Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/527 E. 2023/619 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/527 Esas 2023/619 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/527
KARAR NO : 2023/619

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/07/2021
NUMARASI : 2019/254 Esas 2021/540 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 09/05/2019
KARAR TARİHİ : 27/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/04/2023

Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı …. A.Ş yönünden davanın kabulüne diğer davalılar yönünden kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile davalı …. A.Ş arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeyi diğer davalılar …. A.Ş’nin müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, sözleşmeye dayalı davalı şirkete ticari kredi kullandırıldığını, davalı şirketin kredi borcunu ödememesi üzerine hesap kat ihtarının keşide edildiğini, sonrasında borcun ödenmemesi nedeniyle Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/792 Esas sayılı dosyası ile alacağa ilişkin ilamsız icra takibi yapıldığını, ancak davalıların haksız itirazı sonucunda takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını belirterek davalılardan …. A.Ş’nin 3.604.988,26 TL nakdi alacak yönünden, diğer davalıların toplam 8.466.418,26 TL nakdi ve 38.570,00 TL gayrinakdi alacak yönünden haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle;davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, bir kısım davalıların adreslerinin Bingöl olduğunu, davanın yasal sürede açılmadığını, Ankara 4.İcra Müdürlüğü’nün 2018/2290 Esas sayılı takibin aynı konuda olup, mükerrer takip yapıldığını ve derdestlik itirazlarının bulunduğunu, hesap kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, davalıların borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davalı …. A.Ş yönünden davanın kabulü ile; davalının Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/792 Esas sayılı dosyasında, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, 3.604.988,26 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile, asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren işleyecek %33,76 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV’si ile birlikte takibin devamına, davalılar …. A.Ş yönünden davanın kısmen kabulü ile; Davalıların Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/792 Esas sayılı dosyasında, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, 7.364.392,17 TL asıl alacak, 901.793,40 TL işlemiş temerrüt faizi, 45.089,67 TL BSMV, 1.244,50 TL masraf, 105,83 TL mektup komisyon bedeli olmak üzere toplam 8.312.625,57 TL’ye yönelik itirazının iptali ile, asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren işleyecek %33,76 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV’si ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin ve gayri nakdi alacağa yönelik istemin reddine, 3-Kredi borcunun son ödeme tarihinde ödenmemesi, ihtarname keşide edilerek buna göre icra takibi yapılmasına rağmen davalıların likit olan borca haksız olarak itirazda bulunduğu belirlenmekle İİK’nun 67/2.maddesi gereğince 1.662.525,11 TL icra inkar tazminatının (davalı …. A.Ş’nin 720.997,65 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinden özetle; icra takibine yapılan itirazlardan vazgeçildiğini, bu hususun yerel mahkeme dosyasına da ayrıca bildirildiğini, davalılar vekilinin tarafından yerel mahkeme dosyasına sunulan 16.12.2022 tarihli dilekçe ile (ek-2) bankadan herhangi bir vekalet ücreti, harç, yargılama gideri talebi bulunmadığı yönünde beyanda bulunulduğu da önemle dikkate alınarak, davalılar tarafından (yerel mahkeme kararı tesisinden sonraki bir tarihte) işbu dava konusu itirazdan feragat edilerek takibin kesinleştirilmiş olduğu dikkate alınarak, istinaf taleplerinin kabulü ile “davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı” yönünde karar tesisini talep etiklerini, mahkemece davalılardan icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri bulunmadığı hususunu beyan ettiğini, istinaf taleplerinin kabulü ile davalıların icra takibine yaptığı tüm itirazlarından vazgeçtiklerinin dikkate alınarak işbu davanın konusuz kaldığı yönünde hüküm kurulmasını, bu nedenlerle, tüm davalılar tarafından icra dosyasına yapılan tüm itirazlardan feragat edildiğinin dikkate alınarak, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf incelemesinin istinafa gelen tarafın sıfatı ile istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususu gözetilerek ilk derece mahkemesinin taraflar arasındaki ihtilafta görevli mahkeme oluşu ve eldeki davada kesin yetki kuralına da aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Dava konusu Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2018/792 sayılı icra takip dosyası ile, davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine toplam 8.466.418,26 TL nakit alacağın tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edildiği, davalı borçluların 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde borca itiraz ettikleri, davacı alacaklı vekiline itirazın tebliğ edilmediği, işbu itirazın iptali davasının, itiraz dilekçesinin alacaklı yana tebliğ tarihinden itibaren başlayacak olan 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı dosya içeriği ile sabittir.
Davacı yan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalı borçluların haksız olarak itiraz ettiğini iddia etmiş, davalı yan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle yukarıda açıklandığı şekilde davalı …. A.Ş yönünden davanın kabulüne diğer davalılar yönünden kısmen kabulüne kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde, ilk derece mahkemesi karar tarihi olan 08/07/2021 tarihinden sonra davalı borçlular vekili Av….’in 19/12/2022 tarihinde UYAP üzerinden gönderdiği yazılı dilekçesi ile icra müdürlüğüne itirazlarından vazgeçtiğini arabuluculuk ücretinin davalılarca ödeneceğini bildirmiştir.
Dava tarihi itibarıyla, yasal süre içerisinde ödeme emrine itiraz edilmiş olmasına ilişkin itirazın iptali davasının dava şartı gerçekleşmiştir. Karar tarihinden sonra ise dava konusu Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2018/792 sayılı takip dosyasında davalılar vekilinin 19/12/2022 tarihinde UYAP üzerinden gönderildiği anlaşılan dilekçesi ile icra takibine itirazından vazgeçmiştir. Bir başka anlatımla, istinaf aşamasında itirazın iptali davasının koşulu olan borçluların ödeme emrine süresinde itiraz etmesine ilişkin dava şartı ortadan kalkmıştır.
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, davalılardan vekalet ücreti, yargılama gideri ve icra inkar tazminatı talebi bulunmadığını bildirmiştir.
Hal böyle olunca, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, karar tarihinden sonra davanın konusuz kaldığı gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı vekilinin talebi gözetilerek davacı yararına icra inkar tazminatına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesine yer olmadığına, arabuluculuk ücretinin ise davacı tarafından yapılan yargılama gideri niteliği bulunmadığından davada haksız olan davalılar üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A)1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun, davalıların istinaf aşamasında icra takibine itirazlarından vazgeçtikleri gözetilerek KABULÜNE,
2-Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/07/2021 tarih 2019/254 Esas 2021/540 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı vekilinin talebi bulunmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Alınması gereken 179,90 TL karar ilam harcının peşin alınan 102.212,07 TL harç ile 42.332,09 TL icra peşin harcından mahsubu ile fazla alınan 59.879,98‬ TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davacı vekilinin talebi gözetilerek davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
9-Davacı vekilinin talebi gözetilerek davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
10-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
B)1-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı vekilinin talebi gözetilerek davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından ve davacı yanın talebi bulunmadığından davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.27/04/2023

Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi-

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.