Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/605 E. 2023/857 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE … MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/03/2018
NUMARASI :…
DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi ve Teminat Sözleşmelerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/08/2013
KARAR TARİHİ : 06/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/06/2023

Taraflar arasındaki genel kredi ve teminat sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce karar verildiği, verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda dosya Dairemize gönderilmiş ve celse açılmak suretiyle gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı ……..lehine diğer davalı borçlular … …. müteselsil kefil olmak üzere imzalanan genel kredi ve teminat sözleşmesine istinaden kredi açıldığını ve söz konusu sözleşmeye istinaden kredi kullandırıldığını, davalılar tarafından ilgili sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesi üzerine kredi hesaplarının kat edilerek kredi hesaplarından kaynaklanan alacakların ödenmesi amacı ile borçlulara ihtarname gönderildiğini, söz konusu ihtara rağmen borcun ödenmediğini ve bu nedenle borçlular hakkında Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2013/1475 Esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takip başlatıldığını, başlatılan icra takibine borçluların haksız itirazları sonucu takibin durduğunu iddia ederek asıl kredi borçlusu … … … … . ile müteselsil kefillerden … Ve … yönünden nakit alacak için 4.092.665,04 TL asıl alacak, 12.862,18 TL akdi faiz, 643,11 TL akdi faizin % 5 gider vergisi, 411.716,72 TL temerrüt faizi, 20.585,83 TL temerrüt faizinin % 5 gider vergisi ve 1.699.58 TL ihtarname noter masrafı olmak üzere toplamı 4.540.172,46 TL nakit alacağın, asıl alacağa 20/02/2013 tarihinden ödeninceye kadar işleyecek yıllık % 94,5 temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi, kısmi ödemenin BK’nın 100. maddesi gereğince öncelikle faize mahsubu ile avukatlık ücreti ve icra masrafı ile birlikte tahsili; takip tarihinden sonra nakde dönüşen 12.540,00 TL alacağa (06/03/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 12/03/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 19/03/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1,045,00 TL, 19/03/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 29/03/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 05/04/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 19/03/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1,045,00 TL, 12/03/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 21/02/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 21/02/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1,045,00 TL, 27/02/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL, 15/04/2013 tarihinde bir adet çek karşılığı 1.045,00 TL olarak muhatabına müvekkili bankaca ödenmiş olmakla) tazmin tarihlerinden ödeninceye kadar işleyecek ve TBK’nın 100. madde gereğince ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsup edilerek hesaplanacak yıllık % 94,50 oranında temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi, icra masrafları ile birlikte tahsili ile takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamı; gayri nakit alacak için müvekkil bankaca verilen ve halen iade edilmeyen ve 5941 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince müvekkil bankaca ödenmesi garanti edilen 33 adet çekin garanti tutarı toplamı olan 32.460,00 TL (takip tarihi itibariyle 45 adet çek yaprağı garanti tutarı toplamı 45.000,00 TL’den takip tarihinden sonra ödenen 12 adet çek yaprağı garanti tutarı 12.540,00 TL indirildiğinde geriye kalan 32.460,00 TL) gayrinakit alacağın, çek garanti tutarının artması halinde artan tutara ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla depo edilmesi ve gayrinakit alacağın takip sırasında nakde dönüştüğü takdirde nakde dönüştürme tarihinde muhataba banka tarafından ödenen tutarın nakde dönüştüğü tarihten tahsiline kadar kredi sözleşmesi hükümlerine göre belirlenecek oranda temerrüt faizi, faizin gider vergisi ile birlikte tahsili ile takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamı; müteselsil kefiller … … … Ve … A.Ş., … … … Ve … A.Ş., … yönünden nakit alacak için 405.372,99 TL asıl alacak, 2.733,74 TL akdi faiz, 136,69 TL akdi faizin % 5 gider vergisi, 30.956,16 TL temerrüt faizi, 1.547,80 TL temerrüt faizinin % 5 gider vergisi ve 1.699.58 TL ihtarname noter masrafı olmak üzere toplam 442.446,97 TL takip tarihi itibarıyla toplam alacağın asıl alacağa 20/02/2013 tarihinden ödeninceye kadar işleyecek yıllık % 94,5 temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi, kısmi ödeme halinde BK’nın 100. maddesi gereğince öncelikle faize mahsubu ile avukatlık ücreti ve icra masrafları ile birlikte tahsili, takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamı; gayri nakit alacak için müvekkil bankaca verilen ve halen iade edilmeyen ve 5941 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince müvekkil bankaca ödenmesi garanti edilen 11 adet çekin garanti tutan toplamı olan 10.460,00 TL (takip tarihi itibariyle 45 adet çek yaprağı garanti tutarı toplamı 45,000,00 TL’den takip tarihinden sonra ödenen 12 adet çek yaprağı garanti tulan 12.540,00 TL ve 26/07/2012 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinden sonra teslim edilen 22 adet çek yaprağı garanti tutarı 22.000,00 TL indirildiğinde geriye kalan 10,460,00 TL) gayrinakit alacağın çek garanti tutarının artması halinde artan tutara ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla depo edilmek üzere gayrinakit alacağın takip sırasında nakde dönüştüğü takdirde nakde dönüştürme tarihinde muhataba bankaca ödenen tutarın nakde dönüştüğü tarihten tahsiline kadar kredi sözleşmesi hükümlerine göre belirlenecek oranda temerrüt faizi, faizin gider vergisi ile birlikte tahsili, takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamı; müteselsil kefil olan … yönünden nakit alacak için 405.372,99 TL asıl alacak, 4.601,46 TL akdi faiz, 230,06 TL akdi faizin % 5 gider vergisi, 28.887,91 TL temerrüt faizi, 1.444,39 TL temerrüt faizinin % 5 gider vergisi ve 1.699,58 TL ihtarname noter masrafı olmak üzere toplam 442.236,39 TL takip tarihi itibarıyla toplam alacağın asıl alacağa 20/02/2013 tarihinden ödeninceye kadar işleyecek yıllık % 94,5 temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi, kısmi ödemenin BK’nın 100. maddesi gereğince öncelikle faize mahsubu ile avukatlık ücreti ve icra masrafları ile birlikte tahsili, takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamı; gayri nakit alacak için müvekkil bankaca verilen ve halen iade edilmeyen ve 5941 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince müvekkil bankaca ödenmesi garanti edilen 11 adet çekin garanti tutarı toplamı olan 10.460,00 TL (Takip tarihi itibariyle 45 adet çek yaprağı garanti tutan toplamı 45.000,00 TL’den takip tarihinden sonra ödenen 12 adet çek yaprağı garanti tutarı 12.540,00 TL ve 26/07/2012 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinden sonra teslim edilen 22 adet çek yaprağı garanti tutarı 22.000,00 TL indirildiğinde geriye kalan 10,460,00 TL) gayrinakit alacağın, çek garanti tutarının artması halinde artan tutara ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla depo edilmek üzere gayrınakit alacak takip sırasında nakde dönüştüğü takdirde, nakde dönüştürme tarihinde muhataba bankaca ödenen tutarın, nakde dönüştüğü tarihten tahsiline kadar kredi sözleşmesi hükümlerine göre belirlenecek oranda temerrüt faizi, faizin gider vergisi, ile birlikte tahsiline, takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamına, Müteselsil kefil olan … yönünden nakit alacak için 405.372,99 TL asıl alacak, 21.526,12 TL akdi faiz, 1.076,20 TL akdi faizin % 5 gider vergisi ve 1.699.58 TL ihtarname noter masrafı olmak üzere toplam 429.674,89 TL takip tarihi itibariyle toplam alacağın asıl alacağa 20/02/2013 tarihinden ödeninceye kadar işleyecek yıllık % 94,5 temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisi, kısmi ödemenin BK’nın 100. maddesi gereğince öncelikle faize mahsubu ile avukatlık ücreti ve icra masrafı ile birlikte tahsili, takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamı; gayri nakit alacak için müvekkil bankaca verilen ve halen iade edilmeyen ve 5941 Sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince müvekkil bankaca ödenmesi garanti edilen 11 adet çekin garanti tutarı toplamı olan 10.460,00 TL (takip tarihi itibariyle 45 adet çek yaprağı garanti tutan toplamı 45.000,00 TL’den takip tarihinden sonra ödenen 12 adet çek yaprağı garanti tutan 12.540,00 TL ve 26/07/2012 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi nden sonra teslim edilen 22 adet çek yaprağı garanti tutarı 22,000,00 TL indirildiğinde geriye kalan 10,460,00 TL) gayrinakit alacağın, çek garanti tutarının artması halinde alan tutara ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla depo edilmek üzere gayrinakit alacağımız takip sırasında nakde dönüştüğü takdirde, nakde dönüştürme tarihinde muhataba bankaca ödenen tutarın nakde dönüştüğü tarihten tahsiline kadar kredi sözleşmesi hükümlerine göre belirlenecek oranda temerrüt faizi, faizin gider vergisi ile birlikte tahsili, takibin talebindeki diğer kayıt ve şartlarla devamına, haksız itiraz sebebi ile İİK’nın 67/2. maddesinde belirtilen oranda tazminatın davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin 50. maddesi gereği % 10 dava vekalet ücretinin borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından başlatılan icra takibinde borç sebebi olarak sözleşme, ihtarname ve hesap özeli gösterildiğini, ödeme emri ekinde tebligat zarfı üzerinde yazan evrakın gönderilmediğini, icra takiplerinde takibe konu evrakın onaylı birer suretlerinin ödeme emri ekinde borçlu gösterilen şahıslara gönderilmesi gerektiğini, mevcut takip dayanak eklerinin gönderilmemesi nedeniyle usulüne uygun olarak yapılmış bir ödeme emrinin tebliğinin mevcut olmadığını, davacı tarafından kullandırılan krediye karşılık dava dışı şahıslar tarafından ipotek verildiğini, asıl alacağa fahiş temerrüt faizi işletildiğini, ihtar tarihi itibariyle indirim uygulanmadığını, takip tarihinden sonra yapılan ödemeler olduğunu, bu ödemelerin ana paradan mahsup edilmesi gerektiğini, davacı banka tarafından teslim edilen çekler için çek teslim anında sorumluluk bedellerinin bloke edilmiş olması gerektiğini, gönderilen ihtarda ihtarname tarihi itibariyle muaccel olmuş borç olup olmadığının ve kullandırılan kredinin kat sebebinin belirtilmediğini, borcun ödenmesi için kanunda belirtilen sürenin verilmediğini, dava dilekçesinde takibin Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2013/1475 Esas sayılı dosyasına konulan itirazın iptali şeklinde belirtilmiş olmasına rağmen dava dilekçesi içerisinde Ankara 30. İcra Müdürlüğünün 2013/2456 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali olarak yapıldığını, davanın hangi dosyaya ilişkin olduğunun mahkeme tarafından açıklattırılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; …..
unvanının … … … … . olarak değiştirildiği, … … . ile birleştiği, bilirkişi kök ve ek raporlarına göre davacının takip yaptığı Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2013/1475 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan 20/02/2013 takip tarihinden sonra ödemeler olduğu, bu husus gözönüne alınarak 27/08/2013 dava tarihi itibarıyla borç miktarı belirlendiği, davadan sonraki olan ödemelerin de icra müdürlüğünce nazara alınması gerektiği, asıl borçlu … … … … … ve … A.Ş., müteselsil kefiller … ve … yönünden nakit ve gayrinakit olmak üzere alacağın tümü yönünden sorumlu tutulduğundan dava tarihi itibariyle KMH hesabı kredisi için 400.398,80 TL asıl alacak, 165.830,40 TL temerrüt faizi, 8.291,52 TL BSMV; iskonto/iştira kredileri için 3.218.298,81 TL asıl alacak, 1.170.813,99 TL temerrüt faizi, 58.540,66 TL BSMV;şirket kredi kartı kredisi için 25.185,47 TL asıl alacak, 10.511,78 TL temerrüt faizi, 525,59 TL BSMV; çek bedeli kredisi için 31.078,48 TL asıl alacak, 15.367,85 TL temerrüt faizi, 768,35 TL BSMV olmak üzere toplam 4.733.056,77 TL asıl alacak, 46.495,52 TL temerrüt faizi ve 2.324,74 TL BSMV ve 1.699,58 TL ihtarname masrafından borçlu olduğu, ayrıca depo edilmesi gereken tutarın 40.755,00 TL olduğu, Müteselsil kefillerden …. … … … .. yönünden Esnek Ticari Kredi (KMH), çek bedeli kredileri (banka sorumluluğu ödenen çekler) ve çek bedeli depo talebi yönünden dava tarihi itibariyle KMH hesabı kredisi için 400.398,80 TL asıl alacak, 165.830,40 TL temerrüt faizi, 8.291,52 TL BSMV; çek bedeli kredisi için 31.078,48 TL asıl alacak, 15.367.85 TL temerrüt faizi, 768,35 TL BSMV ve 1.699,58 TL ihtarname masrafından borçlu olduğu, ayrıca depo edilmesi gereken tutarın 40.755,00 TL olduğu, Müteselsil kefil … yönünden Esnek Ticari Kredi (KMH), çek bedeli kredileri (banka sorumluluğu ödenen çekler) ve çek bedeli depo talebi yönünden dava tarihi itibariyle KMH hesabı kredisi için 401.684,97 TL asıl alacak, 164.254,33 TL temerrüt faizi, 8.212,71 TL BSMV; çek bedeli kredisi için 31.068,52 TL asıl alacak, 14.566,96 TL temerrüt faizi, 728,32 TL BSMV ve 1.699,58 TL ihtarname masrafından borçlu olduğu, ayrıca depo edilmesi gereken tutarın 40.755,00 TL olduğu, taraflar arasında imzalanan genel kredi ve teminat sözleşmesinde hem anapara faizi hem de temerrüt faizine ilişkin düzenlemelere yer verildiği, taraflar arasında ticari bir iş söz konusu olduğundan anapara ve temerrüt faizi oranlarını sınırlandıran BK’nın 88 ve 120. maddelerinin uygulanmasının mümkün olmadığı, davacı banka tarafından dava konusu kredilere uygulanan anapara faiz oranlarının taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinde kararlaştırılan hükümlere uygun olduğu, uygulamada kullandırılan İskonto/İştira kredilerine (% 13,60, % 14, % 15, % 16,70) oranlarında, KMH hesabı kredisine % 57 oranında, Busıness Şirket Kredi Kartı Kredisine % 63 oranında akdi faiz uygulandığı, genel kredi ve teminat sözleşmesinin 11. maddesinde temerrüt faizi ile ilgili olarak müşterinin muaccel olan borcuna temerrüt faizi uygulanacağı, kredi borcunun muaccel olduğu tarihte en yüksek kredi faiz oranına bu oranın % 50’si ilave edilmek suretiyle temerrüt faiz oranının bulunacağının belirtildiği, bankanın TCMB bildirdiği Kredi Yıllık Azami Faiz Oranları Bildirim Formunda en yüksek kredi faiz oranının % 63 olduğu, takip emrinde bütün kredilerin tek kalem olarak asıl alacak ve ferlerinin belirtildiği, temerrüt faiz oranının da % 94,50 olarak talep edildiği, bu talep edilen temerrüt faiz oranının sözleşme kapsamına uygun olduğu, ancak KMH için akdi faiz oranının banka faiz bildirim formunda % 57 olarak belirtildiğinden akdi faiz hesaplamalarda aynı oranın dikkate alındığı, ancak KMH azami akdi ve gecikme faiz oranları ile ilgili 27/05/2013 tarihi itibariyle sınırlama getirildiğinden TCMB tarafından yayınlanan tebliğ (2013/8) gözetilerek faiz hesabı yapıldığı, davacı bankanın Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi sözleşmesi gereği bankanın depo talebi hakkının bulunduğu, İcra takibi tarihi itibariyle bankaların sorumluluk tutarları çek yaprağı başına 1.045,00 TL olduğundan banka talebinde belirtilen iade edilmeyen toplam 39 adet çek yaprağı için 40.755,00 TL’lik depo talebinin sözleşmeye uygun olduğu, alacak likit olduğundan kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği, davacı banka davalıların sorumluluğunu bilebilecek durumda olduğundan ve bu şekilde kötüniyeti ispatlandığından davacı aleyhine % 20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesi lazım geldiği gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulüne, davalı borçluların Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2013/1475 Esas sayılı dosyasına vaki itirazlarının iptali ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla; davalı …’in esnek ticari hesap kredisi ve çek bedeli kredileri yönünden taleple bağlı kalınarak 405.372,99 TL asıl alacak, 33.489,37 TL İşlemiş temerrüt faizi, 1.674.45 TL BSMV, 1.699,58 TL masraf üzerinden ve 27/08/2013 tarihinden itibaren asıl alacağa % 94,5 oranında temerrüt faiziyle diğer davalılarla birlikte sorumlu olması kaydıyla, davalılar … … … … …..esnek ticari hesap kredisi ve çek bedeli kredileri yönünden; taleple bağlı kalınarak 405.372,99 TL asıl alacak, 33.689,90 TL işlemiş temerrüt faizi, 1.674,45 TL BSMV, 1.699,58 TL masraf üzerinden ve 27/08/2013 dava tarihinden itibaren asıl alacağa % 94,5 oranında temerrüt faiziyle diğer davalılarla birlikte sorumlu olması kaydıyla, davalılar … … … …iskonta/iştira kredileri, esnek ticari hesap kredisi, business şirket kredi kartı ve çek bedeli kredileri yönünden icra takibine 3.674.961,56 TL asıl alacak, taleple bağlı kalınarak 424.578,90 TL işlemiş temerrüt faizi, taleple bağlı kalınarak 21.228,94 TL BSMV, 1.699,58 TL masraf üzerinden ve 27/08/2013 dava tarihinden itibaren asıl alacağa % 94,5 oranında temerrüt faiziyle diğer davalılarla birlikte sorumlu olması kaydıyla, davalıların bu miktar alacağa yönelik itirazlarının iptali ile bu miktarlar üzerinden tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla icra takibinin devamına, dava tarihinden sonraki ödemelerin icra müdürlüğünce nazara alınmasına, fazlaya ilişkin istemlerinin reddine, gayri nakit alacağı yönünden 5491 sayılı Kanunun 3. maddesi gereğince 39 adet çek yaprağı için toplam 40.755,00 TL gayri nakit alacağın faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesine, davacının icra inkar tazminatı isteminin kabulüne, tahsilde tekerrür olmamak üzere; 442.236,39 TL alacak üzerinden hesaplanacak % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı …’den diğer davalılarla birlikte sorumlu olması kaydıyla, 442.236,39 TL alacak üzerinden hesaplanacak % 20 icra inkar tazminatının davalılar … ……. diğer davalılarla birlikte sorumlu olması kaydıyla, 4.122.468,98 TL alacak üzerinden hesaplanacak % 20 icra inkar tazminatının davalılar … … … … diğer davalılarla birlikte sorumlu olması ve tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine, davalıların kötüniyet tazminatı istemlerinin kabulü ile tahsilde tekerrür olmayacak üzere 417.703,48 TL red edilen alacak üzerinden hesaplanacak % 20 kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalı … … … … … ve … A.Ş, … ve …’e verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aleyhlerine kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin yerinde olmadığını, davanın takip tarihi itibariyle mevcut alacaklar üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken dava tarihi itibariyle geçerli alacaklar üzerinden yapılan hesaba dayanarak hüküm kurulduğunu, hatalı ve birbiriyle çelişkili olan bilirkişi raporlarına dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, hükme esas alınan 01/06/2015 tarihli kök ve 19/10/2015 tarihli kök raporların önceki raporlardaki çelişkinin sebebi açıklanmak suretiyle giderilmediğini, hesap kat ve temerrüt tarihindeki alacak durumu, takip tarihindeki alacak durumu, dava tarihindeki alacak durumu ve rapor hazırlama tarihindeki alacak durumuna göre olmak üzere 4 farklı evreye göre hesap yapıldığı, bunun karışıklığa sebep olduğunu, öncellikle yapılan tahsilatların faklı alacak kalemlerinden mahsubu (asıl alacak veya faiz) hususunda bilirkişinin hatalı hesaplama yaptığını, hesap kat ve temerrüt tarihi itibariyle yapılan alacak hesabı hatalı olarak kapitalize edilen asıl alacağın tespiti noktasında olduğunu, bu noktada müvekkil bankanın kapitalize edilen asıl alacağı takipte borçlular lehine hesap kat tarihine göre dikkate alınmışsa da bilirkişi tarafından bu rakamın temerrüt tarihine göre hesaplandığını, asıl alacağın akdi faizle kapitalize edilmesinde önce tarihli hesap kat tarihinin dikkate alınması borçlular lehinde olduğu, müvekkil hesap katı ile temerrüt tarihi arasında geçen süreye ilişkin işleyecek akdi faizi, hesap kat tarihindeki anapara rakamı ile kapitalize ederek takip asıl alacağını (faiz hesabına dayanak bedeli) belirleme hakkı varken borçlular lehine olacak şekilde seçimlik hakkını daha azı yönünden kullandığını, temerrüt tarihindeki asıl alacak rakamı içerisinde hesap katı sonrası işleyen akdi faizler de dahil olup, bu faiz rakamına ayrıca temerrüt faizi talep edilmesi müvekkil bankanın başvurabileceği ve fakat borçlu aleyhine bir uygulama olduğunu, burada borçlu lehine kullanılan seçimlik hakkın korunması taleplerinin dikkate alınması gerektiğini, bilirkişinin talepleri/seçimlik hakkı dikkate almaması sebebiyle temerrüt tarihi itibariyle alacak kalemlerinde hatalı ve değişken hesaplama yapıldığını, asıl alacakların daha yüksek hesaplandığını, buna karşın hiç akdi faiz olmadığının belirtildiğini, temerrüt ile takip tarihi arasında yapılan tahsilatların mahsubu ile takip tarihi itibariyle yapılan alacak hesabı bilirkişilerin kapitalize edilen asıl alacak hesabında yaptığı hatalı tespitin doğal olarak devamındaki evreyi yani temerrüt ile takip arasındaki hesaplamaları etkilediğini ve hatalı değerler üzerinden hesap yapıldığını, öncelikle hesabın kat edildiği 17/01/2013 ile takip tarihi olan 20/02/2013 arasında ihtara konu bir kısım ürünlerde tahsilatlar veya müvekkil bankaca yapılan ödemelerin olduğunun açık olduğunu, hesap kat edildiği tarih ile takip tarihi arasında sağlanan tahsilat miktarı toplamının 2.260.576,04 TL olup, gayri nakit alacak iken ödenmekle nakit alacağa dönüşen 14.315,00 TL alacaklarının olduğunu, müvekkili bankanın yine borçlular lehine olacak şekilde sağlanan tüm tahsilatını asıl alacaktan mahsup yönünde seçimlik hakkını kullandığını, eş söylemle esasen yapılan tahsilatların öncelikle faizlerden mahsubu hakkı mevcut iken takipte borçlu yararına bu bedeller öncelikle asıl alacaktan mahsup edildiğini, bu husus müteakip defalar dile getirilmişse de bilirkişilerin aksi yönde hesapla tahsilatları öncelikle faizlerden mahsup ettiğini ve takip tarihindeki asıl alacağı hesaplandığını, tahsilatların mahsubu yönündeki müvekkilinin seçimlik hakkının dikkate alınmaması sebebiyle takip tarihi itibariyle; talep edilen asıl alacak 640.392,09 TL daha yüksek, işlemiş akdi faiz ve temerrüt faizinin ise 427.873,28 TL daha düşük hesaplandığını, takip tarihi ile dava tarihi arasında yapılan tahsilatların hatalı mahsubu izah edildiği gibi bilirkişinin hesap kat’ı ile temerrüt tarihi, temerrütten takip tarihine kadar olan evredeki alacakları hatalı hesaplaması neticesi takipten davaya kadarki süreçte yapılan tahsilatların hesabının da hatalı olduğunu, sonuç olarak bilirkişi raporlarının açık hatası karşısında talebi karşılayacak şekilde açık ve daha anlaşılır rapor ile tüm çelişkiler ve hataların giderilmesi gerekirken ilk derece mahkemesinin buna yönelik hükmünün hatalı olduğunu, dava dilekçelerindeki taleplerinin hatalı değerlendirildiğini, ilk derece mahkemesinin dava tarihindeki alacaklara göre hüküm kurmasının hatalı olduğunu, hükme esas rakamların takip tarihindeki değerlere göre değerlendirmesi gerektiğini, dava dilekçelerinin talep ve sonuç kısmında belirtildiği üzere ve burada belirli rakamların borçluların takip tarihi itibariyle yaptıkları itirazın iptal edilmesini talep ettikleri rakamlar olduğunu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında belirtildiği üzere takip sonrası ve dava öncesi yapılan tahsilatları dava etmekte hukuki menfaat bulunmadığından ötürü de tahsilatların dilekçelerinde belirtildiğii ve davanın bakiye rakam üzerinden ikame edildiğini, dava dilekçelerinin harca tabi değer bölümünde takip sonrası alacakların düşüldüğünü ve davanın 2.944.250,02 TL değer üzerinden ikame edildiğini, dava dilekçesinin talep sonuç bölümünde davalı borçlulardan takip tarihi itibariyle olan alacaklarının gösterildiğini, takipten sonra ve davadan önce yapılan tahsilatların bildirilerek bunların takip alacaklarından TBK’nın 100. maddesi düzenlemeleri gereğince mahsubu ile hüküm kurulmasının talep edildiğini, ancak ilk derece mahkemesin bu taleplerini; takip tarihi itibariyle iptalinin gerektiğini, bildirdikleri bedelleri sanki dava tarihi itibariyle talep ettikleri şeklinde hatalı değerlendirildiğini ve mezkur hüküm tesis edildiğini, bu hususta ayrıca 23/05/2014 tarihli dilekçelerinde detaylı izahatlarda bulunulduğunu, bunun da dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, dava tarihinden önce yapılan tahsilatların icra takip dosyası hesabında dikkate alınacak şekilde hesaplanıp buna göre karar altına alınması gerektiğini, icra takip tarihinden sonra dava tarihinden önce yapılan tahsilatların dava dilekçelerinde gösterildiğini ve işbu tahsilatların yapılacak icra takip dosyası hesabında dikkate alınacak şekilde karar verilmesinin talep edildiğini, dava dilekçeleri ile cevaba cevap dilekçelerinde iletilen bu açık talebe karşın ilk derece mahkemesinin yerleşik Yargıtay kararlarında işaret edildiği gibi hesap yaptırmaksızın kurduğu hükmün hatalı olup kaldırılması gerektiğini, bir kısım davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi kararının kendi içerisinde çelişkili kıldığını, öncelikle ilk derece mahkemesi kararının hüküm kısmının davanın reddine karar verilen 417.703,48 TL’lik kısmının davalılardan … … … … … talep edilen alacaklarla ilgili olduğunu, bu hususun gerekçeli kararın hüküm bölümünün 3. maddesinde de belirli olduğunu, bunun dışında kalan davalılarla ilgili yapılan taleple ilgili ilk derece mahkemesinin ret kararı vermediğini, buna karşın hükmün 8. maddesinde hakkında ret kararı verilmeyen davalılar lehine olacak şekilde avukatlık ücretine hükmedilmesi kararının kendi içerisinde çelişkili tarafını oluşturduğunu, hükmün 8. maddesinde davalılar …, … ve … yönünden hükmolunan 3.289,62 TL’lik vekalet ücretinin mahkemenin kabulüne göre çelişki yarattığını, bu davalılar yönünden redde konu alacak olmadığı halde lehe vekalet ücretine hükmolunması kararın kendi içerisindeki çelişki olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının 417.703,48 TL üzerinden davanın reddine ilişkin bölümünün öncelikle infazının İİK’nın 36. maddesi gereğince geriye bırakılmasına karar verilmesini, devamla usul, yasa ve yerleşik Yargıtay kararlarına aykırı olduğundan yapılacak inceleme sonucu reddedilen kısmının kaldırılmasını istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi, ticari taşıt ve rehin sözleşmelerine dayalı alacağın tahsili isteğiyle girişilen icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Asıl borçlu “…. unvanının Konya 4. Noteriğince tasdikli, yönetim Kurulunun 08,03.2033 tarih ve …. sayılı kararı ile “… … … … … ve … … dönüştüğü, Türkiye … sicil gazetesinin 14.03.2013 tarih ve … savı ve 707 sayfasında ilan edildiği görülmektedir. Yine, …. firmasının 31.05.2013 tarihinde 5 no. 1u ortaklar kurulu kararı ile “… … … … ….firması ile birleşmiştir.Yine … … …… firmasının 31.05.2013 tarihinde 6 no.lu ortaklar kurulu kararı ile “… … … … …… firması ile birleştiği anlaşılmıştır.
15/04/2008 tarihli 3.000.000,00 USD limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi, 24/07/2012 tarihli 30.000.000,00 TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi, … … Sicil Müdürlüğünden gelen müzekkere cevap ve ekleri, Konya 9. Noterliği’nin 18/01/2013 tarih ve 1825 yevmiye numaralı hesap kât ihtarnamesi, Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2013/1475 Esas sayılı takip dosyası, 31/03/2014 tarihli bilirkişi kök raporu, 10/07/2014 tarihli ek rapor, 27/10/2014 tarihli ek rapor, 01/06/2015 tarihli 2. Bilirkişi kök raporu, 19/10/2015 tarihli ek raporunda özetle; kök rapor, 02/05/2015 tarihli ek rapor, hesap ekstreleri vs deliller dosya arasında mevcuttur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 31/03/2021 tarih 2018/857 Esas 2021/466 Karar sayılı kararı ile kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, Dairemiz kararı Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/12/2022 tarih 2021/4884 Esas 2022/9031 Karar sayılı ilamı ile “Dava, genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosyaya davacı vekilince sunulan 27/09/2022 tarihli davalılar vekili beyanına göre davalıların borcu kabul ettikleri ve dava konusu takibe itirazlarından feragat ettikleri anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece davalılar vekilinin beyanı doğrultusunda bir karar verilmesi gerekeceğinden hükmün bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Davalılar vekilinin 27/09/2022 tarihli dilekçesinde icra takip dosyasına yapılmış olan itirazlardan feragat ettiklerini, takibe konu borcu kabul ettiklerini, takip dosyasına alacaklı tarafından sunulan teminat mektubunun iadesine muvafakat ettiklerini bildirdikleri, davacı vekilince de 05/10/2022 tarihli dilekçe ile davalılardan yargılama gideri, icra inkar tazminatı ve vekalet ücreti talep etmediklerini bildirdiği görülmüştür.
Somut olayda davacı tarafça davalılar hakkında başlatılan icra takibinin davalıların itirazı üzerine durması nedeniyle eldeki itirazın iptali davasının açıldığı, davalılar vekilinin icra müdürlüğüne sunduğu 27/09/2022 tarihli dilekçesi ile icra dosyasına yaptıkları itirazdan vazgeçtiklerini bildirmesi nedeniyle işbu itirazın iptali davasının konusuz kaldığı, anlaşılmakla davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, davacı vekilince 05/10/2022 tarihli dilekçe ile yargılama gideri icra inkar tazminatı ve vekalet ücreti talep edilmediği dikkate alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. İcra takibine itiraz geri alınmakla davanın açılmasına davalıların sebep olduğu sonucu ortaya çıktığından davalılar yararına vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun gerekçe yönünden kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının gerekçe yönünden kaldırılmasına, davanın konusu kalmadığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun gerekçe yönünden kabulü ile Konya 1. Asliye … Mahkemesinin 07/03/2018 tarih 2013/325 esas 2018/125 karar sayılı kararının kaldırılmasına,
2-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı vekilinin talebi doğrultusunda icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Alınması gereken 179,90 TL karar ilam harcının peşin alınan 27.318,25 TL ile icra dosyasına yatırılan 22.962,20 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 50.100,55‬ TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı vekilinin talebi gözetilerek davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalılar itirazı geri aldığından dava konusuz kalmakla davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
B)1- İstinafa başvuran davacı tarafından yatırılan 7.133,33 TL istinaf nispi karar harcının kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
2-Davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf aşamasında yapılan 103,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 201,10 TL’nin talebi bulunmadığından davacı üzerinde bırakılmasına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 06/06/2023

Başkan- … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi -…
… … … …
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.