Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2023/198 E. 2023/551 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/198 Esas 2023/551 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/198
KARAR NO : 2023/551

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/11/2021
NUMARASI : 2021/918 Esas 2021/1028 Karar
DAVACI : … – TC.No: … – …
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Şirket Ortaklığından Çıkma
DAVA TARİHİ : 13/08/2020
KARAR TARİHİ : 12/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2023

Taraflar arasındaki şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, şirket ortaklarının birbirine karşı güvenlerinin kalmadığını, müvekkilinin haklı nedenle ortaklıktan çıkmasını gerektiren şartların oluştuğunu, şirketin hali hazırda gayrı faal olduğunu belirterek müvekkilinin davalı şirket ortaklığından çıkmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davanın açıldığı tarih itibariyle Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli ve yetkili olduğu, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı “Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin ilin mülki sınırları olarak belirlenmesine, iş bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” dair kararı uyarınca 01/09/2021 tarihinden sonra açılacak davalar için Eskişehir Ticaret Mahkemesinin yetkili ve görevli olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu bildirerek ilk derece mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına, müvekkili lehine vekalet ücretine karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; haklı nedenle limited şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, haklı nedenle limited şirket ortaklığından çıkma talebiyle 13/08/2020 tarihinde Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesinde işbu dava açılmıştır. Anılan mahkemece asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılarak 20/09/2021 tarih 2020/124 Esas 2021/161 Karar sayılı karar ile Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine dair HSK’nın 07/07/2021 tarih ve 608 numaralı kararının 01/09/2021 tarihi itibarıyla uygulanacağı, asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılan dosyada bu tarih itibarıyla görevli olunmayacağı, davaya devam olunurken asliye ticaret mahkemesi yargı çevresinin değişmesi nedeniyle kararın görevsizlik kararı niteliğinde olmayıp, devir kararı niteliğinde olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliği nedeniyle dosyanın Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesine devredilmesine karar verilmiştir.
Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesince ise, yukarıda özetlenen gerekçeyle göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine hükmedilmiştir.
İşbu dava tarihi olan 13/08/2020 tarihinden sonra, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih, 608 sayılı kararıyla Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresi Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine, kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verilmiştir.
Mahkemelerin göreviyle ilgili temel düzenlemeyi içeren HMK’nun 1. maddesi; “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir”, hükmünü amirdir. Ticaret mahkemelerinin görevini düzenleyen TTK’nun 5/2. maddesinde ise aynen: “Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır.” denilmektedir. Dava tarihinde asliye ticaret mahkemesi bulunmamakla, dava doğru yerde, yani asliye ticaret mahkemesi sıfatı ile asliye hukuk mahkemesinde açılmıştır. Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Eskişehir ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesiyle birlikte işin devrine yönelik yasada özel hüküm bulunmaması halinde mevcut mahkemelerin elindeki dosyaları göndermeksizin esastan karara bağlaması tabii hakim ilkesinin de doğal sonucudur (Emsal Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04/04/2019 tarih ve 2017/11-10 Esas 2019/401 Karar, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/03/2022 tarih ve 2022/500 Esas 2022/1830 Karar, 14/03/2022 tarih ve 2022/1379 Esas 2022/1838 Karar sayılı ilamları).
Hal böyle olunca mahkemece, dava tarihi itibarıyla görevli ve yetkili mahkemenin Çifteler Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, anılan mahkemece asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla davaya bakılacağı, asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla bakılan dava dosyasının mülki sınırları belirlenen ticaret mahkemelerine devrini düzenleyen yasa hükmü bulunmadığı halde Eskişehir asliye ticaret mahkemelerine gönderme kararı verilmesinin yasaya ve tabi hakim ilkesine aykırı olacağı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davalı vekilinin istinaf itirazı müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yöneliktir.
6100 sayılı HMK’nun 331/2. maddesi uyarınca görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkeme hükmedecektir. Bu durumda mahkemece görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verdikten sonra davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddi yönündeki kararında bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 353/1-a.3 ve 362/1-g maddeleri gereğince kesin olmak üzere, tarafların yokluğunda oy birliği ile karar verildi.12/04/2023

Başkan – … Üye – … Üye – … Zabıt Katibi – …
… … … …

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.