Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2023/1743 Esas 2023/1756 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/1743
KARAR NO : 2023/1756
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 2023/675 Esas
NUMARASI : 13/10/2023 (Ara Karar)
İHTİYATİ TEDBİR TALEP
EDEN DAVACI :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF DAVALI :
TALEP : İhtiyati Tedbir
TALEP TARİHİ : 12/10/2023
KARAR TARİHİ : 08/12/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/01/2024
Taraflar arasındaki tespit davasının yargılaması sırasında ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TALEP
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirketin ortağı olan … arasında 08/10/2018 tarihinde hisse devir sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme gereği şirketin %40’ının müvekkiline devredileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin sözleşme uyarınca davalı şirkete 3.000.000,00 TL değerinde gayrimenkul devrettiğini, şirketin borçlarının ödenmesi içinde 2.000.000,00 TL nakit ödeme yaptığını, davalının borçları sebebi ile konkordato kararı alındığını, konkordato mühletinin bittiği 15/09/2019 tarihinde şirket hisse devirlerinin noterde resmi devrinin kararlaştırıldığını, resmi bir şekilde pay devrinin gerçekleştirilmediğini, müvekkilinin hissesine düşen kar payının da ödenmediğini belirterek davalı şirketin %40 hissesinin devredildiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava dilekçesinde ayrıca davalı şirkette bulunan %40 hissenin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davacı tarafın tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmediği, davanın mahiyeti gereği yargılama gerektirdiği, yasal koşulların oluşmadığı, uyuşmazlık konusu olmayan hususlarda tedbir kararı verilmeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkardato mühletinin bittiği 15/09/2019 tarihinde şirket hisse devirlerinin noterde resmi devredileceğinin de kararlaştırıldığını, haricen edinilen bilgiye göre şirket hisselerinin tamamının değerinin 150.000.000,00 TL civarında olduğunu, müvekkiline ait hisse bedeli ile kararlaştırılan cezai şartın taraflarına ödenmesi için davalıya ihtarname de çekildiğini, ancak herhangi bir netice elde edilemediğini, bu sebeple dava dilekçesinde özellikle müvekkiline ait tescil edilmeyen hisselerin 3. kişilere devrinin önlenmesi maksadıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesinin talep edildiğini, ihtiyati tedbir taleplerinin sebebinin dava dilekçesinde müvekkiline ait olan hisselerin 3. kişilere devredilme ihtimalinin yüksek olması şeklinde açıklama yapılarak belirtildiğini, müvekkiline ait olan hisselerin 3. kişilere devredilme ihtimalinin yüksek olması hususunun da yine müvekkilinin hakkını elde etmesini önemli ölçüde zorlaştıracağını, mahkemenin haksız olarak ve taraflarınca kabulü mümkün olmayacak, anlaşılır olmayan gerekçelerle ihtiyati tedbir taleplerini reddetmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Talep, HMK’nun 389 vd. gereğince ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
Davacı tarafından davalı şirket yetkilisine gönderilen ihtarname sureti istinaf dilekçesi ekinde dosyaya ibraz edilmiş olup, ihtarname dışında dosyaya sunulan herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır.
HMK’nun 389/1. maddesinde; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK’nun 390/1. maddesinde, ihtiyati tedbirin dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edileceği, aynı yasanın 390/3. fıkrasında ise, tedbir talep eden tarafın dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
İhtiyati tedbir kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca tarafların dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı hukuki korumadır.
Mevcut düzenlemeler karşısında somut olaya gelindiğinde, ihtiyati tedbir talep eden karşı taraf davalı şirkete ait %40 hissenin üçüncü kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafından davalı şirket yetkilisine gönderilen, davacı vekilince istinaf dilekçesi ekinde ibraz edilen 14/02/2023 tarihli ihtarname ile dava dilekçesindeki iddialara yer verilmek suretiyle davacı adına pay devrinin resmi olarak gerçekleştirilmesi, 08/10/2018 tarihinden bu yana davacı hissesine düşen kar payının faiziyle ödenmesi, bunun mümkün olmaması halinde 150.000.000,00 TL’nin %40’ı olan 60.000.000,00 TL ile 5.000.000,00 TL cezai şartın 3 gün içinde mevduat faiziyle birlikte ödenmesi talep edilmiştir.
Anılan ihtarname dışında dosyaya ibraz edilen herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece ihtiyati tedbir talep eden davacının bu aşamada ihtiyati tedbir istemine dayanak yaklaşık ispat koşulunu sağlayan yeterli delil sunmadığı gözetilerek ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-İhtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir talep eden davacıdan alınması gerekli olan 269,85 TL istinaf karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İhtiyati tedbir talep eden davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere dosya üzerinden oy birliği ile karar verildi. 08/12/2023
Başkan- Üye – Üye – Zabıt Katibi-
Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.