itibariyle toplam 17.483.886,09 TL tutarında nakit alacağın ödenmesi ve 21 adet çek yaprağından kaynaklanan çek garanti bedeli toplamı 20.320,00 TL’nin ve meri teminat mektubundan kaynaklanan 1.736.670,00 Euro, 210.000,00 TL’nin depo edilmesi gerektiği bildirilmiş olmasına rağmen, borcun ödenmediğini, deposu talep edilen meri teminat mektubundan kaynaklanan gayrinakit risk ihtarname tarihinden sonra 210.000,00 TL ve 123.250,07 Euro’ya düştüğünü, ihtarname sonrasında müvekkili ile asıl borçlu ve müteselsil kefiller arasında kayıtsız şartsız para (kredi) borçlarının ikrarı ve kredi alacağının tasfiyesi sözleşmeleri imzalandığını, müvekkilinin asıl alacağı ve faiz alacağının muaccel olduğunu, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine asıl borçlu ve müteselsil kefillerin temerrüde düştüğünü, asıl borçlu …’nden müvekkilinin 12.302.329,03 TL, müteselsil kefillerden 42.358.141,00 TL nakit alacağı için ihtiyati haciz talebinde bulunulduğunu, müvekkilinin alacağının muaccel olduğunu, ihtiyati haciz talebinde faiz alacağı dahil edilerek toplam alacaktan tahsilatların mahsup edildiğini, ayrıca asıl borçlu yönünden ipotek limitinin de düşüldüğünü, buna rağmen mahkemece ihtiyati haciz talebinin asıl borçlu yönünden reddi, diğer borçlular yönünden kısmen reddine ilişkin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep; İİK’nun 257 vd. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İİK’nun 257/1. maddesi “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü içermektedir. Anılan hükme göre, rehinle temin edilmemiş bir para alacağının muaccel hale gelmesi durumunda alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. Diğer bir ifadeyle ihtiyati haciz talep edilebilmesi için borçlunun temerrüde düşmesi şeklinde bir koşul kanunda öngörülmemiştir.
İİK’nun 258/1. hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Öte yandan, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın yargılamayı gerektirmemesi şeklinde bir koşul da kanunda öngörülmemiştir. Aksine ihtiyati hacze konu her alacağın kural olarak İİK’nun 264. maddesi kapsamında itirazın kaldırılmasına veya itirazın iptali davasına ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davasına konu olması kanunda öngörülen bir olasılıktır.
İhtiyati haciz talep eden, genel kredi sözleşmeleri, ipotek resmi senetleri, düzenleme şeklinde kayıtsız şartsız kredi borçlarının ikrarı ve kredi alacağının tasfiyesi sözleşmeleri, hesap kat ihtarnamelerini sunmuştur.
Genel kredi sözleşmeleri incelendiğinde, asıl borçlu … … A.Ş. ile talep eden banka arasında 30/07/2012 tarihli 50.000.000,00 TL limitli, 19/04/2010 tarihli 15.000.000,00 TL limitli, 07/11/2017 tarihli 35.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmeleri imzalandığı, anılan sözleşmelerde diğer borçluların aynı limitlerle müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının yer aldığı, 15/12/2009 tarihli 5.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesinde ise karşı taraf … ve talep dışı …’ın müteselsil kefil sıfatıyla imzasının yer aldığı görülmüştür.
İhtiyati haciz talep eden banka tarafından kredi borçlarının ödenmediği gerekçesiyle 20/05/2019 tarihinde kredi hesabı kat edilerek karşı taraf asıl borçlu ve kefillere gönderilen hesap kat ihtarnamesi ile 17.483.886,09 TL nakit alacağın ödenmesi, 1.735.670,00 Euro, 210.000,00 TL gayri nakit alacağın depo edilmesinin talep edildiği, ödeme ve depo için borçlulara 24 saat atıfet süresi tanındığı dosya içeriğiyle sabittir.
Alacaklı banka tarafından 19/07/2022 tarihli kat ihtarnamesi düzenlenerek bu kez, 20/05/2019 tarihli hesap kat ihtarnamesindeki haklar saklı tutularak bu ihtardan sonra doğan komisyon alacakları ve tazmin olan teminat mektubundan kaynaklanan alacaklarının doğduğu belirtilerek 30.802,09 TL ve 198.598,89 TL’nin 24 saat için ödenmesi, 20.320,00 TL, 210.000,00 TL, 123.250,07 Euro’nun 24 saat içinde depo edilmesi talep edilmiştir.
İpotek resmi senetlerine gelindiğinde, karşı taraf asıl borçlu…. … A.Ş.’nin talep eden bankaya doğmuş ve doğacak borçlarının teminatını teşkil etmek üzere taşınmazlar üzerinde 29/03/2016 tarihli 900.000,00 TL limitli, 30/11/2016 tarihli 800.000,00 TL limitli, 19/04/2011 tarihli 405.000,00 TL limitli, 19/04/2011 tarihli 360.000,00 TL limitli, 31/03/2016 tarihli 37.500,00 TL limitli, 16/04/2010 tarihli 24.300.000,00 TL limitli, 27/11/2012 tarihli 1.200.000,00 TL limitli, 19/04/2011 tarihli 1.050.000,00 TL limitli, 19/04/2011 tarihli 1.005.000,00 TL limitli üst sınır ipotekleri tesis edildiği, anılan ipoteklerin müteselsil kefillerin kefalet borçlarının teminatı olmadığı anlaşılmıştır.
İhtiyati haciz talep eden banka ile karşı taraf borçlular arasında akdedilen 28/12/2020 tarihli düzenleme şeklinde kayıtsız şartsız kredi borçlarının ikrarı ve kredi alacağının tasfiyesi sözleşmesinde asıl borçlu şirketin 21.950.000,00 TL alacaklı bankaya borcu bulunduğu, 09/11/2020-09/11/2023 tarihleri arasında bu borcun 12 taksitle ödeneceği, talep dışı … A.Ş. için 25.500,00 TL borcun ödeneceğinin kararlaştırıldığı, 10/10/2019 tarihli kredi alacağının tasfiyesi sözleşmesinde ise asıl borçlu şirketin 21.757.000,00 TL alacaklı bankaya borcu bulunduğu, 09/11/2020-09/11/2023 tarihleri arasında bu borcun 7 taksitle ödeneceği, talep dışı … A.Ş. için 12.000,00 TL borcun 09/11/2020 tarihinde ödeneceğinin kararlaştırıldığı görülmüştür.
Yukarıda açıklandığı üzere karşı taraf asıl borçlu şirketin borçlarının teminatını teşkil etmek üzere toplam 30.057.500,00 TL limitli ipotek tesis edilmiştir. Hesap kat ihtarnamesinde talep edilen alacak miktarları ipotek limiti dahilinde kalmaktadır.
Öte yandan, hesap kat ihtarnamesi ile alacaklı banka tarafından talep dilekçesinde tahsil edildiği bildirilen miktar gözetildiğinde, ihtiyati haciz talep eden banka tarafından karşı taraf kefiller yönünden reddedilen kısma ilişkin muaccel alacağının varlığına dair yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmemiştir.
Bu durumda mahkemece, asıl borçlu şirket yönünden talep edilen alacağın ipotek ile teminat altına alındığı, İİK’nun 257. maddesindeki koşulların oluşmadığı gözetilerek asıl borçlu şirket yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine, hesap kat ihtarnamesi, alacaklı banka tarafından talep dilekçesinde tahsil edildiği bildirilen miktar gözetildiğinde fazlaya ilişkin kısım yönünden talep edenin muaccel alacağının varlığına dair yaklaşık ispat koşulunu gerçekleştiremediği gözetilerek diğer borçlular yönünden fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin asıl borçlu…. … A.Ş. yönünden ihtiyati haciz talebinin reddi, diğer borçlular yönünden ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulü yönündeki kararında bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati haciz talep edenden alınması gerekli olan 179,90 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati haciz talep eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 12/04/2023

Başkan Üye – Üye – Zabıt Katibi

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.